I think i'm in love translate Turkish
822 parallel translation
I think I'm in love.
Galiba aşık oldum.
I think I fell in love with Bronwyn then.
- Sanırım Bronwyn'e o zaman aşık oldum.
Perhaps it is foolish to think a child could fall in love, but I am the child that was... and nobody knows how I felt, except only me.
Bir çocuğun aşık olması aptalca gelebilir. Ama çocuk halimle bile duygularımı benden başka kimse bilemezdi.
- I think Charles is in love with me.
- Sanırım Charles bana aşık oldu.
I-I think I'm in love with the poor fish, snakes and all.
Sanırım, ben de ona aşık oldum. Evet, ona ve yılanlarına.
I think I'm falling in love with you and I don't quite like it.
Sanırım sana aşık oluyorum ve bu da çok hoşuma gitmiyor.
I think she had made up her mind To fall in love with me.
Sanırım bana âşık olmaya karar vermişti.
I think he fell in love with me.
Sanırım bana iyiden iyiye aşıktı.
You probably think I say this because I'm in love with Caroline too.
Caroline'a aşık olduğum için böyle konuştuğumu düşünüyorsun.
I think I was in love with it... -... but I broke it.
Sanırım ona aşık olmuştum ama sonra kırdım.
I don't think I like being in love.
Ona aşık filan değilim sanırım.
Look, Amy, I think I'm in love with you.
Bak Amy, ben sana aşık oldum herhalde.
Ellen, I think we're in love.
Ellen, sanırım biz aşığız.
- I think you were in love with her.
- Sanırım ona aşıktın.
It's crazy, but I think I'm falling in love with that slob.
Çılgınlık, ama galiba bu aptala aşık oluyorum.
So I think this young man had just better know that Dorothy thinks she's in love with him.
Sanırım bu genç adamın şunu bilmesinde yarar var : Dorothy ona aşık olduğunu düşünüyor.
I was falling in love with you and I couldn't bear for you to think I was just nobody. Married to the son of a boarding house in Earls Court.
Sana aşık olmuştum, Earls Court'da pansiyon sahibi birinin oğluyla evli basit biri olduğumu düşünmene dayanamadım.
I think I'm in love with you.
Sanırım sana aşık oldum.
Because I think I'm in love with you.
Çünkü Sana aşık olduğumu düşünüyorum.
Now that I think of it, I'm madly in love with you.
Şimdi düşünüyorum da, sana çılgınca aşığım.
I think I was a little bit in love with you.
Sanırım size bir parça âşık olmuştum.
I think you're in love with more than a story.
Sanırım sen hikâyenin ötesindeki bir şeye vurulmuşsun.
You really think I'm in love with him?
Ona âşık olduğumu mu sanıyorsun?
I think I'm falling in love with you. You fool.
Sanırım size âşık oluyorum.
I'm falling in love with you, I think.
Sanırım sana aşık oluyorum.
In a normal world, I think I would still be in love with you.
Hayatımız normal olsaydı, sanırım hâlâ sana âşık olabilirdim.
I think I really fell in love with her two years later.
Sanırım ona, evlendikten iki sene sonra, gerçekten aşık oldum.
Whatever you might think, I never took Guillaume seriously, even if I was a little bit in love with him.
Ne düşünürsen düşün, Guillaume'yi hiç ciddiye almamıştım. Onu az da olsa severken bile.
I think I'm in love with your brother.
- Sanırım kardeşine aşık oldum. Öyle söylediğine bakma...
That's why I love the present, because in the present, I have no time to think, I can't think.
Şimdiyi bundan dolayı seviyorum. Çünkü şimdi, düşünecek zamanım yok, düşünemiyorum.
I think she's about to fall in love with him.
Sanırım ona aşık olmak üzere.
I'm explaining all this because I think I'm in love with you.
Bunları açıklıyorum çünkü sanırım sana aşığım.
- You know I think I'm in love with you?
Sana aşık olduğumun farkındasın sanırım.
Don't think I'm in Love.
Aşık olduğumu düşünme.
I'm ashamed to think she believed in my love
Düşünmek beni utandırıyor. Onu sevdiğime inandı.
I think I'm beginning to fall in love with you.
Sana aşık olduğumu hissediyorum.
I'm in love with your brother, and if we decide to make a go of this marriage... which I think we'll do, and sooner than you think... we'll get out of here before you can say Jack Robinson.
Senin kardeşine aşığım, ve bu evliliğe karar verdiysek... bu evlilik olur ve sen Jack Robinson'a söyleyemeden... çok daha önce biz buradan gitmiş oluruz.
You know, I think I fell a little bit in love with you.
Sanırım size birazcık aşık oldum.
When I'm bored, I think I'm in love with whomever I'm with.
Canım sıkılınca, kiminleysem ona aşık olduğumu düşünüyorum.
I think I'm in love with you?
tepkin ne olurdu?
- l think I'm in love.
- Galiba aşığım.
I think I'd rather be in love.
Sanırım seven olmak isterdim.
I don't really think I've ever been in love with anybody.
Hayatım boyunca kimseye aşık olduğumu sanmıyorum.
I think I'm falling in love with her.
Sanırım ona aşık oluyorum.
I think all men must fall in love with you. You are very kind, but not an answer.
Şimdi ise, çok küçük olduğumu ve bu yüzden bu kadar çabuk bıktığımı söylüyorlar.
I think I fell in love with the house.
Sanırım eve aşık oldum.
I think... I'm in l-l-love with you already.
Herhalde çoktan aşık oldum bile.
- I think I'm falling in love with you.
- Sanırım gitgide sana aşık oluyorum.
I think I'm in love with your belt buckle.
Sanırım kemer tokana aşık oldum.
I think I've fallen in love.
Sanırım aşık oldum.
I think I'm in love with a retard.
Sanırım bir geri zekalıya aşık olmuşum