I just wanted to say translate Turkish
2,813 parallel translation
Now, I know it's not... Ahem... Equal trade for my life, but I just wanted to say,
Biliyorum pek benim tarzım değil ama, birinin suratına tuğla geçirmeyi bildiğin için mutluyum.
I just wanted to say I liked your poem, so...
Sadece şiirini beğendiğimi söylemek istedim...
I know you're probably not speaking to me, but I just wanted to say
Muhtemelen benimle küs olduğunu biliyorum ama şunu söylemek için geldim :
I just wanted to say that.
Sadece söylemek istedim.
I just wanted to say good night.
İyi geceler demek için uğradım.
I just wanted to say... Have a good game.
Ben sadece iyi maçlar demek için geldim.
Um, I-I just wanted to say something real quick. Yeah.
Hızlıca bir şey söylemek istedim.
Um, it's my last day, and, um, I just wanted to say good-bye.
Bu buradaki son günüm ve veda etmek istedim.
I just wanted to say that was really good work with the receipt.
Sadece şunu söylemek istemiştim, o fiş olayı gerçekten iyiydi.
Look, I just wanted to say I'm really sorry your dad died, and I'm really, really sorry I called him a jerk.
Bak, babanın ölümüne üzüldüğümü söylemek isterim, ve gerçekten, gerçekten ona aşağılık dediğim için üzgünüm.
So I know I was really tough on you guys yesterday, and I just wanted to say how sorry I was.
Dün sizin üstünüze fazla gittiğimi biliyorum, ve ne kadar üzgün olduğumu bilmeni istiyorum.
I just wanted to say good luck.
İyi şanslar dilemek istedim.
I just wanted to say thank you for figuring out what happened to Mr. McTierney.
Bay McTierney'e olanları açığa çıkardığınız için teşekkür etmeye geldim sadece.
I just wanted to say sorry for, well, you know...
Merhaba. Şey için özür dilemek istemiştim.
- I just wanted to say hi.
- Sadece merhaba demek istedim.
Look, I just wanted to say, New term, clean slate?
Yeni dönem, geçmişe sünger mi çeksek diyorum?
I just wanted to say, I'll be the best intern you've ever, ever, ever had.
Sadece söylemek istiyorum ki sahip olduğunuz en iyi stajyer olacağım.
I just wanted to say good-bye...
Sadece veda etmek istemiştim.
And I just wanted to say, for the record, thanks for saving my life today, but you are the most annoying person in the world to take a road trip with.
Bugün hayatımı kurtardığın için teşekkür etmek istedim. Ama sen dünyadaki beraber yolculuğa çıkılacak en sinir bozucu kişisin.
I... I just wanted to say, you know, it was nothing personal in there.
Salondaki hiçbir şey kişisel değildi.
And... And I just wanted to say I'm sorry for not being there at your funeral.
Ve... ve ben cenazene katılamadığım için ne kadar üzgün olduğumu söylemek istedim.
I thought about writing you a letter and... I've gone over what to say in head the past year, and... I just wanted to say that I'm sorry.
Size bir mektup yazmayı düşünmüştüm geçen yıl içinde ne diyeceğimi kafamdan geçirdim ve sadece üzgün olduğumu söylemek istiyorum.
Hey, I just wanted to say I liked your idea.
Hey, fikrini beğendiğimi söylemek istedim.
I just wanted to say, what you did for Jane, Max or whatever her name was, well it was...
Söylemeliyim ki, Jane, Max, adı her neyse, onun için yaptığın her şey- -
Wendy, I just wanted to say that...
Wendy, şunu söylemek istiyorum...
Well, I just wanted to say that people make mistakes, And when they do, you should forgive them.
Şey, şunu söylemek istiyorum ki, insanlar hata yapar, ve yaptıklarında, sen onları affetmelisin.
I just wanted to say thanks for helping out today.
Bugünkü yardımlarınız için teşekkür etmek istemiştim.
I just wanted to say that even though I was angry about the other day, deep down I was touched that you guys were looking out for me, that I always have three brothers who have my back.
Geçen gün size kızmış olmama karşın beni korumaya çalıştığınız için de duygulanmıştım. Daima arkamı kollayacak üç erkek kardeşim var.
I just wanted to say hello.
Sadece selam vermek istedim.
Sir, I just wanted to say that..
Efendim, ben sadece şey -
I just wanted to say a few words about Pastor Young.
Pastor Young için birkaç şey söylemek istiyorum.
So I just wanted to say thank you.
Sana teşekkür etmek istedim.
I just wanted to say that things are great, and I'm married to that douchey guy in the trucker hat.
Her şeyin harika gittiğini haber vermek istemiştim. Kamyoncu şapkalı andavalla evlendim ben de.
I just wanted to say that you are my role models, and, uh, you are incredibly amazing women, and it is an honor to meet you, and I really respect your grace under pressure,
Tek söylemek istediğim, sizler benim örnek aldığım kişilersiniz ve inanılmaz derecede büyüleyici kadınlarsınız ve sizinle tanışmak şerefti ve baskı altındayken bile ağırbaşlı olmanıza büyük saygı duyuyorum.
Yeah, I just wanted to say hey, and...
Tabi, sadece bir merhaba demek istemiştim...
- Listen, I just wanted to say- - - lt's all good.
- Şey demek istemiştim... - Sorun yok.
No, I just wanted to say that I was really, really impressed.
Hayır, sadece çok ama çok etkilendiğimi söylemek istedim.
I just wanted to say I really look up to you... and I just - I think you're great.
Sadece sana çok saygı duyduğumu söylemek isterim ve- - Bence harika birisin.
I just wanted to say thank you.
Teşekkürler.
Yeah, well, I-I just wanted to say,
Evet, söylemek istediğim,
Anyway, I-I just wanted to say that, um, I'd love to meet your - - your new guy.
- Her neyse, senin yeni arkadaşınla tanışmak beni mutlu eder, sadece bunu söylemek istedim.
I just wanted to come say hi.
Sana da uğrayayım dedim.
Uh, I just wanted to say, no hard feelings.
Madem hepimiz buradayız...
Anyway, I just wanted to come by and say hi.
Herneyse ben sadece selam vermeye geldim.
I just wanted to say hi.
Leyla, kes şunu.
I just also wanted to say I...
Ayrıca şunu da söylemek isterim...
I have a plane to catch in a few hours and I just... I wanted to say goodbye.
Birkaç saat içinde yakalamam gereken bir uçağım var bu yüzden, veda etmek istedim.
I was telling Greg I just wanted to come by and say hello.
- Ben de tam Greg'e, merhaba demek için uğradığımı söylüyordum.
And I haven't even gotten to talk about what I wanted to talk about, which is an issue that has been weighing on me, so I'm just gonna say it, okay?
Ayrıca konuşmak istediğim konu hakkında tek kelime dahi edemedim ki omuzlarıma binen bir yük bu. Bu yüzden direkt söyleyeceğim, tamam mı?
I just wanted to stop by and say thanks for doing this and also just to check to make sure you got my email.
Sadece uğrayıp bunun için teşekkür etmek istemiştim ve mailimi alıp almadığını kontrol etmek için bir de.
But if you were to say no, then, you know, I just wanted to tell you about my great-grandmother's picnic basket I found in the attic.
Ama hayır diyeceksen o zaman sadece sana çatı katında bulduğum, büyük büyükannemin piknik sepetinden bahsetmek istedim.