English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Ignoble

Ignoble translate Turkish

49 parallel translation
There is the ignoble Blue Beard
# İşte aşağılık Mavi Sakal
Here comes the ignoble Blue Beard
# Bu gelen aşağılık Mavi Sakal
Here comes the ignoble Blue Beard!
# İşte gelen aşağılık Mavi Sakal
A quick and noble death, but Nero plans for you something more leisurely and certainly ignoble.
Ama Neron senin için daha yavaş ve soysuz bir ölüm düşünüyor.
When one hears something regarding a married friend, there are two ways to be ignoble.
Evli bir arkadaşla ilgili bir şey duyunca, iki türlü alçaklık yapılabilir...
something abominable, most ignoble, something that would kick the devils to death, then it would be news!
iğrenç bir şey, en alçak, şeytanlar ölüleri tekmeleseydi, o zaman haber olurdu.
Although you can't deny there's something ignoble about it.
Buna rağmen bunda bir rezillik olduğunu inkar edemezsin.
Do you accept the protection of this ignoble Caliban on any terms he makes?
Bu onursuz Kaliban'ın himayesini asla kabul etmez misin?
Irressistible attraction to crime or ignoble financial causes.
Suç işlemeye duyulan dayanılmaz çekim ya da gözardı edilemeyecek mali sorunlar.
You know, I've been thinking of that writer you told me about, and it is my opinion... that your detective stories are the normal recreation... of snobbish, outdated, life-hating, ignoble minds.
Bana bahsettiğin yazar hakkında düşünüyordum da ve bana göre senin dedektiflik hikayelerin modası geçmiş züppece, hayattan nefret eden, alçak zekaların normal eğlencesi.
You come here and announce your intention... to steal away my wife, you pry into my manhood, you lecture me on ignoble minds, and you mock the creation of my life, St. John Lord Merridew.
Buraya gelip eşimi çalma niyetini açıkça bildirdin erkekliğimle dalga geçtin bana aşağılayıcı bir nutuk attın ve hayatımın eseri olan St. John Lord Merridew ile dalga geçtin.
Ignoble servants and murderers!
Şerefsiz uşaklar ve katiller!
Ernestina, I have realised during these last days... that far too great a part of my regard for you has been ignoble.
Ernestina, şu son günlerde farkına vardım ki, sana karşı davranışlarımın büyük kısmı rezilceymiş.
And I would not rest until the criminal was hanging by his hair, with an Oriental disembowelling cutlass thrust up his ignoble behind.
Ben de, cani herif saçlarından asılıp, bağırsakları parçalayıcı bir pala ile şerefsiz kıçını biçene kadar uyku yüzü görmem.
General Meade, you have suffered an ignoble defeat.
General Mead, asil bir şekilde yenildiniz.
Oh, ignoble life, full of pain!
Ah kepaze hayat, acıyla dolusun!
Well, you should make an ignoble try.
Adi bir denemede bulunmalıydın.
Hawking noble feelings is ignoble.
Hawking soyunun duyguları alçakça.
Dear Willy, An ignoble war has been declared on a weak country.
Sevgili Willy, zayıf bir ülkeye alçakça bir savaş ilan edildi.
Gossip is so ignoble.
Dedikodu, bayağılıktır.
An enterprise not ignoble. " We merry band. Unbound by the constraints of society and the prejudices of the common ruck.
Toplumun baskılarına ve kayaların ön yargılarına karşı koyduk.
She longed to free herself from this ignoble bond, but the passion was too fierce to cope with.
Sevgisi baş edemeyeceği kadar büyüktü.
That'd suffocate you and be ignoble of me.
Bu senin açından çok boğucu ve benim açımdansa aşağılıkça bir şey olurdu.
Not only did you collaborate for two long years, you also committed an ignoble act.
Dediğiniz gibi bu uzun seneler boyunca, sadece işbirliği yapmakla kalmadınız, alçakça işlerde üstlendiniz.
- She's exactly like me. Charming, tenacious, salacious, sophomoric, euphoric, noble, ignoble, fatuous, horrid, morbid, torpid and tedious.
Çekici, azimli, şehvetli, toy keyifli, soylu, soysuz, budala, kaba hastalıklı, uyuşuk ve zevksiz.
Oh, I assure you sir, I have no ignoble designs upon her.
Oh, sizi emin ederim beyefendi, onun için kötü bir niyet beslemiyorum.
Archimedes was enraptured by pure mathematics and believed in studying mathematics for its own sake and not for the ignoble trade of engineering or the sordid quest for profit.
Bir çiçeğin taç yaprakları her zaman için bir fibonacci sayısıdır. Ananasların katmerli kabuklarını aşağıdan yukarıya saydığınızda yine bu sayıları bulursunuz. Salyangozlar bile kabuklarını yaparken bu sayıları kullanır.
What was ignoble about the spectacle, was that the poor dog had begun to hate its own nature.
Bu hikayenin rahatsız eden tarafı zavallı köpeğin kendi doğasından nefret etmeye başlamasıdır.
We have ignoble thoughts.
Aşağılık düşüncelerimiz vardır.
Well, then I guess Miss Hayes'military career will be coming to a rather premature and ignoble end.
O zaman, sanırım Bayan Hayes'in askeri kariyeri oldukça zamansız ve rezil bir son bulacak.
There's nothing ignoble in that.
Bunda küçültücü birşey yok.
Within the upper social circles of Lisbon, my mother became the ignoble topic of conversation in the salons and city squares.
Annem Lizbon'un yüksek sosyetesinde şehir meydanlarında ve evlerde aşağılık sohbetlerin konusu olmuş.
Your Mr. Alberto de Magalhaes got rich in the ignoble slave trade.
Sizin bu Bay Alberto de Magalhaes köle ticaretinden zengin olmuş.
To credit his own lie he did believe he was indeed the Duke confederates wi'the King of Naples to give him annual tribute and bend my Dukedom yet unbow'd to most ignoble stooping
Kendi yalanını meşrulaştırmak adına, kendisini gerçekten Dük zannederek Napoli Kralı ile ittifak yapıp, ona her yıl haraç vermeye razı oluyor... ve benim asla boyun eğmeyen dukalığımı iki büklüm hale getirdi.
The grand and Noble facade of the Paris opera house, hiding a dark and ignoble secret within.
Paris Opera Binası'nın büyük ve asil yüzü içinde karanlık ve bayağı bir sır saklar.
You can see how humble, how ignoble it is.
Ne kadar az, ne kadar düşük bir tutar olduğunu görebilirsiniz.
You only know ignoble love. - Blasphemy!
Sen ancak bayağı sevgiyi bilirsin.
Bombers and poisoners, sharp shooters, and every ignoble variation of lag, I have put you to the test.
Bombacılar, zehirleyenler, keskin nişancılar her tür alçak mahkum üzerinde deney yapmanı sağladım.
Surrender my crown to Philip have my name cursed through the ages, and all to suffer an ignoble death, alone in a dungeon like my father.
İsmimi yüzyıllarca lanetlemesi için Philip'e tacımı teslim edip bir zindanda yalnız başıma acı içinde alçak bir ölüme teslim olacağım, babam gibi.
Ignoble end. For a legend that once stood a god of the arena.
Bir zamanlar arenanın tanrısı olan bir efsane için onursuz bir son.
Leave the ignoble Greeks to their ways.
O şerefsiz Yunanlıları kendi haline bırak.
Only to subject each and every soldier to a cowardly and ignoble fate.
Bütün askerleri korkak ve aşağılık bir akıbete maruz bırakmak için.
It takes courage, at such times, to write of low and ignoble matters such as food and work.
Böyle zamanlarda sıradan ve avam konularda yazmak cesaret ister özellikle de yiyecek ve iş gibi.
The noose,'tis such an ignoble ending.
- Kement öylesine onursuzca bir son ki!
And so this meeting has come to an ignoble end.
Böylece bu toplantı küçültücü bir sonla bitmiş oldu.
We, the scum of the martial world, didn't turn into ghosts in hell but dragged out an ignoble existence on this earth...
Bizler, savaşçı dünyasının güruhu, .. cehennemdeki ruhlara dönüşmedik, .. fakat dünyaya aşağılık bir varlığı sürükledik..... sadece bugün için!
The weak, the ignoble, the disgraced, the dishonorable!
Zayıf! Şerefsiz! Yüz karası!
" Here is the head of that ignoble traitor,
İşte o aşağılık hainin başı.
If you lose it from the top, you're ignoble.
... önden dökülürse asaletten, tepeden dökülürse sefaletten enseden dökülürse, aman senin oradan dökülmesin...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]