English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I don't know what's worse

I don't know what's worse translate Turkish

96 parallel translation
I don't know what's worse - man talking with his teeth flopping around or without his teeth, whistling like a tornado.
istediğim sadece biraz sohbetti ama adamın ağzından öyle bir ses çıkıyor anlamak ne mümkün, uğultu gibi birşey.
And I don't even know what I'm afraid of, and it's worse.
Bense henüz neden korktuğumu bile bilmiyorum, daha da kötü.
I know nothing about you and what's worse is I don't care!
Senin hakkında hiçbir şey bilmiyorum daha kötüsü bunu hiç umursamıyorum.
But what's worse is, I don't know where I'm going.
Ama daha kötüsü, nereye gittiğimi bilmiyorum.
I don't know what's worse, church or jail.
Hangisi daha kötü bilmiyorum, kilise mi hapishane mi?
I don't know what's worse :
Hangisi daha kötü bilmiyorum.
"Loses a head." I don't know what's worse, the traps or the puns.
Hangisi daha kötü bilmiyorum, tuzaklar mı yoksa kelime oyunları mı?
I don't know what's worse, the bear or my itchy nose.
Hangisi daha kötü bilmiyorum. Ayı mı yoksa kaşınan burnum mu?
What's worse, I don't know how they stole it.
Daha da kötü olanı, nasıl çaldıklarını bilmiyorum.
I don't know what's worse- - catching them or eating them.
Hangisinin daha kötü olduğunu bilmiyorum- - onları yakalamak mı, yoksa yemek mi?
I'll tell you something, it's - I don't know which feels worse. Having my heart broken... or starting to doubt myself because of what that means for me.
Kalbimin kırılması mı, yoksa kendimden kuşku duymak mı daha acı verici bilemiyorum artık.
I don't know what's worse, the fact that I'm stuck with you... or the idea that I don't know what to do about it.
Hangisi daha kötü, sana bağlı olduğum gerçeği mi yoksa bu konuda ne yapacağımı bilememem mi?
I don't know what's worse.
- Hangisi daha zor bilmiyorum.
I don't know what's worse.
- Hangisi daha beter bilmiyorum.
And I don't know what's worse, you know?
Ve neyin daha kötü olduğunu bilmiyorum.
I know what happens if I don't and it's worse. lt comes out anyway.
Söylemezsem ne olacağını biliyorum ve daha kötü oluyor. Zaten ortaya çıkacak.
I don't know what it is... but I know that it's worse than death.
Ne olacağını bilmiyorum... fakat ölümden bile kötü bir şey olacağını biliyorum
Oh, God, I don't know what's worse, seeing them or not seeing them. Seeing them...
Tanrım, bundan daha kötü ne göreceğiz?
I don't know what's worse, consoling a grieving parent, or finding a kid with no parents at all.
Yaşlı bir anne babayı avutmak mı? Bir çocuğun anne babası olmadığını öğrenmek mi?
Ollie, I don't know what's worse- - losing my farm to the highest bidder... or knowing that--that my girls are lost and alone out there.
Hangisi daha kötü bilmiyorum. Çiftliğimi en yüksek fiyat verene kaptırmak mı, yoksa kızlarımın kaybolduğunu bilmek mi?
I don't know what's worse, buying me or selling me.
Hangisinin daha kötü olduğunu bilmiyorum, beni satman mı, satın alman mı.
I don`t know what I expected, but he`s far worse than I ever imagined.
N e beklediğimi hiç bilmiyorum ama tahmin ettiğimden çok daha kötüymüş.
I don't know what's worse.
Hangisi daha kötü bilmiyorum.
I don't know what's worse - - the fact that you got a tattoo above your ass or that it's of a naked baby angel.
Hangisi daha kötü, bilmiyorum. Poponun üstüne bir dövme yaptırmış olman mı? Yoksa dövmenin çıplak bir bebek olması mı?
I don't know what's worse... Finding out the truth or losing who I thought he was.
Hangisi daha kötü bilemiyorum, gerçeği öğrenmek mi yoksa gerçek olduğunu düşündüğün şeyi yitirmek mi?
I don't know what's worse That cute smile or that ugly shirt
Gülümsemen mi, yoksa çirkin gömleğin mi daha kötü bilmiyorum.
I don't know, what's worse than crack?
Kokainden de kötüsü nedir?
I don't know what's worse, my job or that husband of mine.
Hangisi daha beter bilmiyorum, kocam mı yoksa işim mi?
It wasn't always so, but since my wife and daughter left it's got worse, I don't know what to do.
Eşim ve kızımın gidişinden sonra daha da kötüye gitti. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum?
I don't know what's worse, that you wrote a book about me or that you're telling me about it now, two minutes before the social worker is supposed to be here- -
Neyin kötü olduğunu bilemiyorum, benim hakkımda bir kitap yazıyorsun, bunu bana şimdi söylüyorsun, sosyal görevlinin gelmesinden iki dakika önce..
I don't know what's worse :
Hangisi daha beter bilmiyorum :
{ \ You know, } I don't know what's worse...
Hangisi daha kötü bilmiyorum.
I don't know what's worse, getting older or getting wiser?
Hangisi daha beter bilmem. Yaşlanmak mı, akıllanmak mı?
Now I don't know what's worse, blowing off our vacation to hang around House, or continuing to blow it off when he won't hang around you.
Şimdi hangisinin daha beter olduğunu bilmiyorum : Tatilimizi House için ziyan etmemiz mi yoksa senin etrafında değilken hâlâ ziyan etmeye devam etmemiz mi?
I don't know what's gonna be worse, like, my mom finding out or everyone at sch oh, everyone at school.
Hangisi daha kötü olur bilmiyorum, annemin öğrenmesi mi, yoksa tüm okulun öğrenmesi mi? Oh, okuldaki herkes.
- I don't know what's worse.
- Hangisi daha kötü bilmiyorum?
I DON'T KNOW WHAT'S WORSE.
hangisi daha kötü bilmiyorum.
You know, I don't know what's worse, if it's the betrayal or the virus.
Hangisi daha kötü bilmiyorum. İhanet mi, yoksa virüs mü?
I don't know what's worse, the quaint or the creepy.
Daha kötü yada tüyler ürpertici ne var bilmiyorum.
I don't know what smells worse, that breakfast burrito or those nacho cheese cornnuts you used to eat.
En kötü kokan hangisi bilmiyorum, kahvaltı burritosu mu yoksa yemeye alıştığın naço peynirli kavrulmuş mısır mı?
I don't know what's worse. Having foster parents that treat you like crap or having your own treat you that way.
Hangisi daha kötü bilmiyorum koruyucu ailenin sana bir pislik gibi davranması mı yoksa seninkilere bir pislik gibi davranılması mı?
I don't know what's worse, these sweet old people killing the Blakes, or to think of them as young children, doing the same.
Hangisi daha kötü bilemedim. Bu tatlı yaşlıların Blake'leri öldürmüş olması fikri mi yoksa bunu çocukken yapmış olmaları mı?
It's like--it's even worse that you're treating me like I don't know what I'm doing, when I'm a certified contractor who got paid, believe it or not, a lot of money to do what you have- - you have no idea how to do.
Bu bana, sertifikalı bir müteahhit olduğum halde ne yaptığımı bilmiyormuşum gibi davranmadan daha da kötü bana ister inan ister inanma insanlar bana bir hayli para öderdi senin nasıl yapılacağına dair hiçbir fikrin yok.
I don't know what's worse...
Hangisi daha kötü bilemiyorum.
Yeah, I don't know what's worse.
Evet, sorun nedir bilmiyorum.
I don't know what's worse, the bad high,
Hangisi daha kötü bilemiyorum ; kafamın aşırı iyi olması mı,
Oh, my God... Ugh! I don't know what's worse - the fact that you're a ghost or you just used the word "lover".
Hayalet olman mı yoksa sevgili kelimesini kullanman mı daha kötü bilemedim.
You know, I don't know what I feel worse about... the fact that Pasta's probably getting inducted into some sort of horrible dog gang, or that I might lose my job because of it, or... and here's the cherry on top...
Neyden korktuğumu da bilmiyorum. Pasta'nın köpek çeteleri tarafından kaçırılması gerçeğinden mi yoksa bundan ötürü işimden olabileceğim mi ya da daha da beteri,... yaşayan varlıkları başa çıkamayacağım gerçeğinden mi.
I don't really know what to say to you,'cause it's like you've seen me naked, only way, way worse.
Sana ne diyeceğimi bilemiyorum, beni çıplak gördün hem de en kötü şekilde.
I don't know what's worse- - the smell in here, or the fact you were eating in Ops.
Hangisi daha kötü bilmiyorum. Buradaki koku mu yoksa operasyon merkezinde yemek yemen mi?
I don't know what's worse...
Bilmiyorum hangisi daha kötü...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]