I am so sorry about this translate Turkish
78 parallel translation
Officer. I am so sorry about this. Would you let go of that?
Memur Bey, bu olanlar için çok üzgünüm elindekini bırakabilir misin?
Max, look, I am so sorry about this.
Max, çok özür dilerim.
Listen, I am so sorry about this morning.
Bu sabah için üzgünüm.
Amy, I am so sorry about this.
Amy, bunun için çok üzgünüm.
I am so sorry about this.
BUnun için çok üzgünüm.
I am so sorry about this.
Bunun için çok üzgünüm.
I am so sorry about this, Mr. Mayor.
Bunun için çok üzgünüm, Bay Başkan.
I am so sorry about this, David.
Çok üzgünüm David.
I am so sorry about this, Mrs. Van de kamp.
Tüm bunlar için çok üzgünüm Bayan Van de Kamp.
I am so sorry about this, you guys.
Bunun için çok üzgünüm, çocuklar.
Honey, I am so sorry about this.
Tatlım, olanlar için çok üzgünüm.
- Officer, I am so sorry about this.
- Memur bey, olanlar için çok üzgünüm.
Sweetie, I am so sorry about this trip, but I'm afraid we just can't afford it.
Hayatım, çok üzgünüm. Ama sanırım bunu karşılayamayız.
I am so sorry about this.
Bunun için çok özür dilerim.
I am so sorry about this misunderstanding.
Bu yanlış anlaşılma için gerçekten çok üzgünüm.
Dick, can i just say again, I am so sorry about this. [Metal grinding, screeching]
Dick, bu konu için tekrar çok özür diliyorum.
Stop it, the two of you. I am so sorry about this.
Olanlar için çok üzgünüm.
I am so sorry about this.
ben bunun için çok üzgünüm.
I am so sorry about this.
Çok özür dilerim.
Meredith, I am so sorry about this.
Meredith, çok üzgünüm.
I am so sorry about this.
Bunun için kusura bakma.
I am so sorry about this.
- Çok üzgünüm.
I am so sorry about this.
Bunun için özür dilerim.
Anna, I am so sorry about this.
Olanlar yüzünden çok üzgünüm Anna.
- I am so sorry about this- - - this is outrageous.
- Bunun için çok özür dilerim. - Bu tam bir rezillik.
I am so sorry about this afternoon. No, no.
- Bugün olanlar için üzgünüm.
Oh, I am so sorry about all this, Vanessa.
Oh, bütün bu olanlar için çok üzgünüm, Vanessa.
- I am so sorry about all this. - Oh, that's all right.
- Çok özür dilerim.
Mrs. Tingle, I am so sorry about all of this. it's just been
Bayan Tingle, bütün bunlar için o kadar üzgünüm ki, sadece birden...
- I am so sorry about all of this.
Bunun için çok üzgünüm.
I want you to know that I, for one, am so sorry about your difficulties with your little co-star, this little girl, Lita...
Bilmenizi isterim ki sizin şu küçük yıldızınız, hani şu kız,.. ... Lita'yla yaşadığınız zorluklar için büyük üzüntü duyuyorum.
You know, Luke, I know I've never really been... Miss This-Is-Great about your relationship... but I am so, so sorry.
Luke, biliyorum ben asla ilişkiniz harika demedim ama çok üzgünüm.
And, again, I am so sorry about all this.
Bunların hepsi için tekrar özür dilerim.
I am so sorry about all of this.
Tüm bunlar için çok özür dilerim.
I am so, so sorry about how this has ended up for you, but before we part,
İşin senin için böyle bitmesine çok ama çok üzüldüm.
Oh, I am so sorry about all this.
Bütün bunlar konusunda çok üzgünüm.
I am really so very sorry about this.
Bunun için gerçekten çok çok üzgünüm.
I am so sorry that you had to find out about this transfer this way.
Transferi böyle öğrendiğiniz için gerçekten çok üzgünüm.
I am so sorry about all of this.
Olanlar için çok üzgünüm.
I am so sorry about all this.
Olanlar için çok özür dilerim.
And I am so sorry for that, but that is exactly why you can't be fair about this.
Bu yüzden çok üzgünüm ama işte tam olarak bu sebepten Cara konusunda adil olamazsın.
I am so sorry about all this.
Tüm bunlar için çok üzgünüm.
Mama, I am so, so sorry about this.
Anne, olanlara çok üzüldüm.
Uh, listen, uh, if this is about that whole church door thing this morning, - I am so sorry.
- Dinleyin, bu olay sabahki kilise kapısı meselesiyse, özür dilerim.
I am, uh... I am so... sorry about all this,
Ben, Iı... ben çok... tüm bu olanlar için,
I'm so sorry about all this. I really am.
Gerçekten.
- I am so sorry about all this confusion.
Şu karmaşa için gerçekten özür dilerim.
Yeah, I am so sorry, you're going to be rising and shining alone, but you did a really good job today and I don't want you to feel bad about it and this is very... contemporary.
Evet, çok üzgünüm, doğuş ve parlayışına yalnız gidiyorsun, ama bugün gerçekten iyi bir iş yaptın ve bu konuda kötü.... hissetmeni istemiyorum ki bu çok güncel.
I really am so sorry about all of this with Karen.
Ben Karen ile ilgili olanlardan gerçekten çok üzgünüm.
Again, I am... I am so, so sorry about this.
Çok, çok özür dilerim.
I am so sorry that you had to hear about this like this.
Bu şekilde öğrendiğin için çok üzgünüm. Ama bir dakika ara verip beni kutlayalım mı?