Indexed translate Turkish

I am therefore enclosing for your consideration a list of your holdings, extensively cross indexed. "Dear Mr. Thatcher." It's from Mr. Kane.

Dolayısıyla bütün mal varlığınızın çok ayrıntılı bir listesini ilişikte dikkatinize sunuyorum, gerekli bütün bilgi verilmiştir.

You cross-filed and indexed me.

Beni dosyalayıp, endekslediniz.

Each part is cross-indexed into a symbol pattern.

Her parçanın üzerinde bir sembol var.

He has been subjected to a machine we call an Infinitely Indexed Memory Bank.

Sonsuz Endeksli Hafıza Bankası dediğimiz bir makineye maruz kaldı.

This is the beginning of the process by which we read the brain for the Infinitely Indexed Memory Bank.

Sonsuz Endeksli Hafıza Bankası için beyin okuma işlemimizin başlangıcı bu.

There are a large number of volumes to be indexed.

Tasnif edilecek çok sayıda kitap var.

Your state has everything categorized, indexed, tagged.

Devletiniz her şeyi kategorize etmiş, endekslemiş, etiketlemiş.

Our books used to be shelved and indexed under titles and authors.

Kitaplarımız başlıklarına ve yazarlarına göre sıralanır ve raflara dizilirdi.

But now Brigadier Blantyre wants them rearranged... and additionally indexed under subjects... with cross-references to authors and titles.

Ama Brigadier Blantyre kitapları, ilave olarak konu, yazar ve başlıklarına göre çapraz referansla yeniden düzenleyip listelemek istiyor.

Thus... Phantasms of the Living by Gurney, Myers and Podmore... had already been title-indexed under "P" for "phantasms"... and author-indexed under "G" for Gurney, "M" for Myers...

Bu nedenle Gurney, Myers ve Podmore'in Phantasms of the Living kitabı başlık indeksinde Phantasms için P'nin altında yazar indeksinde de Gurney için G, Myers için M...

Now it must also be subject-indexed under "A" for "apparitions."

Artık bir de konu indeksine göre, görüntü için G'nin altında da yer alması lazım.

I will not be pushed, filed, stamped, indexed, briefed, debriefed or numbered!

Sindirilmeyeceğim, dosyalanmayacağım, damgalanmayacağım, indekslenmeyeceğim, fişlenmeyeceğim, sorgulanmayacağım, ya da numaralandırılmayacağım.

I will not be pushed, filed, stamped, ´ indexed, briefed, debriefed or numbered! ´

Sindirilmeyeceğim, dosyalanmayacağım, damgalanmayacağım, indekslenmeyeceğim, fişlenmeyeceğim, sorgulanmayacağım ya da numaralandırılmayacağım.

´ I will not be pushed, filed, stamped, indexed or numbered. ´

Sindirilmeyeceğim, dosyalanmayacağım, damgalanmayacağım, indekslenmeyeceğim, fişlenmeyeceğim, sorgulanmayacağım ya da numaralandırılmayacağım.

- Is it indexed?

- Fihristli mi? - Evet.

Hadn't you ever heard that he was indexed?

Amacının ne olduğunu hiç söylemedi mi?

Whoever catalogued and indexed these tapes didn't know what they were doing.

Bu kasetleri her kim arşivlediyse, bu işten hiç anlamıyormuş.

Millions of clippings are preserved in the Times'library, all indexed for instant use.

Sadece bir ya da iki gazeteci iyi bir medya kuruluşuna bağlı olduğunu düşünüyor.

Some need to be indexed.

Bazılarının sıralanması lazım.

- Indexed.

- Hazırlandı.

The washing machine, the car, the compact disc, an electrical tin opener, good health, low cholesterol, dental insurance, mortgage, starter home, leisure wear, luggage, three-piece suite, DIY, game shows, junk food, children, walks in the park, 9 : 00 to 5 : 00, good at golf, washing the car, choice of sweaters, family Christmas, indexed pension, tax exemption, clearing gutters, getting by, looking ahead, the day you die.

Çamaşır makinesi, araba, CD çalar, elektrikli konserve açacağı sağlıklı yaşam, düşük kolesterol, diş sigortası ev kredisi, ilk ev, günlük kıyafet, valiz, oturma grubu tak-yap ürünleri, oyunlar, abur cubur, çocuklar, parkta yürüyüş, 9-5 mesai iyi golf oynamak, araba yıkamak, süveter seçmek, aileyle Noel emekli maaşı, vergi muafiyeti, oluk temizliği geçinip gitmek, geleceği düşünmek, ve öldüğün gün.

I know. It's not been indexed yet.

Biliyorum. henüz dizinlenmedi.

So, I cross-indexed them with the tax records, buildings with propertytax delinquent 12 months or more.

Vergi kayıtları olanları çapraz dizine aldım, 12 aylık ya da daha fazla vergi borcu olanlar ayrıldı.

They're cross-indexed.

- Hepsi çapraz dizinlenmiş.

Yeah, and we've had all of Casey Manning's financial records shipped in and indexed.

Casey Manning'in tüm finansal kayıtlarını gemiden alıp dizinledik.

My guy petioned the hard drive, indexed the content, then ran a purge.

Adamım sabit diski böldü, içindekilerin listesini aldı ve hepsini sildi.

The items will be indexed and returned.

Eşyalar kayda geçirildikten sonra, hepsi sana iade edilecek.

It could be an ordinal indexed automata.

Sıra indeksli otomat olabilir.

Um, everything's been tagged, numbered, indexed and photographed.

Her şey etiketlendi, numaralandı, indekslendi ve resimleri çekildi.

Pleadings, precedent, deposition transcripts, scientific studies color-coded and cross-indexed.

Dava metinleri, örnek olaylar yeminli ifade kopyaları ve bilimsel çalışmalar altları çizilmiş ve sıralanmış.

I cross-indexed last names that match hotels with her first name.

Mevcut soy isimleri, ismiyle uyuşan otellerle indeksledim.

Your items are all being indexed, and they will be returned to you...

Eşyalar kayda geçirildikten sonra, hepsi sana iade edilecek.

Cross-indexed.

Hepsi kayıtlı.

I have to trawl the non-indexed deep web to construct a cypher.

Bir şifre oluşturmak için dizinli olmayan saklı interneti taramak zorundayım.

Moreover, the sales price is indexed on your stock value, on the day of the sale.

Ek olarak hisselerinizin değeri satış günü üzerinden baz alınarak size ödeme yapılacaktır.

You know how much electricity costs, indexed to oil prices?

Petrol fiyatlarına endeksli, elektrik maliyetlerinin ne kadar olduğunu biliyor musun?

Long or short-term? Indexed against what?

Neye karşı endeksli?

Indexed, indexed.

Endeksli, endeksli.

- He indexed it all.

- Hepsini endekslemişti.

I fixed that rattling noise in the washing machine, indexed the kitchen cupboards, optimised the photosynthesis in the main flowerbed and assembled the quadrocycle.

Çamaşır makinenden çıkan şu vızırtı sesini hallettim.. mutfak dolaplarını düzenledim, çiçeklerindeki fotosentezi ayarladım ve atvnin parçalarını birleştirdim.

Cross-indexed every guest, hotel worker, attendee, and person connected to the play.

Her müşteriyi, otel çalışanını, katılımcıyı ve oyunla ilgisi olan herkesi araştırdık.

And they're all indexed in the journals.

Ve hepsi gazetelerde indekslendi.

pack and get dressed? When the whole world is watched, filed, indexed, numbered, the only way to disappear is to appear, hiding our true identities inside a seemingly ordinary life.

Tüm dünya izlenip, dosyalanıp, numaralandırıldığında kaybolmanın tek yolu, gerçek kimliklerimizi gizleyerek sıradan hayatlara sahip kişiler gibi dışarıda olmaktı.

We cross-indexed all Susie's cases with her e-mails, phone calls, and lab requests and then narrowed it down to all the ones most likely to have been involved with her murder.

Susie'nin bütün dosyalarını araştırdık ; e-mailleri, telefon kayıtları, laboratuvar isteklerini... cinayetle bağlantılı olabileceklerle eledik. Pekala herkes bir şey alsın.

We checked the client data and cross-indexed it with police records.

Müşteri bilgilerini... polis kayıtlarıyla kontrol ettik.

What you did is re-indexed a few miles of DNA.

Senin yaptığın birkaç millik DNA'yı yeniden dizinlemekti.

Every bit of information that's relevant to the Clark disappearance is indexed on these flash drives.

Clark'ın kayboluşuyla ilgili tüm bilgiler bu flash belleklere aktarıldı.

95 % of the Internet isn't indexed on commercial search engines.

İnternet'in % 95'i ticari arama motorlarında bulundurulmuyor.

Indexed.

Ayarlamaları yapıyorum.

I cross-indexed all the I.D.s with credit card payments made to home improvement stores in LA.

Tüm kimlikleri L.A.'deki tadilat malzemesi alınan kredi kartlarıyla karşılaştırdım.

I've re-indexed his memories using homogeneous coordinates. Yes.

Evet.