English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Impressive

Impressive translate Turkish

6,756 parallel translation
Impressive.
Etkileyici.
It's impressive.
Çok etkileyici.
You come up with some pretty impressive inventions, Tony.
Oldukça etkili icatlar bulup duruyorsun Tony.
With a firm as impressive as this, I'd be extremely motivated to deliver my very best each and every day.
Böyle çarpıcı bir şirkette, elimden geleni yapmak için her gün motive olurum.
You were impressive in there, no doubt.
Hiç şüphesiz, etkileyiciydiniz.
My father was an impressive man.
Babam etkileyici bir adamdı.
Most impressive, sir.
Çok etkileyici, efendim.
Very impressive.
Çok etkileyici.
Yes, very impressive, we can be proud of him...
Oldukça etkileyici, gurur duyduk.
It's impressive.
- Etkileyici.
- Isn't that impressive?
- İnanılmaz değil mi?
This has to be the biggest, most impressive rollout at the convention.
Fuardaki en büyük, en etkileyici sunum bizim olmalı.
That's impressive.
Bu çok etkileyici.
- Impressive day.
- Etkileyici bir gün.
He's so impressive.
Bak bugünün gazetesi
A mighty impressive harvest this looks like.
Bu çok etkileyici bir hasat gibi görünüyor.
Wow. That's really impressive.
Bu gerçekten etkileyici.
Our records indicate 16 times and by my reckoning that's impressive you weren't shot down.
Kayıtlarımız 16 kez diyor. Bana göre vurulmaman etkileyici bir şey.
Impressive.
Çok etkileyici.
Yo, that is some impressive sneaker knowledge.
Çok etkileyici spor ayakkabı bilgileri.
Be? A very impressive if you did.
Bu yaptım eğer çok etkileyici olurdu.
Wow, that's impressive.
Vay etkileyici.
Wow, that was impressive.
Vay, bu harikaydı.
14 is a very impressive score
14 oldukça etkileyici bir sonuç.
Quite impressive
- Oldukça etkileyici.
That's an impressive oath.
Ne kadar etkileyici bir yemin.
That's really impressive.
Bu gerçekten etkileyiciydi.
That's really impressive.
Bu çok etkileyici.
You know, you're not as impressive as I expected.
Beklediğim kadar etkileyici değilmişsin.
Yeah, it's going to be an impressive sight when half our audience walks out.
Evet seyircilerimizin yarısı çekip gittiğinde çarpıcı bir görüntü olacak.
A decorated war hero and supersonic record holder, his flight is sure to be the most impressive...
Donanımlı savaş kahramanı ve süpersonik rekor sahibi olarak en etkileyici uçuşa sahip olacağı...
- I'm okay. - Impressive.
- Bir şeyim yok.
That's very impressive.
- Bu çok etkileyici.
Seemed like an impressive fellow, Braith.
- Etkileyici bir adama benziyor Braith.
I have to say you were very impressive back there.
Söylemeliyim ki, içeride oldukça etkileyiciydin.
Very impressive indeed.
Gerçekten çok etkileyici.
So they're pretty impressive.
Çok etkililer yani.
It's impressive, but... - We are hardly even. - No, that's not what you said...
Etkileyici ama ödeşmiş değiliz.
Very impressive, Hildur.
- Çok etkileyici Hildur.
You're an impressive guy... On paper.
Etkileyici bir adamsın ama kağıt üzerinde.
Impressive, huh?
Etkileyici değil mi?
Your chapter sample was so impressive.
Gönderdiğin bölüm çok etkileyiciydi.
Maybe they're impressive, like battle scars.
Belki etkileyici buluyordur. Savaş yaraları gibi.
It was incredibly impressive.
Çok etkileyiciydi cidden.
I detest jazz, but this is impressive.
Cazdan nefret ederim ama bu çok etkileyici.
And surely these impressive promotions would lead a mun to agree that someone this brilliant, who was there at the inception of Pied Piper, must be integral to, if not solely responsible for its creation.
Ve şüphesiz bu etkileyici terfiler böyle parlak kişinin Pied Piper'ın oluşturulmasında tek yetkili olmasa da başlatılmasında payı olan ayrılmaz eleman olduğu konusunda jüriyi ikna eder.
- She's very impressive.
- Çok etkileyici.
This is very impressive.
Çok etkileyici.
Holy crap, that's impressive.
Lânet olsun, bu şaşırtıcı.
- That's really impressive.
- Çok etkileyici. Bulunduğu yere gelmek için çok çalıştı. - Evet.
Impressive.
- Sağ ol.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]