I'm trying to figure it out translate Turkish
288 parallel translation
See, here I am, I've been batting my brains out trying to figure out about that ring and you guys had it all the time.
Bakın, işte buradayım, beynimi patlatıyorum, o yüzük hakkında bir şeyler bulmağa çalışıyorum, oysa sizler bunu hep biliyordunuz.
I'm trying to figure it out.
Onu anlamağa çalışıyorum.
I was awake all last night trying to figure it out.
Dün bütün gece bunu düşünmekten uyuyamadım.
My guess is, he's still trying to figure it out. I'm going after it.
Bence hala çözmeye çalışıyor ve ben peşine düşeceğim.
I'm trying to figure it out.
Ben bir çaresini arıyorum.
You don't know anything! It's not easy to figure out state secrets, but I'm trying.
Devlet sırlarında çok pislik bulunur..
I can't figure out why I'm trying to help a friend make a fortune when all I gotta do is be quiet about it and make a fortune myself.
Sesimi çıkarmayıp serveti kendim kazanacağıma neden arkadaşımın kazanmasına yardım ettiğimi bilmiyorum.
Because I'm tired of trying to figure it out.
Ne olduğunu anlamaya çalışmaktan yoruldum artık.
And I'm trying to figure out in my mind, "Do it take another riot?"
Ve bunu anlamaya çalιşιyοrum, "Βaşka bir ayaklanma mι gerekli?"
I'm not trying to figure it out.
Bu işi çözmeye falan çalışmıyorum.
Older than me - - I'm still trying to figure it out.
Benim kadar olduğun zaman hala çözmeye çalışıyorum.
I'm just trying to understand, figure out what it means.
Ben sadece tüm bunların ne anlama geldiğini anlamaya çalışıyorum.
I'm trying to figure out how to work it.
Nasıl çalıştıracağımı anlamağa çalışıyorum.
I don't know. I'm trying to figure it out...
Bilmiyorum, ilerisini görmeye çalışıyorum...
I'm sure he's trying to figure out what it is during these three days! right?
Ayrıca, hırsızlığa eğimlisin çok düzgün birisi de değilsin. Bunlar da mı vardı? Ölmen iyi bir şey değil mi?
I'm still trying to figure it out.
- Hala anlamaya çalışıyorum.
It's just that I'm trying to figure this thing out.
Sadece şu konuyu çözmeye çalışıyorum.
I'm just trying to figure it out. GINGER :
- Sadece anlamaya çalışıyorum.
I'm still trying to figure it out myself.
Ben de bunu bulmaya çalışıyorum.
I'm doing a lot of reading you know, to see how it's done and I'm still trying to figure out what it is I want to write about.
Çok fazla okuyorum. Bilirsin nasıl yapıldığını görmek için ve halen ne hakkında yazmak istediğimi bulmaya çalışıyorum.
I'm still trying to figure out exactly how the Doctor's autonomous emitter works, but it looks like downloading him back into the ship's computer isn't going to be much of a problem.
Doktorun bağımsız yayımlayıcısının çalışmasını hala çözmeye çalışıyorum, ama onu geminin bilgisayarına geri yüklemiş gibi gözüküyor. Pek problem olmayacak.
I was so tired of trying to figure it out, I became totally convinced it was 67.
Çözmeye çalışırken beynimi bayağı yordum ama 67 derece olduğuna tamamen inandım. Kesinlikle 67 dedim.
I don't think reflecting on my life,... or trying to figure out how to get the rest of it back, is a waste.
Hayatım hakkında düşünmenin,... ya da geri kalanına nasıl tekrar sahip olacağımı düşünmenin boşa harcamak olduğunu sanmıyorum.
I'm just trying to figure it out.
Sadece bunu belirtmeye calısıyorum.
- Jack, I'm not giving you the silent treatment, it's just I'm trying to figure things out.
- Jack, ben sessizlik eylemi yapmıyorum, sadece bazı şeyleri çözmeye çalışıyorum.
I'm just trying to figure out who it is.
Sadece kim olduğunu bulmaya çalışıyorum.
I mean, I spent... I spent all day just kind of trying... to figure out what happened and then I started to blame myself... like maybe it was something that I did.
Yani, günün tamamını günün tamamını nedenini bulmaya çalışarak geçirdim ve sonra benim yaptığım bir şeydendir diye kendimi suçlamaya başladım.
I had a hard time trying to figure out how it worked the first time.
İlk anda nasıl çalıştığını anlamak için çok uğraşmıştım.
I'm trying to figure out what it's like to be you in this situation.
Bu durumda senin yerinde olmak nasıl bir şey diye anlamaya çalışıyorum.
I'm here trying to figure out the meaning of my existence... and I'm tired of having to wade through kooks like you... and freak shows like this to do it.
Ben varlığımın anlamını bulmaya çalışırken... Senin gibi zorla okuyan antikalardan ve bunun gibi ucube gösterilerinden yoruldum.
[Sighs] I've been up all night... trying to figure out what it was that happened at that carnival.
Bütün gece ayaktaydım... Karnaval da neler olduğunu anlamaya çalıştım.
I'm trying to figure it out just like you are.
Ben de senin gibi anlamaya çalışıyorum.
I'm not worried about it. I'm just trying to figure it out.
O konuda endişe etmiyorum, sadece anlamaya çalışıyorum.
This photo's become an enigma... I lay awake at night trying to figure it out.
Bu fotoğraf bir bilmece oldu adeta... onu çözmek için geceleri uykusuz kaldım.
I'm still trying to figure out this whole poisoning yourself for fun thing. I think I like it.
Ben hala bu eğlenceli şeyi kafamda canlandırmaya çalışıyorum Ondan hoşlandım sanırım
I'm just trying to figure out what's in it, that's all.
Sadece içinde ne olduğunu anlamaya çalışıyorum, hepsi bu.
So I've been trying to figure out exactly what it is I'm supposed to say to you.
Sana tam olarak ne söylemem gerektiğini çözmeye çalışıyordum.
I'm just trying to figure it out.
- Hayır. Çözmeye çalışıyorum.
I don't know what exactly, but I'm trying to figure it out.
Tam olarak ne olduğunu bilmiyorum ama ortaya çıkarmaya çalışıyorum.
- I'm just trying to figure it out.
- Sadece anlamaya çalışıyorum.
Stay there. I'm trying to figure this out. i wanna see if it focuses.
Bekle orda. Şunu çözmeye çalışıyorum. Fokuslayacak mı onu görmek istiyorum.
I'm trying to figure out why you never said anything... why you never tried to stop it.
Neden hiçbir şey söylemediğini neden bunu durdurmaya çalışmadığını anlamaya çalışıyorum.
I'm trying to figure out where the hell it came from and who it belongs to.
Bense nereden geldiğini ve kimin olduğunu anlamaya çalışıyordum.
I'm just trying to figure it out.
Anlamaya çalışıyorum.
I spend a lot of time trying to figure out how it all went so wrong.
Ben her şeyin neden bu kadar ters gittiğini çözmek için çok kafa patlattım.
I'm trying to figure it out.
Çözmeye çalışıyorum!
I'm trying to figure a way out of here I can't do it with you yammering
Buradan bir çıkış yolu arıyorum. Sen söylenirken bunu yapamam.
- I'm trying to it figure out.
- Düşünmeye çalışıyorum.
I spent the last 12 years of my life trying to figure out how to tell my son I'm gay and you walk in and do it with a handshake
Bu senin beni yarışmadan men ettirmen için yaptın. Burada gay olmayan biri varsa, o da Jack'tir.
Okay, before you start yelling, let me just explain to you that I'm trying to figure out where Jason and I stand and to do that it requires a lot of phone calls.
Da telefon görüşmeleri bir sürü gerektirir Ben Jason ve ben durmak ve bunu yapmak için nereye anlamaya çalışıyorum bu size bağırmaya başlamadan önce Tamam, bana sadece size anlatalım.
I'm sitting here trying to figure it out myself.
Burada oturup kendim anlamaya çalışıyorum.