I just don't understand it translate Turkish
321 parallel translation
I just don't understand it.
Anlamıyorum.
I just don't understand it.
- Manasız geliyor.
He just won't eat. I don't understand it.
Yemek istemiyor.Anlamıyorum..
I just don't understand it.
Anlayamadım gitti.
- Were you on the stagecoach too? - We came along just after it was over. I don't understand.
- biz bitince geldik anlamıyorum
Oh, I can understand the crazy thinking of a road agent or a trigger-happy renegade... but how a man could leave a woman and baby... alone with an animal like that, I — I just don't understand it.
Tetiği çekmeye hazır bir kanun kaçağı olduğunu anlayabiliyorum. Ama bir adam, masum bir kadın ve çocuğu öyle bir hayvanla bir başına nasıl bırakır bunu anlamıyorum.
I just don't understand how it can seem so real.
Sadece şunu anlamıyorum, nasıl bu kadar gerçek görünebilir.
It's just I don't understand.
Sadece anlamıyorum.
It's just that I don't understand him.
Onu anlamıyorum.
I just don't understand it, Monsieur.
Ben bu işi anlamadım, Mösyö.
I just don't understand it.
Hiç anlamıyorum.
I understand, it was just big talk. Is that it? You like to play with fire, but you don't like to cook.
Yeni konuğumuza merhaba demeyecek misiniz, Bay Leeds?
I just don't understand it.
On iki.
I just don't understand it.
Anlam veremiyorum.
I just don't understand it.
AnIamadm gitti.
I know it's difficult for you to understand, love, but people just don't get married at your age.
Anlaman çok zor aşkım biliyorum ama insanlar sizin yaşınızda evlenmezler.
I just don't understand it, I just can't think why it's so terrible.
Yapmak istediğim şey neden bu kadar kötü hiç anlamıyorum.
And why you gotta have so much action, I just don't understand it, anyway. You know what I mean?
Neden bu kadar çok kadınla birlikte oluyorsun, hiç anlamıyorum doğrusu.
I've never understood it. I just don't understand why I don't understand at all.
Walter, nedenini anlayamadım, hiçbir şeyi anlamadım.
I thought sure that Mongo would mash him up into little bitty sheriff meatballs. I just don't understand it.
Mongo'nun onu küçük parçalara ayırıp... şerif köftesi yapacağından emindim.
I just don't understand how it happened.
Nasıl oldu bir türlü anlamıyorum.
Well, I'm just doing mine, and I can't afford to lose it, so don't you come around here no more, you understand?
Benim de. Ve bu işimi kaybetmek istemiyorum. Bu nedenle gelmeyin.
It's just that you're both so terribly alike, I don't understand, it's an absolute madness!
Birbirinize o kadar çok benziyorsunuz ki, anlamıyorum, bu tam bir çılgınlık!
I just don't understand it.
Gerçekten anlamıyorum.
Just don't understand it, I guess.
Anlayamıyorum sanırım.
I just don't understand it... him being so good with guns and everything.
Fakat hiç anlamadım... o silahlar konusunda çok iyiydi.
I just don't understand it.
Anlayamadım.
I just don't understand it.
Bunu anlayamıyorum. 5 gün.
I just don't understand it.
Sadece bunu anlamıyorum.
I just don't understand it.
Hiç bir şey anlamıyorum.
I just don't understand it.
Anlayamıyorum.
I don't have a positive hypothesis yet, but I just feel it, do you understand?
Henüz işe yarar bir hipotezim yok ama bunu hissedebiliyorum. Anlıyor musun?
I just don't understand it.
- Anlayamıyorum.
I just don't understand it.
Hiç anlamıyorum...
I just don't understand it.
- Öyle mi? Hiç anlayamıyorum.
I just don't understand it.
Hiç aklım almıyor.
I just don't understand why it has to be now.
Ama neden şimdi yapmak zorunda olduğunu anlamıyorum.
I just don't understand it.
Bana uyar.
I don't know what it is, but these people just don't catch on, understand?
Ne olduğunu bilmiyorum, ama bu insanlar anlamıyorlar, anlıyor musun?
I know it's depressing that so many people don't understand you're just joking.
Şaka yaptığını kimsenin anlamaması çok kötü. Hiç unutmam...
You know, I just don't understand it.
Hiç anlamıyorum.
Why is it so hard for you to understand... that I just don't want you to get hurt?
Sadece senin zarar görmeni istemiyorum. Niye bunu anlamak istemiyorsun?
I guess I... just don't understand it.
Ama sanırım... anlayamıyorum.
I don't understand how anyone could choose to be like this. It's just, uh...
Ben sadece birisinin nasıl böyle olmayı tercih edebileceğini anlamıyorum.
But if you guys don't want to take that chance just to keep me out of jail... fine, I understand, don't do it.
Beni hapisten kurtarmak için riske girmezseniz tamam, bunu anlarım.
I just don't understand why it doesn't bother you.
Bunun seni niye rahatsiz ettigini anlamiyorum.
I just don't understand it myself.
Bunu ben kendi başıma anlamıyorum.
I know things right now seem like it don't make sense to you, and you don't understand, but I've been just where you are and it ain't gonna be easy, but it don't mean you can't make it.
Ama ben de bu yoldan geçtim ve kolay olmayacak ama yine de başarabilirsin.
I just don't understand it, Bob. I've logged a lot of miles.
Bunu anlamıyorum, Bob
I mean, I just don't understand it.
Yani gerçekten anlamıyorum.
You've been through a very traumatic experience- - it would frighten me- - but please try to understand, just because I don't have the answers to your questions doesn't mean there aren't any.
Çok travma tik bir tecrübe yaşadın- - bu banide korkuturdu- - fakat lütfen, kafandaki soruların cevapları bende yok, ve hiç bir cevap olmadığı anlamına da gelmiyor.