I can't stay mad at you translate Turkish
49 parallel translation
I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamıyorum.
I can't stay mad at you with that cute face.
Bu şeker surata kızamamki.
I can't stay mad at you.
Oh, sana kızgın kalamıyorum.
I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamayacak mıyım ben?
- I can't stay mad at you, man.
- Sana kızamıyorum.
I can't stay mad at you, man.
Sana kızamıyorum.
Plus, I can't stay mad at you.
Artı, sana sinirli kalamam.
Oh, I can't stay mad at you.
Sana kızamıyorum bile.
Oh, God. Why can't I just stay mad at you?
Tanrım, neden sana kızgın kalamıyorum?
( GRUNTS ) I can't stay mad at you.
Sinirlenmedim diyemem.
I don't want you to be mad at me but I can't stay.
Bana kızmanızı istemem ama burada kalamam.
I just can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamıyorum.
I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamam.
Oh, baby, I can't stay mad at you.
Belki senin üstüne kusarım.
Virginia, why can't I stay mad at you?
Virginia! Ben sana niye hiç kızgın kalamıyorum?
Dad... I can't stay mad at you.
Baba sana kızgın kalamıyorum.
Oh, why can't I stay mad at you? - Yeah.
Neden sana kızgın kalamıyorum ki?
Oh, Mr. Barton, I can't stay mad at you.
Ah Bay Barton, sana küs kalamıyorum.
- But I can't stay mad at you for anything
- Ama sana kızgın kalamam
Oh, I can't stay mad at you guys
Sizlere kızgın kalamıyorum çocuklar.
- Exactly the--ah, hell, I can't stay mad at you.
Kesinlikle öyle- - Aman ya, sana kızgın kalamıyorum.
* na na na, dum and rain * * instead of driving me insane * * but I can't stay mad at you for anything... *
Bunu yaptım diye sonradan benimle dalga geçmeyeceksin tamam mı? Tüm ülkede sadece 38 adet pediatrik cerrahi bursu veren yer olduğunu biliyor muydunuz?
The point is... I can't stay mad at you for being the kind, compassionate woman you are.
İşin aslı yardımsever, merhametli biri olduğun için sana kızgın duramam.
And that is the very last time I'll defend myself, but come on, Charlotte, you can't stay mad at me forever.
Kendimi son kez savunacağım fakat hadi ama Charlotte sonsuza kadar bana kızgın kalamazsın.
Hey- - Aw, I can't stay mad at you.
Hey, sana kızgın kalamıyorum.
Oh, I can't stay mad at you.
Sana kızamıyorum.
I can't stay mad at you!
Sana nasıl kızabilirim?
Mads. I can't stay mad at you with all that's going on.
Mads.
How can he be mad at me that I don't want him to stay by himself in the house after he, you know... You know.
Bana nasıl kızabilir evde tek başına kalmasını istemiyorum diye şeyden sonra yani- - Biliyorsun işte.
But now that I know you went all the way to Queens to try to lie to me, well, I just can't stay mad at you.
Ama sadece bana yalan söylemek için Queens'e kadar gittiğini bilince, sana sinirlenemiyorum.
Aw, I can't stay mad at you.
Sana kızamam.
- I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamıyorum.
( Laughs ) I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamam.
You know I can't stay mad at you when you buy me...
Sana hiç kızgın kalamıyorum bana böyle...
I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamam ki.
I mean, you can't stay mad at me forever.
Sonsuza dek bana kızgın olamazsınız.
I can't even stay mad at you!
Sana kızgın kalamıyorum bile!
Oh, I can't stay mad at you.
- Sana kızgın kalamam.
Mom, I can't stay mad at you.
Anne, sana kızgın kalamıyorum.
Oh, I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamam.
Coop, you know I can't stay mad at you.
Sana kızgın kalamam Coop, biliyorsun.