I am so sorry i'm late translate Turkish
78 parallel translation
RUTH : I am really sorry to be so late.
Gerçekten geç kaldığım için üzgünüm.
I am so sorry I'm late.
Geciktiğim için özür dilerim.
Oh, Lisa, I am so sorry I'm late.
Oh Liza geç kaldığım için üzgünüm.
I am so sorry I'm late.
Çok özür dilerim, geç kaldım.
I am so sorry I was late
Üzgünüm geç kaldım
- l am so sorry I'm late.
- Geciktiğim için çok üzgünüm.
Your Majesty, I am so sorry we're late.
Majesteleri, geç kaldığımız için çok üzgünüm.
I am so sorry I'm late.
Üzgünüm geç kaldım
Oh, I am so sorry I'm late.
Oh, çok üzgünüm geciktim.
i am so sorry i'm late.
Özür dilerim, geç kaldım.
Mr. Murphy, I am so sorry I'm late. But we still have plenty of time to get you ready for your deposition tomorrow.
Mr. Murphy, ben... çok özür dilerim, geciktim... fakat yarınki ifadenize hazırlanmamız için baya vaktimiz var.
I am so sorry I'm late. I am so sorry I'm late.
Özür dilerim, geç kaldım.
Dr. Morales, I am so sorry I'm late.
Dr. Morales, geç kaldığım için üzgünüm. Kendimi hiç iyi hissetmiyorum.
Guys, I am so sorry I'm late.
Arkadaşlar çok affedersiniz geciktim..
I am so sorry I'm late.
Kendimi işe verince aklımdan çıkmış.
I'm so sorry I am late but I gotta pick up Sounder from the groomer because I wanted him to be a lovely and pretty... for the studio meeting.
Kusura bakmayın geciktim ama Saunder'ı barınaktan almam gerekti. İlk stüdyo görüşmemizde tatlı ve sevimli haliyle olmasını istedim çünkü.
sweetheart, I am so sorry, I am late.
Tatlım, çok üzgünüm, geç kaldım.
I am so sorry we're late.
Geç kaldığımız için üzgünüm.
I am so sorry.I'm so late.
Çok üzgünüm. Geciktim.
I am so, so sorry I'm late.
Çok, çok üzgünüm geç kaldım.
I am sorry I had some trouble with the car so got late.
Kusura bakma, araba uğraştırdı biraz ondan geç kaldım.
Ooh, I am so sorry I'm late.
Geç kaldığım için çok üzgünüm.
I am so sorry I'm late.
Kusura bakmayın, geciktim.
I just wanted to come by and say how sorry I am for keeping Lillian out so late.
sadece gelmek istedim ve Lillian'ı bu kadar geç bıraktığım için üzgünüm.
I am so sorry. I'm running late.
Çok üzgünüm, geç kaldım.
I am so sorry I'm late.
Çök özür dilerim geciktim.
I am so sorry I'm late.
Geciktim, üzgünüm.
I am so sorry we're late.
Geç kaldığımız için çok üzgünüm.
I am so sorry that I'm late.
Geciktiğim için çok özür dilerim...
David, I am so sorry I'm late.
David, geç kaldığım için çok üzgünüm.
I am so sorry I'm late.
Geciktiğim için üzgünüm.
I'm sorry to call so late, ma'am.
Geç saatte aradığım için özür dilerim, hanımefendi.
I am so sorry I'm late.
Çok üzgünüm geciktim.
I am so sorry I'm late. It's been one of those days.
Yoğun bir gün yine.
Hi. I am so sorry I'm late.
Çok üzgünüm, geciktim.
Hey, Jessie, Jessie, I am so sorry I'm late.
Hey, Jessie, Jessie, Çok özür dilerim geç kaldım.
I am so sorry to be late, Your Honor.
Geç kaldığım için üzgünüm.
I am so sorry I'm late.
Affedersiniz, geç kaldım.
Guys, babe, I am so sorry I'm late.
Bebeğim çok üzgünüm, geciktim.
I am so sorry I'm late.
Geciktiğim için çok özür dilerim.
I am so sorry I'm late.
Geciktiğim için çok üzgünüm.
And I am so sorry that I have to show you the office at this late hour, because I can't find a minute to myself during the day so...
Ve size ofisi bu kadar geç saatte gösterdiğim için çok mahçubum ancak bu günlerde başımı kaşıyacak vakit bulamıyorum yani...
I am so sorry I'm so late.
Özür dilerim, çok geciktim.
Hey. I am so sorry I am late.
Geç kaldığım için çok özür dilerim.
I am so sorry that I'm late, this is not like me.
Geç kaldığım için çok özür dilerim.
- I am so sorry I'm late.
- Çok üzgünüm, geciktim.
I'm such a jerk, I'm so sorry, I am so late.
Ben tam bir pisliğim. Geç kaldığım için çok üzgünüm.
I'm so sorry, I really am running rather late.
Çok özür dilerim, gerçekten geç kalıyorum.
I am so sorry I'm late.
Kusura bakmayın geciktim.
Hey. I am so sorry I'm late.
Özür dilerim geç kaldım.
I am so sorry I'm late.
Geç kaldığım için özür dilerim.