I'm winning translate Turkish
828 parallel translation
Like what the stock market is going to be like in the morning or where I can dig to find all the oil... or where are all the countless numbers of lost treasure chests buried at? And if nothing else, do they tell you what the next lottery winning numbers will be?
Hangi hisse senedine yatırım yapabilirsin, nereden petrol çıkartabilirsin nerede define bulabilirsin ya da gelecek hafta piyango hangi numaralara çıkacak?
I suppose I should congratulate you on winning the battle between your unwilling affection and my unworthiness.
Oh! Layık olmadığım halde... bana karşı... verdiğiniz savaşı kaybettiğiniz için sizi tebrik mi etmeliyim!
I tried to shoot them, but I kept winning. Only three games and then I roll.
Bitirmeye çalıştım ama hep kazanıyorum. 3 oyun sonra giderim.
As a matter of fact, Charles, I don't even like winning $ 1,000 from you...
Biliyor musun, Charles, aslında ben de senin 1000 dolarını almaktan hoşlanmadım.
I'm tired of winning prizes.
Ödül kazanmaktan bıktım.
Well, I guess I'll let you get away with winning this time, prima donna.
Pekala, bu seferlik kazanmana izin vereceğim, minik yıldızım.
When I'm winning...
Kazanıyorsam...
First chance I had to thank you for - for winning me my gun!
İlk defa benim silahımı kazandığın için sana teşekkür etme fırsatı buldum.
I understand the crowds continue only as long as their team is winning.
Benim anladığım seyirci sadece takımları kazandığı sürece gelmeye devam ediyor.
- I couldn't dream I had a chance of winning her!
Birgün böyle bişey yaşayacağımı tahmin bile edemezdim.
I'm at Dav's playing poker, and I'm winning!
Owen kurşun yarası dedi.
By the way there's $ 4000 I got for winning every event at the rodeo.
Bu arada işte o rodeodaki her yarışmayı kazandığım için 4.000 dolar.
I'm winning.
Yeniyorum.
Of course. You've been bringing petitions against Moses for months. Well, the city's being built and I'm winning this game, so don't interrupt us with trifles.
Musa'dan sürekli yakınıyorsun, ama şehir inşa ediliyor ve ben oyunu kazanıyorum, bizi ayrıntılarla uğraştırma.
You don't think I have a chance of winning, do you?
Kazanma şansımın olmadığını düşünüyorsun, değil mi?
I don't know why we're winning this war.
Bu savaşı nasıl kazandığımızı hiç bilmiyorum.
Strange, I've been told I have a very winning personality.
Garip. Çevrede çok sempatik biri olarak tanınırım.
I'M THE GUY RESPONS I BLE FOR BEN-H U R WINNING.
İlahi Bay Bevis. 11 atlı araba kullanmışlığım var.
I'm absolutely sure of winning.
- Çünkü ben kendim kazanacağım!
I found myself throwing in a winning hand.
Tam kazanıyorken masadan kalktım.
I'm really winning, you want to get a rally going there.
Sahiden de kazanıyorum. Sen sıkı bir kapışma istiyorsun.
I'm really winning here.
Sahiden kazanıyorum.
I'm really winning.
Sahiden de kazanıyorum.
That's about... 6-1 maybe let's say 6-1, no 6-2, I'll give you another point 6 - 2, but I'm still winning.
Herhalde 6-1 falan oldu. 6-1 diyelim, hayır 6-2, sana bir sayı daha vereceğim. 6-2, ama hala öndeyim.
After winning the tournament, I saved your son.
Turnuvayı kazandıktan sonra, oğlunu kurtardım.
As for winning Sylvie, I had already.
Sylvie'yi kazanmaya gelince, onu zaten kazanmıştım.
But I'm always one for the long chance... but that'd be like winning the Irish sweepstakes... six times running, with exactly the same draw.
Şahsen her şeyin mümkün olduğuna inanırım ama bu sayısal lotoyu altı hafta üst üste aynı rakamlarla kazanmak gibi bir şey olurdu.
- I'm sorry. The only part of sport I ever liked was winning.
- Hayattaki tek sporum kazanmak oldu.
You know, sergeant I'm going to miss your merry smile and winning ways.
Biliyor musun, çavuş? Neşeli tebessümünü ve zafer edanı özleyeceğim. İş başına.
I'm going to be on the winning side.
Bu savaşı sadece bir taraf kazanacak ve ben kazanan tarafta olacağım.
To sleep over, I'd have to keep winning the serve.
Orada gecelemek için sürekli servis kazanmalıyım.
I had no chance of winning.
Kazanma şansım hiç yoktu.
I almost feel bad for winning so much.
Bu kadar kazandığım için kendimi kötü hissediyorum.
As you can see, I'm still winning.
- Lütfen! - Doğrusunu yapmışsın.
I just had the winning ticket, that's all.
Ben sadece biletten kazandım.
I know I'm winning, and I know I'll win, but what the next move is... you were scared, weren't you?
Kazandığımı biliyorum, kazanacağımı da biliyorum ama sonraki hamlem ne olur- - Korktun, değil mi?
I knew I was winning too much.
Ben de fazla kazandım diyordum.
No, I haven't been winning at the track.
Hayır yarışlarda kazanmadım.
It's always been jealous because I get credit for winning those races!
Daima kıskançlıktı çünkü bu yarışları kazanmak için itibarımı alırım!
My luck has changed, I've been winning.
Artık şansım döndü. Kazanıyorum.
I know I'm gonna keep on winning, I just know it.
Kazanmaya devam edeceğimi de biliyorum.
Well, I'm still winning
Hâlâ öndeyim.
Don't worry, I'm winning today.
Önemli değil, bugün kazanıyorum.
I reckon poker had as much to do with winning the West... as Colt's. 45 or the prairie schooner.
Ben pokere, Batı'nın kazanılmasında 45'lik Colt fişeği veya atlı araba kadar iş görmüş gözüyle bakarım.
Yeah, when I ain't winning, the beer's $ 25.
Ben kazanmadığım zaman bira 25 Dolardır.
I want to be the first to congratulate you on what I think will be the winning score.
Şampiyonluğu aldığına inandığım için seni ilk kutlayan ben olmak istiyorum.
All of a sudden I'm ahead like $ 600, $ 700. I'm really winning'.
Bir anda 600-700 Dolar kârdayım, gerçekten kazanıyorum.
Well, all I know is I'm winning this race, so don't crowd me.
Benimse tek bildiğim bu yarışı kazanacağım, o yüzden ayağıma dolanma.
I'm winning a fortune.
Servet kazanıyorum.
These are all the things that I'm trying to make come true in my life, like winning Lady Lawyer of the Year, me owning two pygmy goats.
Bunlar hayatım boyunca gerçekleştirmeye çalıştığım şeyler, "Yılın Bayan Avukatı" olmak, "İki Cüce Keçi" almak gibi.
I just happened to be in the winning side.
Kazananların tarafındaydım.
winning 77
i'm watching you 97
i'm waiting for you 98
i'm working right now 17
i'm watching 80
i'm with 29
i'm worried about you 332
i'm working 521
i'm way ahead of you 64
i'm walking 73
i'm watching you 97
i'm waiting for you 98
i'm working right now 17
i'm watching 80
i'm with 29
i'm worried about you 332
i'm working 521
i'm way ahead of you 64
i'm walking 73
i'm with a friend 20
i'm with you now 22
i'm with you there 18
i'm warning you 559
i'm wondering 72
i'm waiting 335
i'm writing 37
i'm waiting for someone 45
i'm with you 610
i'm working here 57
i'm with you now 22
i'm with you there 18
i'm warning you 559
i'm wondering 72
i'm waiting 335
i'm writing 37
i'm waiting for someone 45
i'm with you 610
i'm working here 57