If i'm honest translate Turkish
655 parallel translation
Well, if you are honest by the week, I guess you can be honest by the month too.
Haftalık için güvenilirseniz, aylık için de güvenilir olabilirsiniz sanırım.
We English are quite honest by nature. You'll excuse me if I run away?
Biz İngilizler doğuştan dürüstüzdür Kaçarsam beni bağışlar mısınız?
So, if I'm a crook and Nora's father's an honest man... why should I give him a share of any crooked deal I put over?
Eğer ben dolandırıcıysam ve o da dürüst biriyse... dolandırdığım paradan neden ona da pay vereyim ki?
I don't care if you get angry, I'm going to be honest
Sinirlenmen umurunda değil, sana dürüst davranacağım.
I can release you from this torture if you will be honest with me.
Eğer bana karşı dürüst olursan seni bu işkenceden kurtarırım.
I'd understand if it were someone in your family, but you, you are all alone. And you, your parents are poor but honest people.
Ailenizden biri olsa anlarım ama sen zaten kimsesizsin, sen ise fakir ama gururlu bir ailedensin.
It's better if I'm honest now than if you hear it from others later.
İlerde başkalarından duyacağına şimdi benden duyman daha dürütsçe olur.
If I'm being too honest, my physical desire will never be granted.
Çok açık konuşursam, fiziksel arzularım asla karşılık bulamayacak.
If I were honest, I'd prefer to avoid this tightwire act.
Mecbur olmasam hiç böyle alttan almazdım ya.
Though to be honest, if I'd inherited all that money I'm not sure I'd have had the character.
Ama dürüst olmak gerekirse onca paraya ben varis olsaydım karakter sahibi olur muydum meçhul.
If I tell him he's magnificent, he says I'm not honest.
Ona müthiş olduğunu söylersem dürüst olmadığımı söyler.
I'll settle for honest hate if that's what the job brings but a slap for publicity is not honest.
Yaptığım iş haklı bir nefreti doğuruyorsa, ben razıyım ama reklam uğruna tokat yemek haksızlık.
To be honest, I'm not quite sure if it's worth the effort to confiscate this ranch.
Dürüst olmak gerekirse, bu çiftliğe el koymak için çaba harcamaya değip değmeyeceği konusunda pek emin değilim.
♪ I'm reviewing the situation : ♪ If you want to eat you've got to earn a bob! ♪ Is it such a humiliation For a robber to perform an honest job?
durumumu değerlendiriyorum... aç kalmamak için para kazanmalıyım... bir hırsızın dürüst bir işi olması acaba çok mu küçük düşürücü olur?
Mr. Locke, we can have a conversation but only if it's not just what you think is sincere but also what I believe to be honest.
Bay Locke, konuşabiliriz ama senin düşündüklerinin samimi olduğu kadar inandıklarımın da dürüst olduğunu düşünürsen.
If I'm honest I'm not surprised somebody tried to kill him, but I couldn't tell you why.
Dürüst olmam gerekirse onu birilerinin öldürmek istemesine pek şaşırmazdım, niye bilmem ama öyle.
If I didn't wanna be honest about it, do you think I'd be silly enough to leave a poem he gave me lying around in the house in a book of Walt Whitman?
İstemesem, bana verdiği şiiri aptal gibi Walt Whitman kitabının arasına koyar mıydım?
If I'm honest, I've got nothing to worry about.
Eğer dürüst olursam, endişelenecek hiçbir şeyim kalmaz.
If he's honest and doesn't hide behind that tough jock façade, I'll stay.
Eğer dürüst davranıp o lanet yerde saklanmazsa o zaman kalırım.
Well, I'm sure I don't know if I'm honest.
Dürüst olmak gerekirse bilmiyorum.
To be honest, if I were you, I'd change to a good job.
Açıkçası, senin yerinde olsaydım, doğru düzgün bir işe geçerdim.
Hit me if you want to, but I did it for you, honest!
İstersen vur bana ama bunu senin için yaptım, inan.
If I can be honest, I always felt there was something between you two that was...
Dürüst olmalıyım, sizin aranızda hep ters bir şeyler vardı.
If you want honest government, government that works for you, I'm asking you to dig deep into your pockets.
Eğer dürüst bir yönetim istiyorsanız, sizin için çalışacak bir yönetim ellerinizi ceplerinize uzatmanızı istiyorum.
I can not help you, if you are not honest with me.
Bana doğru söylemezsen sana yardım edemem.
I wish they had meant something, because if you were honest... if you had cared for any of them, I could have fought that.
Keşke senin için değerleri olsaydı. Çünkü dürüst olsaydın onları önemseseydin, bununla başa çıkmaya çalışırdım.
If I wasn't honest in my business dealing...
Ben iş ilişkilerimde dürüst olmasaydım...
If I had been totally honest, I wouldn't be within a mile of this pool unless I was cleaning it.
Tamamen dürüst olsaydım, bu havuzun kenarına ancak havuz temizlikçisi olarak yaklaşabilirdim.
If I'm perfectly honest, this isn't even an American film.
Dürüst olmak gerekirse, bu bir Amerikan filmi bile sayılmaz.
It terrifies me, if I'm honest.
Dürüst olmak gerekirse ödümü kopartıyor.
If I'm really honest, I actually don't know how.
Doğrusu, dans etmeyi bile bilmiyorum.
i'm ready if you need me, but to be honest, it's not exactly foremost on my mind.
Bana ihtiyacın varsa ben hazırım ama aklım pek yerinde değil.
I let your lawyer convince me to spare you... if you made an honest confession... but you're playing games.
Avukatınla doğru dürüst itirafta bulunursan seni bağışlayacağım diye anlaştık ama sen dalga geçiyorsun.
If she goes, I go too, because I'm honest man.
Beni kandırmaya mı çalışıyorsun? O giderse, ben de giderim.
It's just that, if I'm totally honest with myself...
Sadece, kendime karşı tamamen dürüstsem..
To be honest, if you weren't around, I'd be knocking at her door.
Dürüst olmak gerekirse, etrafta sen olmasaydın, kapısını çalardım.
If I don't have a day away on my own... I'm going to go frigging barmy, honest I am. I'll kill someone.
Eğer kafa dinleyeceğim bir günüm olmazsa... Cinnet geçireceğim, cidden. Birilerini öldüreceğim.
You know, Dr. Crane to be perfectly honest, when you asked if I wanted coffee? I thought you were gonna bring me one.
Aslında kahve isteyip istemediğimi sorduğunuzda bana kahve getireceğinizi sanmıştım Doktor Crane.
If I'm not Anastasia, the Empress will know right away. - So it's just an honest mistake.
Anastasya değilsem, İmparatoriçe anlar, bu da dürüst bir hata olur.
Dharma, uh, Greg is the greatest guy I've ever known... and if I were to be totally honest with you...
Dharma, Greg bugüne kadar tanıdığım en harika erkek... Ve sana karşı tamamen dürüst olmam gerekirse...
If you had just been honest enough to tell me that you changed it... then I wouldn't have had to steal it from you.
Eğer taşı değiştridiğini bana söylecek kadar dürüst olsaydın.. onu senden çalmak zorunda kalmazdım.
Not because I'm so honest, but because I have a bad memory. And you can't be a good liar if you got a bad memory.
Çok dürüst olduğum için değil, çünkü berbat bir hafızam vardır ve berbat bir hafızanız varsa iyi bir yalancı olamazsınız.
But if God be within me, if I am honest... if my love is true, you yourself will bring Manasi to this house
Asla gelmeyecek Tanrı benimle Aşkım gerçek Gerçekleri söylüyorum
- Listen, you mind if I'm honest?
- Direkt olarak konuşmamın sakıncası var mı?
If everybody outside was as honest as you, - I would be unemployed - True.
Herkes sizin kadar dürüst olsaydı işsiz kalırdım.
Honest to God, I don't know if I have the energy.
Doğrusu, buna gücüm var mı bilmiyorum.
If you're curious as to why I'm not currently awash in sadness it's only because, to be perfectly honest you were starting to get on my nerves, Jo.
Şu anda neden üzgün olmadığımı merak ediyorsan nedeni, dürüst olmak gerekirse, sinirlerimi bozmaya başladın, Jo.
You know what? I could've nipped this whole thing in the bud if I'd just been honest with her from the beginning.
Eğer en başta dürüst olsaydım bu kadar büyümeden onunla bu işi bitirmiştim.
To be honest with you, I'm here to see if you'll consider alternate solutions..... to the problem faced by the Enkarans.
Sana karşı dürüst olacağım, buraya Enkaralılar'ın karşı karşıya oldukları probleme karşı başka bir çözüm yolunu değerlendirme olasılığınız olup olmadığını konuşmaya geldim.
I know I'm not the best communicator, but... whatever happens to you, be honest, tell the truth, even if they do look at you funny - they will. No, hold it.
Hayır, dur.
If you just had been honest with me in the first place, I wouldn't have read it!
Eğer sana ilk kez okuduğumda dürüst olsaydın burada bunu okumazdım!
if i'm not mistaken 223
if i'm right 186
if i'm being honest 85
if i'm gonna die 24
if i'm lying 18
if i'm not there 22
if i'm dead 18
if i'm wrong 104
if i'm correct 22
if i'm late 20
if i'm right 186
if i'm being honest 85
if i'm gonna die 24
if i'm lying 18
if i'm not there 22
if i'm dead 18
if i'm wrong 104
if i'm correct 22
if i'm late 20
if i'm gonna do this 16
if i'm not back in 17
if i'm not 21
if i'm lucky 62
i'm honest 21
honestly 5566
honest 629
honesty 145
honest mistake 29
honest to god 128
if i'm not back in 17
if i'm not 21
if i'm lucky 62
i'm honest 21
honestly 5566
honest 629
honesty 145
honest mistake 29
honest to god 128