I never thought about it translate Turkish
442 parallel translation
Uh Well, I never thought about it, but I guess it is.
Bunu hiç düşünmemiştim, ama sanırım öyle.
- Well, I never thought about it.
- Bu hiç aklıma gelmemişti.
Well, I never thought about it before, but I imagine I could.
Şey, daha önce hiç düşünmemiştim ama sanırım olabilir.
It's just that I never thought about it before.
Sadece... bunu daha önce hiç düşünmemiştim.
I never thought about it that way.
Onu bu şekilde hiç düşünmemiştim.
You know, I never thought about it like that.
Hiç bu sekilde düsünmemistim.
I never thought about it.
Hiç düşünmedim.
I don't know. I never thought about it.
Bilmiyorum, iyi olsa gerek.
- I guess I never thought about it, Pa.
- Umarım, o konuda hiç düşünmedim, baba.
I never thought about it.
Bilmem, hiç düşünmedim.
To be quite honest, I never thought about it.
Dürüst olmak gerekirse, hiç düşünmedim.
I mean, shoes! I love shoes but I never thought about it.
Ayakkabılara bayılırım ama daha önce bunu hiç düşünmemiştim.
I never thought about it, Monica, please.
- Monica, asla tahmin edemem.
I never thought about it that way.
Hiç böyle düşünmemiştim.
I don't know, I never thought about it.
Nasıl yaptığımı hiç merak etmemiştim.
Well, I don't know. I - I never thought about it.
Ehm, bilmem bunu hiç düşünmedim.
I never thought about it quite that way.
Hiç öyle düşünmedim.
When I thought about it... I never once tried to understand, nor took it into consideration... the situation that she may be in.
Şimdi fark ettim de, bir kez bile durumunu dikkate almadım, anlamaya çalışmadım.
We was always gonna does it by ourselves - me and Lennie. I never thought about nobody else -
Başkası hiç aklımıza gelmemişti.
I've been working in a subway all my life, never thought about the guys that dug it.
Tüm hayatım boyunca bir metroda çalıştım.
I never thought of it that way before, but that's about the size of it.
Hiç o bakımdan düşünmemiştim, ama öyle denilebilir sanırım.
I don't know, I've never thought about it.
Bilmiyorum, hiç düşünmedim.
I never thought about fingerprints, that mine were on it.
Parmak izlerim olduğu hiç aklıma gelmemişti.
I never thought I'd live to see the day my girl got slapped and I did nothing about it.
Kızımın bu hale düşeceğini hiç düşünmemiştim,... ve elim kolum bağlı duracağımı.
See, I thought you fellas knew about this stuff and never touched it.
Siz barmenlerin tüm alkolleri bilip hiç içmediğinizi sanıyordum.
I never thought men bothered much about it.
Erkeklerin buna ilgi duyacağı hiç aklıma gelmedi.
I've never thought about it.
Bunu asla aklımdan bile geçirmedim.
Come to think of it, I've never thought about it, sewing shadows.
Şu işe bak, hiç aklıma gelmezdi, gölge dikmek.
If I had thought there'd be any doubt about it, I would never have left New Orleans.
Kuşkum olsaydı New Orleans'tan hiç ayrılmazdım.
- I never thought much about it.
- Bu konuyu fazla düşünmedim.
And I thought about it and I just never did it.
Bunu düşündüm asla söyleyemedim.
I have never been in love... but I have dreamed and thought about it... and waited.
Ben hiç aşık olmadım. Ama bunu hayal ettim. Çok düşündüm.
She was crazy about it. So I just never did tell her that I thought it was upside down.
Onun için öyle çıldırdı ki... bana resmin ters duruyormuş gibi geldiğini söyleyemedim.
I've never thought about it.
Bunu hiç düşünmedim.
- I never thought much about it.
- Hiç böyle düşünmemiştim.
I never really thought about it.
Aslmda hic ; dLi § Linmedim.
I'd never thought about it.
Hiç düşünmemiştim.
I've never thought about it.
Bunu hiç düşünmedim ki.
Guess I... never thought much about it before.
Sanırım ben daha önce bunlar hakkında hiç düşünmemiştim.
I just never thought about it.
Hiç aklıma gelmemişti.
I never really thought about it before.
Daha önce hiç bunu düşünmemiştim.
I guess I never really thought about it much.
Bu konuları pek düşünmedim.
I'd never really thought about it.
Hiç düşünmemiştim.
I never really thought much about it, sir.
Bu konuda pek düşünmedim komutanım.
If I thought about it for 40 years, I would never have thought that the safest place to smoke would be the teacher's lounge.
Kırk yıl düşünsem, sigara içilecek en emin yerin öğretmenler odası olacağı aklıma gelmezdi.
Guess I never really thought about it.
Sanırım bunu hiç düşünmedim.
Well, I thought about it, but you could never have granted my true wish.
Pekala bunu düşüneceğim, ama benim gerçek isteğimi asla anlayamayacaksın.
Personally, I never thought much about it.
Aslında bu konuya pek kafa yorduğumu söyleyemem.
I've never even thought about it.
Bunu hiç düşünmedim.
When I first heard about this I thought, if the mad woman wants to give her money away, she may as well give it to me, but I never really thought that the flying nun here would pull it off.
Bunu düşünceyi ilk duyduğumda, dedim ki, eğer bu manyak kadın parasını boşa harcamak istiyorsa, bana verebilir, ama bu uçan rahibenin bu işi kıvırabileceğini hiç düşünmemiştim.
Well, yeah. I've never thought about it before.
Şey, onun hakkında daha önce hiç düşünmemiştim.