In the middle of the night translate Turkish
2,850 parallel translation
And, I don't know, I woke up in the middle of the night and needed to go to the loo and felt...
Bilemiyorum, gecenin bir yarısı uyanıp tuvalete gitmem gerekti. Hissettim ki...
You sit in a dark room, and you rant in the middle of the night, and you play music. Get a job.
Kendine bir iş bulsana.
We're talking about people barging into rooms in the middle of the night.
Gece yarısı odalara dalan kişilerden bahsediyoruz.
He's mowing the lawn in the middle of the night, banging trash cans around at all hours.
Gecenin bir yarısı çimleri biçiyor sürekli çöp kutularına çarpıyor.
She lived in New York City, but if not, I can imagine all kinds of things that she might have been doing like mowing the lawn in the middle of the night.
New York'ta yaşadı eğer yaşamasaydı, neler yaşayabileceğini neler yapabileceğini düşünemiyorum. Gecenin bir yarısı çimleri biçmek gibi.
In the middle of the night?
Gecenin yarısında mı?
You probably got up in the middle of the night- -
Muhtemelen gece kalkıp- -
Were you gonna haul me off kicking and screaming in the middle of the night?
Gecenin bir yarısı beni tekmeleyip bana bağırarak çıkarıp atmak mı?
What's this in the middle of the night?
Ne böyle gece gece?
I woke up in the middle of the night with the words "back it up" fully formed in my head.
Gecenin ortasında "Back It Up" ın şarkı sözleri aklıma yazılmış olarak uyandım.
Well, they came for me in the middle of the night, when I was asleep.
Beni gecenin bir yarısı almaya geldiklerinde uyuyordum.
In the middle of the night?
Gecenin bir yarısı mı?
Was this the kinda guy who, if you heard glass breaking in the middle of the night, is he gonna jump out of bed, say, "stay here," and look through the house naked with a baseball bat, or is he gonna hide under the covers with you?
Gece yarısı bir cam kırıIma sesi duyduğunuzda yataktan zıplayıp,... "burada bekle" deyip, çıplak halde elinde bir beyzbol sopasıyla evi kolaçan eden bir erkek mi yoksa seninle birlikte yatağın altına saklanan bir erkek mi?
Oh, and sometimes in the middle of the night he tries to crawl under my pillow.
Bazen gece yarısı, yastığıma tırmanıp yatmak ister...
He drove a kid from corner to corner to find his mom because she left in the middle of the night to buy drugs. That didn't make the papers.
Gecenin bir yarısı, uyuşturucu almak için evden çıkan annesini bulmak adına bir çocuğu sokak sokak gezdirdi ama bu gazeteye çıkmadı.
What the hell are we supposed to do with a tranq'd up dinosaur in the middle of the night?
Gecenin bir yarısı uyuşturulmuş bir dinazorla ne bok yiyeceğiz?
What was a doctor doing in here in the middle of the night on a weekend?
Hafta sonu gecenin bir yarısı doktor burada ne yapıyordu?
I was gonna take off in the middle of the night.
Gece yarısı alıp başımı gidecektim.
I woke up in the middle of the night and I couldn't breathe.
Gecenin yarısı uyandım ve nefes alamıyordum.
Someone gets up in the middle of the night... Doesn't tell anybody.
Birileri gecenin bir yarısı kalkar kimseye bir şey söylemez.
You know what, Agnes? I could swear I could hear a baby crying in the middle of the night.
Biliyor musun Agnes, gecenin yarısında bebek ağlaması duyduğuma yemin edebilirim.
Jakob woke up in the middle of the night weeping.
Jakob gecenin ortasında ağlayarak uyandı. Ne yapabilirdim?
What are you doing in the middle of the night?
Gecenin bu saatinde ne yapıyorsun?
I'm gonna wake up screaming in the middle of the night years from now because I didn't think of that.
Yıllar sonra gecenin bir yarısı çığlık atarak uyanacaktım çünkü bu benim aklıma gelmedi.
Okay, I'm driving around in my pajamas in the middle of the night.
Gecenin köründe pijamalarımla ortalıkta dolaşıyorum.
When I was in my freshman year at college - I'm at Stanford. And in the middle of the night, my roommate comes banging on my door.
Henüz üniversitenin ilk yılında, Standford'tayken gecenin bir yarısı ev arkadaşım kapıma vurmaya başladı.
My mother used to have trouble with the stove, too, and then she started getting lost driving, and then she started leaving the house in the middle of the night.
Annemin de fırınla arası pek iyi değildi. Sonra araba kullanırken kaybolmaya başladı. Sonra da gecenin bir yarısı evden çıkmalara başladı.
And what brings you out in the middle of the night?
Peki senin gecenin bir yarısı dışarı çıkaran şey ne?
What was so important that you had to come up here in the middle of the night?
Gecenin bu saatinde gelecek kadar önemli olan şey neydi?
I'm thinking that if he didn't take these photographs, it would explain why he went out in the middle of the night to an apartment he didn't know was his.
Bence eğer fotoğrafları kendisi çekmemişse bu neden gecenin bir yarısı kendine ait olduğunu bilmediği bir daireye gittiğini açıklar.
I didn't say but... no-one likes to be woken in the middle of the night.
Söylemedim ama... Kimse gecenin ortasında uyandırılmaktan hoşlanmaz.
♪ I came home ♪ in the middle of the night ♪ ♪ my father says
â ™ ª I came home â ™ ª in the middle of the night â ™ ª â ™ ª my father says â ™ ª "whatcha gonna do with your life?" â ™ ª â ™ ª well, daddy dear
Me, I was just some dumb farm girl who was wakened in the middle of the night by an older boy that I had a crush on who said, "Let's go on a trip."
Peki ya ben? Hoşlandığı, kendinden büyük bir adam tarafından gecenin bir yarısı uyandırılıp "yolculuğa çıkalım hadi" denen aptal bir köylü kızıydım.
He showed up in the middle of the night with his bongos.
Gecenin bir yarısı elinde bongo ile geldi.
I still cleaning. In the middle of the night?
Gecenin köründe mi?
According to my research, Koong took off in the middle of the night with his own little collection of nuclear accessories.
Araştırmalarıma göre Koong gece yarısı kendisine ait nükleer koleksiyonunu toplayıp çekip gitmiş.
- I know, but not for sneaking in the middle of the night to steal condoms.
Evet ama gecenin bir yarsı girip prezervatiflerini çalmak için değil.
I want to know where you've been sneaking off to in the middle of the night?
Gecenin ortasında gizlice neler karıştırdığını bilmek istiyorum.
What are you doing here in the middle of the night?
Gecenin bir yarısı burada işin ne?
Do you ever watch sports in the middle of the night?
Gecenin bir yarısı hiç maç izlediniz mi?
Burning alive in the middle of the night because you don't know your microwave just caught on fire.
Gecenin ortasında mikrodalganızın alev aldığını bilmediğiniz için canlı canlı yanmanız.
You wouldn't take the baby out of the safety of your car in the middle of the night.
Gecenin yarısında bebeğinizi arabanızın güvenli ortamından çıkarmazsınız.
So, should I call the police, or is there a non-rapist explanation for being in my yard in the middle of the night?
Ee, polisi arasak mı? Yoksa gecenin bir vakti haneme neden tecavüz ettiğin konusunda konuşacak mısın?
Not in the middle of the night.
Gece yarısı ne dağı be.
Then maybe you stop eating cheese in front of open fridge in middle of the night.
O zaman gecenin bir yarısı dolabı açıp peynir yemeyi bırakmalısın.
And, uh, he got up in the middle of the night, tried to sneak into Rosa's bedroom, you know.
Tatlım, dikkatli olsana.
In the middle of the black night
# Kara gecenin ortasında
He chartered a secret aircraft in middle of the night.
Gecenin bi körü gizli bir jetle gitti
So then why was she wearing it in the middle of the woods at night?
Peki neden o gece.. ormanda o kıyafeti giyiyormuş?
In the middle of one night...
Bir gece yarısı...
Mmm. Speaking of falling off the bone, I am so sorry I fell asleep in the middle of it last night.
Kemikten ayrılmak demişken, dün gece olayın ortasında uyuyakaldığım için üzgünüm.