I knew you'd be here translate Turkish
127 parallel translation
I knew you'd be here.
Burada olacağını tahmin etmiştim.
- You knew I'd be here, didn't you?
Rezil bir yerdi. - Öyle.
I knew you'd be here tonight. Where is she?
Burada olacağını biliyordum.
If I knew you'd be here, you'd be right.
Burada olacağını bilseydim gelmezdim.
You came because you knew I'd be here.
Geldiniz çünkü burda olacağımı biliyordunuz.
But I knew he'd be safer here with one of you.
Ama sizlerden biriyle daha güvende olacağını biliyordum.
Somehow I knew you'd be here.
Bir şekilde burada olacağını biliyordum.
I knew you'd be here.
Burada olacağını ben biliyordum.
General Yin, I knew you'd be here
General Yin, Baş Müfettişi "karşılamak" için.
Hung Hsi-kuan, I knew you'd be here
Suç ortaklarını gömmek için.
You knew I'd be here?
Buraya geleceğimi biliyordunuz?
Knowing your trouble with the law and all, I still knew you'd be here.
Kanunlarla başınızın dertte olmasına rağmen geleceğinizi biliyordum.
I knew if you got my message in time, you'd all be here.
Mesajı zamanında alırsanız hepinizin geleceğini biliyordum.
I knew you'd be here.
Burada olacağını biliyordum.
I knew you'd be here.
- Seni burada bulacağımı biliyordum.
I knew you'd be here, so I had to be here, too.
Burada olacağınızı anladım, Bundan dolayı bende burda olmak zorundaydım.
I took the job touring instead of staying in Philadelphia because the tour came to L.A. and I knew you'd be here.
Philadelphia'da kalmak yerine tur işini aldım çünkü tur L.A.'e geliyordu. Ve sizin burada olacağınızı biliyordum.
Well, of course, I knew you'd be here.
Elbette, burada olacağını biliyordum.
I knew you'd be here tonight.
Bugün buraya geleceğini biliyordum.
I hopped a train to come here, because I knew you'd be a wreck.
Sonra trene atlayıp gelmeyi umdum, çünkü çökeceğini biliyordum.
I knew you'd be here.
Buraya geleceğini biliyordum.
I knew you'd be lurking around here somewhere.
Buralarda bir yerde gizlenmiş olacağını biliyordum.
If I knew, do you think I'd be standing here talking to you?
Bilseydim, şu anda, burada seninle konuşuyor olur muydum sence?
- Gabrielle knew you'd be back. - That's why I'm here.
İşte bu yüzden buradayım.
I knew you'd be here.
Burada olacağınızı biliyordum.
Katy, I knew you'd be here.
Katy, burada olacağını biliyordum.
I knew you'd be here,'cause as soon as I heard that rumor about Draco I said to myself...
Burada olacağını biliyordum. Çünkü Draco'yla ilgili şu söylentiyi duyar duymaz, kendime dedim ki... bizzat, bahse girerim ki Zeyna orada olacaktır.
I knew you'd be there but I'd hoped you'd be here.
Orada olacağını biliyordum ama burada olmanı umuyordum.
I knew you'd be here. - Aw, man.
Beni asla hayal kırıklığına uğratmadın.
Because I knew you'd be here.
- Çünkü burada olacağını biliyordum.
I knew you'd be here!
Burada olacağını biliyordum!
I knew you'd want to be here to see him, to talk to the doctors.
Onu görmek ve doktorlarla konuşmak için burada olmak isteyeceğini düşündüm.
You knew I'd be here and you bring a date, a professional singer?
Gerçekten onu getirmek zorunda miydin? Profesyonel bir şarkıcıyı. - Sen de getirdin.
I knew you'd be here.
- Burada olacağını biliyordum.
I knew you'd be here, that didn't frighten me.
Burada olabileceğini biliyordum, Bu beni korkutmadı.
You think if I knew that, I'd be standing here?
Bilsem, burada böylece durur muyum?
I knew you'd be in here.
Buraya geleceğini biliyordum.
- I knew you'd be here.
- Burada olacağını biliyordum.
You know, I never knew it would be so much fun out here doing this real hero stuff.
Evet, biliyor musun dışarıda gerçek kahramanlıklar yapmanın bu kadar eğlenceli olacağını hiç tahmin etmezdim.
- I knew you'd be here.
Burada olacağını biliyordum.
Same reason you knew I'd be waiting here.
Eğer biliyordum aynı nedenle l'd burada bekliyor.
- I knew you'd be here!
- Burada olacağını biliyordum!
I knew you'd be here.
Burada olduğunu biliyordum.
I knew you'd be here!
Burada olacağını biliyordum.
How come you knew I'd be here.
Burada olduğumu nasıl bildin?
- If I knew, you think I'd be here waiting for you?
- Eğer l biliyordu, sizin l'sizi bekliyor burada d mi?
You knew I would be so proud of you that I'd let you slide on everything around here, including me.
Seninle çok gurur duyacağımı ve evdeki her şeyden biraz uzaklaşmana izin vereceğimi biliyordun.
-'Cause I knew you'd be here.
- Çünkü burada olduğunuzu biliyordum.
I knew you'd be down here sooner or later.
Er ya da geç aşağıya geleceğini biliyordum.
I knew you'd be here alone.
Yalnız olduğunu biliyordum.
I'm saying it'd be easier for you here if people knew the truth.
İnsanlar gerçeği bilirse, senin için her şeyin daha kolay olacağını söylüyorum.