English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / If it's bad

If it's bad translate Turkish

1,077 parallel translation
That's OK. If they say "I like you", it's not so bad. It's when they say "I love you" that you gotta watch out.
Durum fena değil. "Senden hoşlanıyorum" derlerse kötü değildir. "Seni seviyorum" derlerse dikkat edeceksin.
If you can't do without it... It's not as bad as drinking.
Onsuz yapamıyorsan, içmek kadar kötü sayılmaz.
Even if they often chide me on Oxo that it's bad luck to like people...
Oxo'da bana insanları sevmenin uğursuzluk getirdiğini söylemelerine rağmen.
If I don't get it into the dryer quickly, it'll wrinkle bad.
Hemen kurutucuya sokmazsam kırış kırış olurlar.
If business is bad, it's your fault, my dear.
Eğer işler kötüyse, bu senin hatan canım.
If one of you is guilty, which I find hard to believe, it's a bad idea to hide because there's nothing worse. It's better not to hide but, on the contrary, to confess and repent.
Buna inanmak istemiyorum ama eğer içinizden biri suçluysa gizlenmektense - çünkü hiçbir şey ikiyüzlülükten daha kötü değildir - itiraf edip, pişman olması onun için daha iyi olur.
If it's that bad, why don't you slit your wrists and get it over with?
O kadar kötüyse neden bileklerini kesip işini bitirmiyorsun?
If something bad happens, they say it's because a merchant family can't mix with a working-class man like me.
Kötü bir şey olduğunda bunun sebebini bir tüccar ailesine benim gibi işçi sınıfından birinin karışmasına bağlıyorlar.
Doctor Crane, I'm sorry if I made a bad first impression, but I think, no, I know, it was a wrong impression.
Doktor Crane, eğer kötü bir ilk izlenim bıraktıysam kusura bakmayın ama sanırım, hayır, biliyorum ki yanlış bir izlenim bıraktım.
It's too damn bad if you're upset.
Buna üzüldüğüne gerçekten sevindim.
It's not so bad if you think about it.
Aslında düşününce durumum o kadar da kötü değil.
It's not a bad idea if you needed a timer.
Zamanlayıcı yapmak hiç de fena bir fikir değil.
That's not bad if I can add to it.
Eğer bir katkı sağlarsan, hiçte fena olmaz.
Paul, if that appointment is with Stone, it's dangerous to you. He's bad news.
Paul, eğer o randevü Stone'laysa inan senin için çok tehlikeki.
If you think we shouldn't have done it... then you should also think that human nature is bad.
Eğer bunu yapmamamız gerektiğini düşünüyorsan... insan doğasının kötü olduğunu da hesaba katmalısın.
If you can talk, it's not too bad.
Konuşabildiğinize göre önemsiz.
No, it's bad if you run.
Hayır, kaçman kötü olur.
If it's a bad time, we leave.
Kötü bir zamansa, geri döneriz.
IF WE DON'T THINK ABOUT THE COLD, IT'S NOT GOING TO BE SO BAD.
Bak Alf, eğer soğuğu düşünmezsek, o kadar kötü olmaz.
And, you know, it might not be a bad idea to wire an alarm into this pressure plate here where the glass fits, so if anybody does lift it...
Ayrıca şu cam kutusunun oturtulduğu basınç levhasına da bir alarm takmak hiç fena fikir olmayabilir. - Böylece biri kaldırmaya çalışırsa...
Whenever he's got a bad hand, he shuffles his hole card as if he thinks it's gonna change.
Eli kötü olduğu zaman bütün kartlarını sallıyor, sanki değişeceklermiş gibi.
If you get it in the stomach, that's bad.
Eğer karnına sokarsan bu kötüdür.
If you don't come across, it's gonna look bad for your whole unit.
Eğer içeri gelmezsen, bir şeyler yarım kalacak gibi geliyor.
If he can't do, it's pretty bad
Yapamazsa, çok fena
It's a bad bargain if nobody gains.
Kimse kazanmııyorsa o kötü bir anlaşmadır.
See, according to the legend, if one man does something bad to another man, it's got to be something real bad, something like killing...
Efsaneye göre bir adam bir diğer adama kötü bir şeyler yaparsa, ki bu gerçekten de çok kötü birşey, cinayet gibi...
- One if it's bad.
- İyi gitmediğinde tek fiş.
If it's bad news, I believe it.
Kötü haberse inanırım.
You got to know where something is even if it's bad shit. I mean, half a million bucks!
Kötü mal bile olsa nerede olduğunu bilirsin sen.
If I do something bad, it kind of gets to me.
Ben kötü bir şey yapsam, içim sızlar.
I'm just warning you cos, if it's the day before, it could be pretty bad.
Seni uyarmak istiyorum çünkü temizlik yarınsa ortalık gerçekten berbat olabilir.
Anyway, I'm afraid it looks as if Big Bad Wolf probably is a spy after all.
Neyse, Büyük Kötü Kurt galiba gerçekten de ajanmış.
It's not that bad, but... if I were you, lookin'for peace and quiet...
O kadar kötü değil ama sakin ve rahat bir yer arıyor olsaydım...
It's not a bad idea, if she's interested.
Eğer ilgileniyorsa, kötü bir fikir değil.
I hear jail ain't so bad, if you like it up the butt.
Kestaneyi çizdirmeye razıysan kodes fena sayılmazmış diye duydum.
It gives a bad picture of Finnish soldiers - if the world hears they're killing with knives...
Bunun Fin askerleri için kötü bir örnek olacağını düşündüler. Eğer bunu duyarlarsa bütün hepsi bıçakla Rus avlamaya çalışır diye.
If you calm down a bit, you'll see it's not that bad.
Biraz sakin olursan, o kadar da kötü olmadığını göreceksin.
- If it's from them, it'll be bad news.
- Eğer ondan geliyorsa, kötü haberler vardır.
If Wesley can't bet on it, he's not interested. That's too bad.
Eğer Wesley onun üzerine oynayamıyorsa, ilgilenmez.
If a bad part gets through before it's ready the whole machine breaks down.
Hazır olmayan bir parçanın geçmesini istemezler. Böyle bir durumda tüm makine yerle bir olur.
It's a bad bargain if nobody gains.
Yapılmaya değer şey para içindir.
I don't know if I'll have enough time to do all the good deeds I need to erase all the bad ones I did. Well, it's Christmas Eve.
Noel arefesindeyiz.
Come on. It's bad luck if he jumps.
Atlarsa çok kötü olur.
If it is looking bad let's just drop the load anywhere.
Eğer o kadar kötü görünüyorsa yükümüzü atalım.
If you can figure it out better than me, that's fine, but who you are, good or bad, is your choice.
Şayet sen benden daha iyi becerebilirsen, çok güzel olur. Ama kim olduğun, iyi veya kötü, senin tercihindir.
He says I should tell you it's gonna be very bad if you don't.
- Söyledin işte. Eğer yapmazsan durum çok daha kötüye gidecekmiş. - Cidden mi?
Well, honey, if it's any comfort at all no matter how bad it gets, at least you won't be alone.
İçini rahatlatır mı bilmem ama durum ne kadar kötü olursa olsun en azından yalnız değilsin.
No. Not if it's bad to be a clown.
Palyaço olmak kötü bir şey olduğundan değil.
If it's bad to be a clown, then you are definitely not a clown.
Palyaço olmak kötü bir şey olsaydı, sen kesinlikle palyaço olmazdın.
When it's over, if you haven't pissed me off too bad I might just decide to let you go.
İş bittiğinde eğer beni çok kızdırmadıysan gitmenize izin verebilirim.
If I show you a tiny baby killed by a bayonet and say it is his karma we may cry for the baby for the baby's karma and the bad karma of the soldier who killed it.
Sana süngüyle öldürülmüş minik bir bebek göstersem ve kaderinin bu olduğunu söylesem bebek için ağlayabiliriz. Bebeğin kaderi ve onu öldüren askerin kötü kaderi icin de.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]