English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I just can't get enough

I just can't get enough translate Turkish

56 parallel translation
But I can't keep saying it to get sympathy... just because my relatives were killed and I've had enough suffering!
Ancak sırf akrabalarım öldürüldü ve ben çok acı çektim diye insanların bana acıyarak yakınlık kurmalarını isteyemem.
Please, we can't just sacrifice Brother Li We don't have enough men As long as I can get out of the city
ama sadece birader Li'i kurban edemeyiz fazla adamımız yok şehirden çıkana kadar birisinin oyalaması gerek sonra hemen sıvışacak ama tek başına yeterli olur mu?
I just can't get enough.
Doyamadım işte.
I just can't get enough of that Cagney Lacey exhibit.
Cagney ve Lacey sergisine doyamıyorum.
- * I just can't get enough *
TEK ELLE! - Ama, alamıyorum tam isteğimi
And, I mean, I like one guy, just one guy, and you can't step out of the spotlight long enough for me to get him.
Yani, bir adamdan hoşlanıyorum, sadece birisinden. Ve sen, ben onu elde edinceye kadar spot ışıklarından çekilemiyorsun.
If I can just get something bizarre enough on tape... I think I can parlay it into getting myself some sort of a... Wackiest Home Videos gig.
Eğer yeterli derecede kayıt yapabilirsem Kendim için bir film bile yapabilirim ev videosu.
And I just can't get enough of it.
Ne kadar duysam yetmiyor.
I just can't get enough And if you move
"Seni sıkmak istiyorum Memnun etmek"
NAT : ♪ I just can't get enough, I just can't get enough Fuck off!
Defol.
I just can't get enough of them.
Onlarsız olamıyorum.
I can't target them all. Just hold them off long enough to get to a slipstream portal.
Işık hızı alanı girişine gelene kadar oyalaman yeter.
I just can't get enough.
Sadece yeteri kadar alamıyordum da!
I was desperately thirsty, because it doesn't matter how much snow you eat, you just can't get enough water into your system.
Korkunç derecede susamıştım çünkü sadece kar yiyerek, ne kadar yerseniz yiyin, Vücudunuza yeteri kadar su alamazsınız..
I just can't get enough of it. I'm really pullin'for you against those jerks from Globo Gym.
O Globo Gym'de ki dallamalara karşı sizi tutuyorum.
You know, I just can't get over the fact that you were crazy enough to take the Seer out of the house.
Ben yeterince deli gerçeği unutamıyorum evin görendir almaya.
We can't get enough gigs to get any momentum... and I don't know, it's just not working.
Hız kazanmak için yeteri kadar iş alamıyoruz. Bilmiyorum, yürümüyor işte. - Anlıyorum.
I guess I just can't get enough of you.
Seninle yeteri kadar vakit geçiremiyorum.
I just can't get enough of how this feels,
Bu hissin nasıl olduğunu yeterince anlamayadım.
And I just feel like as soon as I get enough money I am gonna get out of here because I can't stand it anymore.
mümkün oldugunca kisa sürede yeteri kadar para kazanip buradan gitmek istiyorum, artik katlanamiyorum.
♪ And I just can't get enough ♪ ♪ I just can't get enough ♪
# Bana yetmiyor Bana yetmiyor
I just can't get enough of your sparkling wit and charm.
Senin zekan ve cazibene doyamıyorum.
* I just can't get enough... I have a cute girl for you.
Senin için sevimli bir kızım var.
* I just can't get enough... * Another round, please.
* Diğer raunt, lütfen.
It's like, I just can't get enough food into me, you know?
Sanki... İçime yeterince yemek sokamıyorum.
I... I just can't get enough.
Yeterli şekilde.
♪ And I just can't get enough ♪
Yeterince alamadim.
I But I just can't get enough
# But I just can't get enough
I just can't get enough.
Doyamıyorum.
♪ Yeah ♪ ♪ And I just can't get enough ♪
â ™ ª Yeah â ™ ª â ™ ª And I just can't get enough â ™ ª
♪ And I just can't get enough, and I just can't get enough ♪
* Ve doyamıyorum bir türlü, doyamıyorum bir türlü *
♪ I just can't get enough...
* Doyamıyorum bir türlü,
♪ And I just can't seem to get enough of... ♪
* Doyamıyorum sana bir türlü sanki *
♪ And I just can't get enough, and I just can't get enough ♪
* Doyamıyorum bir türlü, doyamıyorum bir türlü *
♪ And I just can't get enough ♪ I just can't get enough
* Doyamıyorum bir türlü * * Doyamıyorum bir türlü *
♪ And I just can't seem to get enough... ♪
* Doyamıyorum bir türlü sanki *
♪ And I just can't get enough
* Doyamıyorum bir türlü *
♪ I just can't get enough, I just can't get enough ♪ ♪ Oh ♪
* Doyamıyorum bir türlü, doyamıyorum bir türlü *
♪ I just can't get enough, I just can't get enough ♪
* Doyamıyorum bir türlü, doyamıyorum bir türlü *
♪ And I just can't seem to get enough of. ♪
* Doyamıyorum sana bir türlü sanki *
I know you're supposed to wait six weeks after having a baby to have sex, but I just can't get enough of you.
Bebek sahibi olduktan sonra seks yapmak için 6 hafta beklemen gerektiğini biliyorum ama ben o kadar bekleyemem.
- I just can't get enough Gotti.
- Gotti'ye doyamıyorum.
I'm just trying to get a taxi and I can't get high enough.
Taksi çağırmaya çalışıyorum ama elim yetişmiyor.
Well, I stole two rubbers from Drucker's because I just can't get enough of you.
Druckers'tan iki kaput çaldım çünkü sana doyamıyorum.
♪ I just can't get enough ♪
# Doyamıyorum #
I just can't get enough.
Yedikçe yiyesim geliyor.
♪ And I just can't seem to get enough... ♪
# Depeche Mode
No, I just, you know, I can't get enough of art.
Sadece, bilirsin işte, sanata doyamıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]