English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I wasn't paying attention

I wasn't paying attention translate Turkish

189 parallel translation
I had something in my eye, so I wasn't paying attention.
Benim gözüme bir şey kaçmıştı ve dikkat etmedim.
I don't know, I wasn't paying much attention.
Bilmem, pek dikkatli dinlemiyordum.
Sorry, I wasn't paying attention.
Özür dilerim, duymamışım.
I guess I just wasn't paying any attention.
Sanırım önüme pek dikkat etmiyordum.
I saw some people, but I wasn't paying attention.
Bir kaç insan gördüm, ama pek dikkat etmedim.
I wasn't paying attention.
Hiç dikkat etmedim.
- I wasn't paying attention.
Pek konuşulacak kadar önemli değil.
I wasn't paying much attention.
Dikkat etmemişim.
I don't know. I wasn't paying attention.
Bilmiyorum, Dikkat etmedim.
I wasn't paying attention.
Bir türlü odaklanamıyorum.
I wasn't paying attention.
İlgimi çekmedi.
I wasn't paying any attention.
Dikkatli dinlemiyordum.
Well, I dare say you're right, I wasn't paying attention.
Eminim haklısınızdır. Doğrusu fazla dikkatimi veremedim.
- It's all my fault, I wasn't paying attention.
- Dikkatsiz bir adamım ben, özür dilerim. - Bundan sonra dikkat et.
And I put my hand in the slicer... and it got caught'cause I wasn't paying attention.
Ve, elimi dilimleyiciye koydum ve elimi kaptırdım, çünkü dikkat etmiyordum.
Sorry, I wasn't paying attention.
affedersin, dinlemiyordum.
You see, the tide came in and went when I wasn't paying attention.
Ama deniz yükseldiğinde hiç fark etmedim.
- Homer? - Sorry, I wasn't paying attention.
Büyükbabayı Dwight Eisenhower'ın golf hakkında konuştuğu DVD ile meşgul edeceğiz.
- Sorry, I wasn't paying attention.
- Üzgünüm, dikkatimi vermemiştim.
Maurice introduced me to Holling. But I wasn't paying too much attention.
Ama ben pek oralı olmadım.
I wasn't paying attention!
Dikkat edemedim.
I wasn't paying attention to the glories of nature because it's worrying...
Doğanın ihtişamına dikkat etmiyordum. Çünkü kaygı verici...
I wasn't paying enough attention to what I was doing.
Yaptığıma yeterince dikkat etmiyordum.
Why wasn't I paying attention?
Neden dikkat etmedim?
I guess I wasn't paying attention.
Galiba gerçekten dikkatimi vermiyordum.
I wasn't really paying attention.
Fazla önem vermiyordum.
I'm sorry, I wasn't paying attention.
Ne dedin? Özür dilerim.
'Cause I wasn't paying'attention.
Çünkü dikkatimi veremedim.
- I wasn't paying attention. Come on!
- Tanrım, dikkat etmedim.
I guess I just wasn't paying attention.
Sanırım dikkat etmemişim.
He was drunk and I wasn't paying attention.
Sarhoştu. Ben de dikkat etmiyordum.
The fact is, officer, I wasn't paying much attention. See, I was with my woman.
Aslına bakarsanız memur bey, pek dikkat etmedim.
I wasn't paying attention. - You were busy laughing at his jokes.
- Esprilerine gülmekle meşguldün.
- I wasn't paying attention.
- Dikkat etmiyordum.
Uh... Well, to be honest with you, I wasn't really paying attention.
Uh... şey, dürüst olayım, dikkatimi vermemiştim.
I wasn't really paying attention.
Hangisi pek dikkat etmedim.
- I wasn't paying attention.
Dikkat etmiyordum.
I don't know, I wasn't paying attention.
Bilmiyorum, dikkatli bakmadım.
I was crossing the street and I wasn't paying any attention.
Karşıdan karşıya geçiyordum ve dikkatli değildim.
Maybe she did, I just wasn't paying attention, or...
Belki de verdi de ben dikkat etmiyordum ya da...
I just wasn't paying attention to you.
Ama ben sana kulak vermedim.
And I wasn't paying attention.
Kafamı toparlayamadım.
I wasn't even paying attention...
Dikkat bile etmedim.
I wasn't paying attention.
Ne dedin? Dinlemiyordum.
- I wasn't paying attention.
- Dikkatini çekmeye çalışmıyordum.
I wasn't paying attention.
Dikkat etmiyordum.
I'm an idiot, I wasn't paying attention.
Ben bir aptalım, dikkat etmiyordum.
No, I wasn't paying attention that detailed.
Hayır, o kadar detaylı dinlemedim.
I wasn't paying attention or something.
Hiç önemsemiyordum.
To be honest, I wasn't paying too much attention... - because he was bugging me.
Açıkçası pek dinlemedim çünkü beni taciz ediyordu ve...
I wasn't paying close enough attention, I guess.
Sanırım yeterince dikkat etmiyordum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]