I'm trying to do the right thing translate Turkish
137 parallel translation
I'm just trying to make him do the right thing. - Not this way.
Ben sadece onun için doğru olan şeyi yapmaya çalışıyorum.
I'm trying to do the right thing here.
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
But now I'm trying to do the right thing.
Ama şimdi doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
But I'm here, and I'm trying to do the right thing.
Ama buradayım, ve doğru olan şeyi yapmaya çalışıyorum.
I'm trying to do the right thing and stay away from him and get over it.
Doğru olanı yapıp ondan uzak durmaya, onu unutmaya çalışıyorum.
I'm just trying to do the right thing here.
- Doğruyu yapmayı çalışıyorum.
Because with all due deference to the people that we've been involved with recently... I now realize that I've spent the past year trying to do the right thing... and... and be the nice guy and be understanding and kind and accommodating and I am so sick of it.
Çünkü son zamanlarda ilgilendiğimiz insanlar kusura bakmasınlar ama şimdi şunu anlıyorum ki, son bir yılı..... doğru şeyleri yapmaya çalışarak iyi, anlayışlı, kibar, yardımsever davranarak geçirdim ve bıktım artık.
I'm trying to do the right thing.
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
- I'm trying to do the right thing for you.
- Senin iyiliğin için çabalıyorum.
I'm trying to do the right thing.
Ben iyiliğini düşünüyorum.
- I'm trying to do the right thing. - Yeah?
- Bak sana düzgün davranmaya çalışıyorum.
- I'm just trying to do the right thing here, Jeff.
- Doğru yapmaya çalışıyorum.
Dylan, you have to know That i'm trying to do the right thing here.
Dylan, doğru olanı yapmaya çalıştığımı bilmeni istiyorum.
But, unlike you, I'm trying to do the right thing.
-... ben, doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
I'm trying to do the right thing.
Doğru olanı yapmaya çabalıyorum.
I'm just trying to do the right thing.
Sadece doğru olanı yapmak istiyorum.
I was trying to do the right thing.
Doğru olanı yaptığımı sandım.
Look, I'm really trying to do the right thing by you.
Bakın, sizin için gerçekten doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
I'm trying to do the right thing here, and I got it coming at me from all sides.
Ben sadece doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
But I'm trying to do the right thing, okay?
Ama be doğru şeyi yapmaya çalışıyorum tamam mı?
I'm trying to do the right thing... and now I think I should have not...'cause... if she'd stayed with me out of guilt, that would have been fine, wouldn't it?
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum ve şu anda keşke yapmasaydım diyorum... Çünkü suçluluk duygusuyla yanımda kalsaydı, çok güzel olacaktı, değil mi?
I'm trying to do the right thing, Kit, you know.
Doğru olan şeyi yapmaya çalışıyoum, Kit, bilirsin.
I'm trying to do the right thing here.
Burada doğru olan şeyi yapmaya çalışıyorum.
I'm trying to do the right thing by you here, okay?
Burada senin için doğru olan şeyi yapmaya çalışıyorum. Tamam mı?
You expect me to do the right thing... and I'm trying my best.
Benden doğru şeyi yapmamı bekliyorsunuz ve ben de elimden geleni yapacağım.
Look, I'm just trying to do the right thing here, all right?
Bak, burada sadece doğru şeyi yapmaya çalışıyorum, tamam mı?
I'm just trying to do the right thing here, Agent Gibbs.
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum Ajan Gibbs.
I'm just trying to do the right thing.
Sadece doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
I'm just trying to do the right thing For everyone.
Yalnızca herkes için doğru şeyi yapmaya çalışıyorum
I'm trying to do the right thing, here and there, and I would really appreciate a little support.
Burda ve orda doğru olanı yapmaya çalışıyorum, ve ufacık bir destek görürsem çok memnun olacağım.
Look, I'm really trying to do the right thing, okay?
Bu beni çok rahatlattı. Bakın, gerçekten doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
That's why I'm trying to do the right thing now.
Doğru olanı yapmaya çalışmamın nedeni bu.
I'm just trying to do the right thing here.
Ben de tam burada doğru olanı yapmaya çalışıyordum.
All right, I was mean and vindictive. But this time I'm trying very hard to do the right thing.
Tamam, acımasız ve kindardım.Ama bu sefer doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
I'm out here, I'm trying to do the right thing, and everywhere I go, you're all over me.
Ben burada doğru olanı yapmaya çalışıyorum. Ve sen nereye gitsem sen peşimdesin.
God damn it! I'm trying to do the right thing here.
Burada doğru olanı yapmaya çalışıyorum yahu.
I was trying to do the right thing by our daughter.
Tatlım aslında gizli ve hain bir plan değildi.
All this has happened to me, and I'm trying my best to do the right thing, and everything around me just keeps getting worse.
Bana bu bütün olanlar ve doğru olanı yapmak için elinden gelenin en iyisini yapmaya çabalıyorum ve etrafımdaki her şey kötüye gidiyor.
I don't understand why you're arresting me for trying to do the right thing.
Neden doğru şeyi yaptığım için tutuklandığımı anlamıyorum.
I'm trying to get you to do the right thing.
Sana doğru olanı yaptırmaya uğraşıyorum.
I'm tired of being treated like a jerk for trying to do the right thing.
Doğru şeyi yapmaya çalıştığım için serseri muamelesi görmekten sıkıldım.
I'm trying to do the right thing. Calm down.
Ben doğruyu yapmaya çalışıyorum.
I'm trying real hard to do the right thing here, french.
Doğru olanı yapmak için çırpınıyorum French.
I'm trying to help you do the right thing.
Doğru şeyi yapmana yardımcı olmaya çalışıyorum.
- I'm just trying to do the right thing, but I need you.
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum ama sana ihtiyacım var.
I'm just trying to figure out the right thing to do.
Sadece neyin doğru olduğunu çözmeye çalışıyorum.
Okay, you were trying to do the right thing, I guess.
Tamam, doğru şeyi yapmaya çalışıyordunuz, sanırım.
All I was trying to do was the right thing.
Sadece doğru şeyleri yapmaya çalıştım. Tanrım, bunu sevdim...
I'm just... I'm trying to do the right thing.
Ben sadece, doğru olanı yapmaya çalışıyorum.
I have spent my life working hard, trying to do the right thing.
Hayatımı hep çok çalışarak doğru olanı yapmaya çalışarak geçirdim.
I think Lily is trying to do the right thing by the company and by your inmate too.
Sanırım Lily şirketle ve senin mahkumla doğru şeyi yapmaya çalışıyor.