English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm your cousin

I'm your cousin translate Turkish

262 parallel translation
I don't wanna marry your cousin. I'm a darn fool and wanna marry you.
Ama ben kuzeninle değil, seninle evlenecek kadar deliyim.
And how is your cousin, Edmond de Boeldieu, the military attaché I met in Berlin?
Yeğeniniz Edmond de Boeldieu'den haber alıyor musunuz? Hani şu benim Berlin'de tanıştığım askeri ateşe.
I'm your cousin, not your teacher.
Ben senin kuzeninim, öğretmenin değil.
I trust your cousin in San Francisco will be better by the time we arrive.
- İnanıyorum ki San Francisco'daki kuzeniniz vardığımızda daha iyi olacaktır. - Evet.
I'm certain you and your cousin will find my mother's hotel very comfortable.
Sizin ve kuzeninizin annemin otelinde çok rahat edeceğinize eminim.
I'm your cousin, and you're in love with me.
Ben senin kuzeninim ve sen bana aşıksın.
But I don't know your cousin!
Ama kuzenini tanımıyorum!
But, I'm your cousin.
- Kuzenin değil miyim?
I'm your remote cousin.
Senin uzak kuzeninim.
I'm Emil, your third cousin on your mother's side.
Ben Emil. Anne tarafından 3. kuzeninim.
I want to save you, but not without a reward, like your cousin.
Seni korumak istiyorum, ama ben kuzenine benzemem. Ödülümü alırım.
Your cousin Daisy has a craving for you, but I'm going to borrow you for tonight.
Kuzeninin canı sürekli seni çekiyor bu aralar, ama bu gece ben ödünç alıyorum.
Madior, I am your first cousin, You inherit my leftovers.
Madior, ben senin ilk kuzeninim mirasım senindir.
You think I'm flirting with your kid cousin?
Senin küçük kuzininle flört ettiğimi mi düşünüyorsun?
That I'm flirting with your kid cousin?
Küçücük kuzininle mi flört ediyorum yani?
Since your fourth Uncle killed my whole family and until I killed one of your cousin just now I have killed a total of 40 people I was supposed to kill 1 0 more ;
Tüm aileim senin 4. amcan tarafından öldürüldü bende intikam almaya çalıştım toplam 40 kişi öldürdüm
As a cousin, I've every right to safeguard your wife's interests.
senin karın olsada bir kuzen olarak onun çıkarlarını korumak benim hakkım.
I didn't understand the meaning of that expletive. Anyway, about your cousin and her husband... Doctor, I think I'm forgetting something.
- oh - müfettiş.. oh.. demekle ne demek istediniz bu arada, kuzeniniz ve kocası, hakkında... doktor, unuttuğum bir iş vardı, çıkmalıyım.
You have no right to interfere. Look, I'm your cousin.
senin karışmaya hakkın yok bak, ben senin kuzeninim.
Yeah, I'm very anxious to meet your cousin, Leopold,'cause I tried to read both his books.
Kuzeninle tanışacağım için çok gerginim.
I'm sure your cousin's fine.
Eminim kuzeninin istediği bir şey yoktur.
I think he knows your cousin, Clark.
Sanırım kuzenin Clark'ı tanıyor.
I sure hope your cousin's gotten to the gate in time.
Umarım kuzenin kapıyı zamanında açar!
Look, I'm a careful man, and your cousin wouldn't like you to do business with a careless man, hmm?
Bak ben dikkatli bir adamım, ve kuzenin dikkatsiz bir adamla iş yapmanı istemez, değil mi?
So, Jack, I hope your friend behaves himself with cousin Shirley.
Ee, Jack umarım arkadaşın, kuzen Shirley'e terbiyeli davranıyordur.
I am your father's brother's nephew's cousin's former roommate.
Ben senin babanın kardeşinin yeğeninin kuzeninin eski oda arkadaşıyım.
I seem to remember meeting your- - It was your cousin.
Tanıştığımızı hatırlıyorum... Kuzenindi.
- I'm your daddy's cousin.
- Ben babanın kuzeniyim.
I trust him, which is more than I can say for your cousin...
Ona güveniyorum, tamam mı? Kuzeninize güvenmiyorum.
Tell me, M. Vyse, if I may ask - - and I have said nothing about this to your cousin,
Söyleyin, Mösyö Vyse,... acaba...
- I'm your little cousin.
- Ben, kuzeninim.
Well, cousin, I'm here at your command.
Pekala, kuzen, işte emrindeyim.
If I find out whose fucking cousin you are, I'm gonna go to him and figure out a way to have your ass- - fuck you!
Eğer kimin kuzeni olduğunu bir bulursam, gidip ona atalarının nasıl bir bok yediğini anlatacağım... cehenneme git!
I can't help your cousin.
Ben ona yardım edemem.
I ran into your cousin Barbo recently.
Geçenlerde kuzenin Barbo'ya rastladım.
I'm your cousin.
Ben senin kuzeninim.
Because I'm your cousin.
cünkü senin kuzeninim.
I'm your cousin, that's why.
Senin kuzeninim cünkü, iste bu yüzden.
I'm your blood cousin, Jimmy. I'm your blood cousin.
Senin öz kuzeninim Jimmy, öz kuzeninim.
I was amused by your cousin's reference to Lady Catherine de Bourgh.
Kuzeninizin Leydi Catherine de Bourgh ile olan münasebetine şaşırdım.
My dear cousin, being, as I am, to inherit all this estate after the death of your father, I could not satisfy myself without resolving to choose a wife from among his daughters.
Sevgili kuzenim babanızın vefatından sonra bütün mülküne ben varis olacağım için eşimi onun kızları arasından seçerek bu sorunu çözüme kavuşturmadan içim rahat etmezdi.
I'm your cousin, Sue Bridehead.
Ben kuzenin Sue Bridehead.
I'm your cousin, Frank.
Kuzenin, Frank.
Well, as much as I enjoy the evocative strains of your cornhusk-smokin', cousin-pokin', hillbilly strumfest,
Mısır püskülü tüttüren kuzenin ve köylü çalgı festivalinin de içinde olduğu aileni hatırlatan bu tarz müziği ne kadar sevsem de...
We'll say I'm your cousin from Brittany.
İngiltere'deki kuzenin olduğumu söyleriz.
I believe, Your Highness that she is staying with a cousin.
Sanırım, Majesteleri kuzeniyle kalıyor.
Boy, did I turn your cousin on!
Kuzenini azdırdım mı ne yaptım?
Well, I know I'm only 14 and that, and I know hes just murdered your cousin, but I thought he was a bit of all right, so I married him.
14 yaşımda olduğumu ve kuzenini öldürmüş olduğunu biliyorum, fakat biraz iyi gibiydi ve onunla evlendim.'
Don't worry. I'll help you find your cousin.
Merak etme, kuzenini bulmanda sana yardım ediceğim.
I'm a friend of your cousin Val's.
Kuzenin Val'in bir arkadaşıyım.
I'll get your fuckin faggot cousin, too!
Ben de senin lanet olası kuzenini kapacağım!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]