I should have trusted you translate Turkish
86 parallel translation
I should have trusted you.
Çok üzgünüm Sana güvenmeliydim.
I should have trusted you.
Size güvenmeliydim.
I should have trusted you.
Sana en başından güvenmem gerekirdi.
I should have trusted you.
Sana güvenmeliydim.
No, I should have trusted you scrumptious.
- Hayır hayır ben özür dilerim. Neden?
I should have trusted you all along.
Sana uzun zaman önce güvenmeliydim.
I, I should have trusted you.
Sana güvenmeliydim.
No, I should have trusted you.
Hayır, sana güvenmem gerekirdi.
I know now I should have trusted you guys.
Size güvenmem gerektiğini biliyordum.
Look, maybe, maybe I should have trusted you before, okay, but you have got to trust me now.
Bak, belki sana daha önce güvenmeliydi tamam, fakat bana şimdi güvenmelisin.
I guess I should have trusted you.
Bence sana güvenmeliyimdim.
You know, I should have trusted you when you told me...
Bana söylediğinde, sana güvenmeliydim...
I should have trusted you more.
Sana güvenmeliydim.
Su, I should have trusted you!
Su, sana güvenmeliydim!
- I should have trusted you.
- Sana güvenmem gerekirdi.
I should have trusted you sooner.
Sana daha önce güvenmeliydim.
I am so sorry... everything that we've been through, I should have trusted you.
Çok özür dilerim... yaşadığımız her şey için, sana güvenmeliydim.
So listen, uh... about the laptop, I'm sorry, you were right, I should have trusted you on that.
Dinle şu laptop konusunda üzgünüm haklıydın, sana güvenmeliydim.
I know. And I'm sorry. I should have trusted you.
Biliyorum ve ben üzgünüm.
- I should have trusted you.
- Sana güvenmeliydim.
I should have trusted you, Stan.
Sana güvenmeliydim, Stan.
I should have trusted you.
Sana güvenmem gerekirdi.
I should have trusted you, but my mom got involved, and then this whole thing, it-it just spun out of control.
Sana güvenmem gerekirdi ama işin içine annem girdi ve her şey kontrolden çıktı.
I should have never trusted you.
Sana asla güvenmemeliydim.
I should never have trusted you.
- Sana asla güvenmemeliydim.
I knew I should never have trusted you.
Sana asla güvenmemem gerektiğini biliyordum.
I knew I should never have trusted you.
Sana güvenmemem gerektiğini biliyordum.
Finally. I never should have trusted you with this.
Sana güvenmemeliydim!
I should have never trusted you.
Sana güvenmemeliydim.
I should have never trusted you.
Sana hiç güvenmemeliydim.
You should have trusted me, like I trusted you.
Sana güvendiğim gibi sen de bana güvenmeliydin.
I'm beginning to think I should have trusted my original instincts about you.
Belki seninle ilgili ilk içgüdülerime güvenseydim daha iyi olacaktı.
I never should have trusted you.
Sana güvenmemeliydim.
I should have never trusted you!
Sana asla güvenmemeliydim!
I... never should have trusted you.
Size güvenmemeliydim.
I knew we should never have trusted you.
Sana güvenilmemesi gerektiğini biliyordum.
I should never have trusted you.
Sana hiç güvenmemeliydim.
I never should have trusted you. Certainly not me should have love.
Sana hiç güvenmemeliydim.. aşık da olmamalıydım.
I never should have trusted you.
Sana asla güvenmemeliydim.
I should have followed my gut and trusted you.
İçgüdülerime kulak verip sana güvenmeliydim.
I should have trusted my instincts and killed you on the spot.
İçgüdülerime güvenip oracıkta işini bitirmeliydim.
I never should have trusted you!
Asla sana güvenmemeliydim!
I know what I'm doing you should have trusted me!
Ne yaptığımı biliyorum bana güvenmen gerekiyordu!
Why should I trust you now when I have my loyal and trusted new- -
Size neden güveneyim ki?
Before I should have, I trusted you.
"Güvenimi kazanman gereken andan önce bile sana güveniyordum."
God. I should never have trusted you to take down Tyler.
Tyler'ı ortadan kaldırma konusunda sana asla güvenmemeliydim.
"I loved you. " Before I should have, i trusted you...
"Güvenimi kazanman gereken andan önce bile seni seviyordum."
I should never have trusted her, never have listened to you.
Ona güvenmemeliydim. Seni asla dinlememeliydi.
I know I should never have trusted you.
Sana güvenmeme gerektiğini biliyordum.
I trusted you with my life - you should have protected me.
- Sana hayatımı emanet ettim.
I should have listened to you... trusted my team the way you insisted.
Sana kulak vermeliydim. Israrla söylediğin gibi takımıma güvenmeliydim.