Igby translate Turkish
49 parallel translation
Shut up, lgby!
Kapa çeneni, Igby!
Igby.
Igby.
But of course, we're here to discuss Igby.
Ama elbette, burada olmamızın sebebi Igby.
Poor Mrs. Slocumb doesn't have a clue what old lgby is up to.
Zavallı Bayan Slocumb'un tecrübeli Igby'nin neye kalkıştığı hakkında en ufak bir ipucu bile yok.
Igby is not my fault.
Igby benim hatam değil.
This is your godfather, Igby.
Bu senin vaftiz baban, Igby.
And lgby goes down.
ve Igby düşer.
Igby has buddies.
Igby'nin arkadaşları var.
You know I'm very tense these days, very anxious about all of lgby's trouble.
Bu günlerde çok gergin olduğumu biliyorsun, Igby'nin sorunları yüzünden çok endişeliyim.
- D.H. is collecting lgby today?
- D.H. Igby'yi bugün mü alıyor?
Listen, Ollie, this summer, lgby's going to bunk with you at Columbia during the week.
Dinle, Ollie, bu yaz, Igby hafta içinde Columbia'da seninle kalacak.
I'll baby-sit lgby all summer long.
Yaz boyunca Igby'ye bakıcılık yapacağım.
That's my godson, lgby.
O benim vaftiz oğlum, Igby.
Ever hear that name, "Igby"?
Hiç "Igby" diye bir isim duydun mu?
- lgby, I could just eat you with a spoon.
- Igby, seni kaşık kaşık yiyebilirim.
I'm at Columbia, and as far as this year's challenge for lgby we're still waiting to hear back from this fun parochial school in DC.
Ben Columbia'dayım, ve bu yıl Igby için biraz zor oldu hala DC'deki dini okuldan haber bekliyoruz.
Mom must have some photos of the head priest with an altar boy for them to even be considering lgby.
Annemin elinde baş rahip ve öğrencisiyle çekilmiş ilginç fotoğraflar olmalı bu fotoğraflar Igby'yi bile dikkate almaya değer.
I'm Oliver, and this is my little brother, lgby.
Ben Oliver ve buda küçük kardeşim, Igby.
What kind of a name is "Igby"?
"Igby", bu nasıl bir isim böyle?
Igby is on his way to the airport.
Igby şu anda havalanına gidiyor.
- lgby.
- Igby.
- lgby is D.H.'s....
- Igby D.H.'nin...
- How old are you?
- Kaç yaşındasın, Igby?
- Still no news on lgby?
- Hala Igby'den haber yok mu?
Igby's tuition and such.
Igby'nin okul masrafları ve diğer masrafları.
Mrs. Slocumb found out I was stationed in New Jersey now so she just thought that maybe lgby, since he worked here this summer....
Bayan Slocumb beni New Jersey'den yolladı Igby'nin burada olabileceğini düşünmüş, yazın burada çalıştığını varsayarak...
I'm asking about lgby Slocumb!
Igby Slocumb'u soruyorum!
You see Igby I feel this great pressure...
Gördüğün gibi Igby bunu hissediyorum büyük bir baskı üzerime çöküyor.
What are you planning to do with your life, lgby?
Hayatın için planların neler, Igby?
And because he always got everything wrong, he called it "Igby."
ve herşeyi yanlış anladığından ona "Igby" diyordu.
Whenever he committed a crime, he would say, "l didn't do it, lgby did."
Ne zaman bir suç işlese, "Ben yapmadım, Igby yaptı" derdi.
And to break him of this habit, being as hip to child psych as she was Mimi started referring to him as Igby every time he lied.
ve onu bu alışkanlığından vazgeçirmek için, çocuk psikoloğunun tavsiyesiyle Mimi, her yalan söylediğinde ona Igby dedi.
Igby's, D.H., who is amazing.
Igby'nin, D.H., müthiştir.
Igby is his favorite charity.
Igby en çok sevdiği hayır işidir.
It's Igby.
Ben Igby.
Did you know that, lgby?
Bunu biliyor muydun, Igby?
It's lgby.
Ben Igby.
Igby Slocumb was in my art class.
Igby Slocumb sanat sınıfımdaydı.
It's lgby.
- Çok isterdim, Bayan Bittle ama öldü. Ben Igby.
- It's lgby.
- Ben Igby.
"Igby's Law Redefines Gravity Flux Motivated by Sound Wave Propagation in Bose-Einstein Condensates."
"İgby Kanunu, Bose-Einstein Yoğunlaşmaları içindeki Ses Dalgaları Yayılımı'nı kullanarak Çekim Akısını tekrar tanımlıyor."
Professor Johannes Igby?
Profesör Johannes Igby mi?
Um, I know you publicly disputed Igby's approach.
Um, biliyorum, İgby'nin yaklaşımını insanların içinde aşağılamıştın.
Because it was always just such a long shot, but with the recent good fortune of the original payload specialist, Johannes Igby,
Çünkü çok küçük bir ihtimaldi, ama şansıma, eski uzman, Johannes Igby,
Igby's Law. his new responsibilities sadly prevent him from taking his seat on the shuttle.
Igby Yasası'nı keşfetti. Yeni sorumlulukları malesef onun mekiğe binmesini engelliyor.
Then he invites me over to Igby's and as we were walking, he goes, "This is gonna be my last night working at Igby's."
Beni Igby's'e davet etti ve biraz yürüdük. Ve şöyle dedi : "Bu, Igby's'deki son gösterim olacak."
When I saw the Igby's tape, it just flat out blew me away.
Igby's'in gösteri kaydını izlediğimde kan beynime sıçradı.