I wanted to talk to you about that translate Turkish
405 parallel translation
Yes of course you did, and I wanted to talk to you about that. We're done talking, Clanton.
- Ben de o konuda konuşmak istiyordum.
Yes, I wanted to talk to you about that.
Evet, ben de bunu konuşmak istiyordum seninle.
I wanted to talk to you about that.
Seninle bu konuyu konuşacaktım.
Oh, I wanted to talk to you about that.
Ben de seninle bu konuyu konuşmak istiyordum.
Listen Aggie, I wanted to talk to you about that.
Bak Aggie, ben de konuşmak istiyordum.
I wanted to talk to you about that. Why would you handcuff me to the bed?
Hazır konu açılmışken neden beni yatağa kelepçeledin?
I wanted to talk to you about that section.
Ben de seninle bu bölümle ilgili konuşmak istiyorum.
Actually, I wanted to talk to you about that.
Mark söyledi. Aslında bu konuda konuşmak istemiştim seninle.
That's what I wanted to talk to you about.
Sizinle konuşmak istediğim şey buydu.
Well, that's what I wanted to talk to you about a little later.
Yakın zamanda ben de seninle bunu konuşmak istiyorum.
That's just what I wanted to talk to you about.
Ben de bu konuda konuşmak istiyordum.
That's what I wanted to talk to you about.
Konuşmak istediğim konu da buydu.
That's what I wanted to talk to you about.
Ben de seninle bu konuyu konuşmak istedim.
Yeah, that's what I wanted to talk to you about.
Evet bende seninle bu konuyu konuşmak istiyordum.
Have you found out yet what's the matter with her? That's what I wanted to talk to you about.
- Sorununu çözebildiniz mi?
It'sjust that you asked me why I did such things and I... wanted to talk to somebody about it.
Bana niçin böyle şeyleri yaptığımı sordunuz ve ben de birisiyle konuşmak istedim.
That's not what I wanted to talk to you about.
Konuşmak istediğm konu bu değildi
That's what I wanted to talk to you about.
Ben de bu konuda konuşmak istedim.
That's what I wanted to talk to you about.
Evet, seninle konuşmak istediğim de bu.
No, I wanted to tell you that Casellato has arrived and that he want to talk about the center-left and the center-right.
Hayır, Casellato'nun geldiğini merkez sol ile merkez sağ hakkında konuşmak istediğini söylemek istiyorum.
That's funny, I was thinking about you. I wanted to talk to you, Doctor.
Ben de sizinle görüşmek istiyordum, Doktor Bey.
That's what I wanted to talk to you about.
Sizinle konuşmak istediğim buydu.
That's what I wanted to talk to you about.
Ben de seninle bu konu hakkında görüşmek istiyordum.
That's what I wanted to talk to you about, Doctor.
Ben de sizinle bu konuda konuşmak istiyordum, Doktor.
That's what I wanted to talk to you about, madam.
Benim de sizinle konuşmak istediğim buydu, madam.
That's why I wanted you to talk to him about me and the collecting job.
Bu yüzden ona benden bahsetmeni istedim.
I just wanted to talk to you about some of the things that have been happening lately.
Son zamanlarda olan olaylarla ilgili konuşmak istiyorum.
- Shel that's what I wanted to talk to you about.
- Shel, ben de tam söyleyecektim.
I just wanted you to know... that whenever you're ready to talk about it...
Sadece bilmeni isterim ki bu konuda konuşmak istediğinde
That's what I wanted to talk to you about.
Ben de bunu konuşmak istiyordum.
And that's what I wanted to talk to you about.
Seninle bunu konuşmak istiyordum.
That's what I wanted to talk to you about.
Ben de seninle bu konuda konuşacaktım.
Well, that's what I wanted to talk to you about. Perston's caught that prick Berenson leaking NATO papers
Aslında ben de seninle bunu konuşmak istiyordum, Preston'ın enselediği Berenson'ın NATO evraklarını sızdırması hakkında.
See, that's what I wanted to talk to you about.
Bak, Seninle konuşmak istediğim bir şey var.
Let's talk about 14 months ago when I wanted to see that movie and you were too tired, and about the time you wore that gray sweater.
Hadi 14 ay öncesinden konuşalım Hani ben bi film izlemek istemiştim sen çok yorgundun, hani şu gri süveteri giydiğin zamanlar.
That's what I wanted to talk to you about, Charlie.
Iste ben de senle bunu konusmak istiyordum, Charlie.
That's kind of what I wanted to talk to you about, lo.
Milyon kere denemiş. Bende seninle bu konuda konuşacaktım.
Now that's what I wanted to talk to you about.
Ben de şimdi onun hakkında konuşmak istiyordum.
Well, actually, that's what I wanted to talk to you about today.
Şey, aslında ben de bugün bundan söz etmek istiyordum.
That's what I wanted to talk to you about.
Ben de bu konuda seninle konuşmak istiyordum.
That's something I wanted to talk to you about, sir.
Bende sizinle bu konuda konuşmak istiyordum, efendim.
That's exactly what I wanted to talk to you about.
Bu da benim aslında konuşmak istediğim...
See, that's what I wanted to talk to you about.
Işte, bende bu konu hakkında seninle konuşmak istiyorum.
Well, I wanted to talk to you about a special program... that we have for bright students.
Ben de zaten size, zeki çocuklar için hazırladığımız özel programdan bahsedecektim.
That's what I wanted to talk to you about.
- Ben de bunu seninle konuşmak istedim.
That's the other thing I wanted to talk to you about.
Konuşmak istediğim diğer konu da buydu.
Well, that's what I wanted to talk to you about.
Peki ala, benimde sizinle konuşmak istediğim şey bu.
That's what I wanted to talk to you about.
Seninle konuşmak istediğim şey de bu. Diğer yarısı O.
Yeah, that's what I wanted to talk to you about... before.
Evet, biraz önce benim de konuşmak istediğim konu buydu.
That's what I wanted to talk to you about.
Ben de seninle bunu konuşmak istiyordum.
See, that's actually what I wanted to talk to you about.
Aslında benim de konuşmak istediğim konu buydu.