English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I did it for her

I did it for her translate Turkish

260 parallel translation
But I did it for her only, you understand?
Ama biliyorsun, bütün bunların hepsini onun için yaptım.
I did it for her, knowing Jacoby was unworthy ofher.
Bunu, Jacoby'nin Laura'yı hak etmediğini bilerek, onun kendi iyiliği için yaptım.
I did it for her sake.
Bunu onun için yaptım ben.
I'm sorry, I did it for her own good.
Üzgünüm, ben onun iyiliği için yaptım.
I did it for her, for Ingrid Mьller...
Onun için yaptım, Ingrid Müller için...
I did it for her.
Onun için yapmıştım.
Still, I did it for her.
Yine de onun için yaptım.
I didn't do it for me, I did it for her.
Kendi iyiliğim için değil, onun iyiliği için yaptım.
I did it for her.
Onun için yaptım.
I did it for her because I knew it would be better for her to be here than being a soldier fighting in your private little war with the Klingons.
Bu konuyu başından beri biliyordun yani ve bunu durdurmak için hiçbir şey yapmadın mı? Çok yalnızdı. Son kez kontrol ettiğimde
I did it for her.
Bunu onun için yaptım.
I Did Not Force Her To Do Anything. She Said She Wanted Do It For Daniel.
Daniel için yapmak istediğini söyledi.
I only did this for you, so you'd realize it was all over between us.
Bunu aramızda her şeyin bittiğini anlaman için yaptım.
He did care the slightest for her, and I knew it.
İlk başta çocuğun hiç de ilgisini çekmemişti.
My wife and I, for three days, have been telling what we knew. We've been before every committee and commission in Washington. It's time we did something.
Üç gündür karım ve ben D.C.'deki her komisyonun sorularına cevap veriyoruz.
I did it all for her.
Hepsini onun için yaptım.
I did it all for you.
Senin için her şeyi yaptım.
And for all I know she did it intentionally.
Her şeye rağmen bunu kasten yaptığına eminim.
Why, baby, I did it all for you!
Neden, bebeğim, senin için yaptım her şeyi!
What did the poet used to say? "As for me, I have always and everywhere lived so as to enjoy the present moment as if it were the last sunrise."
"Benim için olduğu gibi, her zaman anın tadını çıkardım tıpkı son gündoğumu gibi."
Your anger is natural, but I did it for him.
Öfken çok doğal ama her şeyi onun için yaptım.
I wish you'd stop looking for whoever did it.
Keşke durdursaydım, her kim için yaptıysa.
When it wanted to come back, I found Russians for all the sides e was my first sensation of that already it did not go to have victory.
Geri çekilmek istediğimde, her tarafta Rusları gördüm. Artık ilk defa galip gelemeyeceğimizi düşünmeye başlamıştım.
I'd like to apologize right here and now... for whatever it is I did.
Her ne yapmışsam senden şimdi burada özür dilemek istiyorum.
It's a shame, because I thought she did pretty good for her first show.
Yazık, çünkü bence ilk gösterisi olduğu düşünülürse bayağı iyiydi.
I did it all for your sake.
Her şeyi senin için yaptım.
Any damage that you feel I did, I'd be happy to pay for it.
Verdiğim her türlü hasarı karşılamaya hazırım.
Well, I'd assume we were having a big lad's joke about back-tickle, as the way we healthy fellows often do, and I'd grab you for a friendly wrestle and then we'd probably slap each other's sides like jolly good chums and laugh at what it would be like if we really did... fancy each other.
Öyleyse, biz sağlam dostların her zaman yaptığı gibi, güldürmek için sıkı bir espri yaptığını varsayar, seninle dostane bir güreş tutar, neşeli dostlar gibi, birbirimizi tokatlar, eğer gerçekten birbirimizi sevseydik, nasıl bir şey olacağına dair gülerdik.
I did it all for you.
Her şeyi senin için yaptım.
And I had to ask myself why you did that, and got charged for it and all, when you knew it was gonna rain.
Ve ben yağmur yağacağını bildiğiniz halde, bunu niçin yaptığınızı ve bu ve her şey için niçin para ödediğinizi kendi kendime sormam gerekiyordu.
I think I did it because Ellie ain't ready for her pet to die.
Ellie, hayvanının ölümüne hazır olmadığı için yaptım.
I did do it for her.
Bunu onun için yaptım.
I did it all for the community.
Her şeyi topluluk için yaptım.
I did write it for you, but I did tell her I'd teach her and I did fuck her.
Koreografiyi senin için yapmıştım. Ama ona öğretebileceğimi söyleyip onunla birlikte oldum.
He said, "Fool! I did it all for Keje."
Bana "aptal" dedi, "ben her şeyi Keje için yaptım" dedi.
It's only after hanging from the beam daily for more than ten years, and by studying hard, did I succeed.
Her gün saçınızı yukarı asmalı ve sıkı ders çalışarak saçlarınızı daha da uzatmalısınız.
Lawyer Uchida, how did you come into possession of this video? After hearing her testimony, I hurriedly looked for it.
D-Durun biraz!
Oh, why don't you go ahead and say what you're thinking, Niles? That I'm falling for her again. "Well, you did bounce in here as though you were on top of the world, and babbling about her smile" — I just don't want to hear it, Niles!
Ona vurulduğumu söyle. "Buraya dünyanın en mutlu insanı olarak gelip gülümseyişi hakkında geveliyorsun."
I was with her every step of the way as she convinced herself that what she did- - betraying the man she loved, playing her part in the massacre- - that it was all somehow for the good of Enaran society.
Her adımında onunla birlikteydim, Ve kendine yaptığının.. sevdiği adama ihanet etmenin, katliamında kendi rolünü oynamasının...
And thank you for everything you did tonight, even if it didn't work out exactly as I'd hoped.
Bu akşam yaptığın her şey için teşekkür ederim. Sonuç umduğum gibi olmasa bile.
We were both startled for a moment and after I apologized for the accident, she asked if I had a dermal regenerator, which I did, and I used it on her arm- - the one with the mechanical implants.
Her ikimizde bir süreliğine afalladık ve kaza nedeniyle ondan özür diledikten sonra, bende deri iyileştirici istedi ve mekanik implantın olduğu kolunda kullanmaya başladı.
I had asked Nandini to vacate her room for him, did she do it?
Nandini misafir için odasını boşalttı mı?
I did it for science. To preserve it for posterity.
Bu filmi çekmeyi her şeyden çok istiyordum.
And I think you did it, of all things, for a woman.
Ve bence sen bunu, her şeyden çok, bir kadın için yaptın.
Well, no, it's.... lt's just that I always thought that if I did well in school these doors would open for me, you know?
Şey, hayır, bu... Sadece her zaman eğer okulda yeterince başarılı olursam bütün kapıların açılacağını düşünürdüm.
As much as I'd like to take credit for it, I did nothing.
Her ne kadar katkım olsun istediysem de, hiçbir şey yapmadım.
It's the least I could do for Mr. F. Everything he did for me.
Bay F için her şeyi yaparım. Benim için yaptığı onca şeyden sonra.
Well, I'm sure she didn't want to cook you dinner every night for the last 20 years and sacrifice her life to raise your child, but she still did it, didn't she, hal?
Eminim o da 20 yıl boyunca hergün sana yemek yapıp, hayatından feda ederek çocuk yetiştirmek istememiştir. Ama yine de yaptı, değil mi Hal?
I give her a lot of credit,'cause that was hard for her to do, but she did it and she meant it.
Bunu yapması güçtü ama yaptı ve samimiydi.
Because every time I look at it, I'll be reminded of what I did and how Frank took the heat for me.
Çünkü ona her bakışımda yaptığım şey ve Frank'in benim için kendini ateşe atması aklıma gelecek.
Perhaps I was wrong, Dan, to undertake what I did, but it was all she would let me do for her.
Belki de bunu yüklenerek hata yaptım. Ama bir tek bunu yapmama izin vermişti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]