English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I didn't think you would

I didn't think you would translate Turkish

590 parallel translation
" I didn't think you would call for me in the rain.
" Bu yağmurda benim için geleceğini düşünmemiştim.
- I didn't think you would.
- Ben de öyle düşünmüştüm.
- I didn't think you would.
- Beklemezsin diyordum.
And Leon, I want to tell you something which I thought I would never say... which I thought nobody ever should say, because I didn't think it exists.
Leon, asla söylemeyeceğimi sandığım, var olduğunu düşünmediğim için... kimsenin söylememesi gerektiğine inandığım bir şey söylemek istiyorum sana.
You're such a crazy boy and I didn't think the craze would last.
Sen çok çılgınsın ve çılgınlıklar uzun sürmez.
You didn't really think I would let you go alone, did you?
Seni tek başına göndereceğimi gerçekten düşünmedin, değil mi?
I didn't think you would want her name involved in such a scandal.
Karının isminin böyle bir skandala karışmasını isteyeceğini düşünmemiştim.
I didn't think it would be fair to tell you.
Sana söylemenin doğru olmayacağını düşündüm.
If I didn't know you well, counselor, I would think that in your vocabulary "horse" is synonymous with "lawyer's fee."
Sizi iyi tanımasam, "at" ın dağarcığınızdaki eşanlamlısı... "para" olarak geçiyor sanacağım.
- I didn't think you would do that.
- Bunu yapacağını sanmazdım.
─ I didn't think you would.
- Biliyordum zaten.
I didn't think it would make any difference to you who came, or did it, Miss Francon?
Kimin kurmaya geldiği sizin için fark etmez diye düşündüm, Bayan Francon?
I didn't think you would.
Aradığını düşünmüyorum.
I didn't think you would.
Senin de bulduğunu sanmam.
You think I would've walked off and left her if I didn't have to? .
Mecbur olmasam onu orada bırakır mıydım?
If you didn't call me just now I think I would have thrown myself into the sea.
Az önce beni çağırmasaydın belki de kendimi denize atacaktım.
- I didn't think you would.
- Edeceğini sanmamıştım zaten.
I didn't think you would take that decision.
Bu kararı vereceğini düşünmemiştim.
I didn't think you would remember.
Anımsayamayacağını sanmıştım.
- No, I didn't think you would.
- Yapacağını sanmıyordum.
If I didn't think a little gunplay would come up from time to time, you wouldn't be worth it.
Eğer çıkıp arada bir kovboyculuk oynamıyacaksan sana ne gerek var.
When we decided to get married, I didn't think it would be necessary for me to chase after you anymore.
Evlenmeye karar verdiğimiz zaman, bir daha senin peşini böyle kovalayacağım hiç aklımdan geçmemişti.
Well, I didn't think you would.
Şey, göreceğini düşünmedim.
I didn't think it would be wise to see you.
Görüşmenin akıllıca olmayacağını düşündüm.
If you didn't, you don't think I would have come, do you?
İstemesen gelmezdim herhalde, değil mi?
I didn't think you men would get out in this weather.
Sizin gibi adamların bu havada dışarı çıkacağını düşünmezdim.
I didn't think you would.
Gelmeyeceğini düşünmüştüm.
I didn't think you would.
Ben yaptığını düşünmüyorum.
I didn't think I would see you again.
Seni bir daha göreceğimi sanmazdım.
Above all, if I didn't share with my children or with my wife, do you think that some spurs or some coins would be worth more than the satisfaction of my family?
En önemlisi de, çocuklarım ve karımla bile paylaşmamışken ailemin memnuniyetini birkaç mahmuz ya da düğmeye değişir miydim hiç?
- I didn't think you would, you're that sort.
- Sen bir şey bilmezsin, tarzın bu.
You know, if one day you didn't come anymore I think I would want to die.
Eğer gelmediğin gün olursa sanırım ölmek isterim.
Don, I didn't think you would fall for it.
Don, bu duruma düşeceğiniz düşünmüyordum.
But if I ever found out that you didn't believe in God I think I would commit suicide.
Ama eğer... Tanrı'ya inanmadığını öğrenirsem... sanırım intihar ederim.
I really didn't think you would.
Aslında yutacağını düşünmemiştim.
No, I didn't think you would be.
Öyle ya.
No, Mr Spock, I didn't think you would be.
Hayır, Mr. Spock, bildiğini düşünmemiştim zaten.
I didn't think you would come.
Geleceğini sanmıyordum.
I didn't think that you would be up.
- Uyanık olacağın aklıma gelmedi.
I would feel remorse, and you must not forget that, even if I didn't kill him, I did think about killing him.
Hoşçakal dedim ve çıktım. Ona ne oldu bilmiyorum. Size anlatmak istediğim şey buydu.
I didn't think you were the kind of a guy who would worry about a thing like this.
Senin böyle şeyler için endişelenen biri olduğunu bilmiyordum.
I didn't think you had anything to hide and I just thought it would save time.
Bir şey gizlediğinizi sanmadığımdan, vakit kazanırız demiştim.
I didn't think you would.
Bu hiç aklıma gelmemişti.
So I didn't think you would be upset if I mentioned her name.
Bu nedenle onun adından söz ettiğimde rahatsız olacağını düşünmedim.
I didn't think you would.
Söylemeyeceğini biliyordum.
When you're parting for an instant. Would you care to explain what happened? I didn't know what to think!
Anne, biliyorsun her yıl 31 Aralıkta arkadaşlarla saunaya gidiyor banyo yapıyoruz.
I didn't think you would.
Hoşlanacağını düşünmemiştim zaten.
I DIDN'T REALLY THINK YOU WOULD BE.
Bu yüzden buradasınız.
I didn't think you would make it... so I opted to look for Brother Lu
Önlem alıp Birader Lu'dan rica ettim
I just think it would be nice if you didn't go on at him.
Ona gitmezsen güzel olur muydu diye düşünüyordum.
I didn't think that you would change your appearance.
Görüntünü değiştireceğini tahmin edemedim

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]