Ingrid translate Turkish
1,230 parallel translation
Wondering what will make you and Ingrid?
merak ediyorum seni ne sinirlendiriyor Ingrid?
Ingrid!
Ingrid!
They changed our names Hans and Ingrid Vasman.
onlar bizim ismimizi Hans and Ingrid Vasman yaptı.
Can you tell me, whether the two civilians Hans and Ingrid Vasman are brought in for questioning today?
Hans and Ingrid Vasman ismindeki iki sivilin bugün sorguya getirilip getirilmediğini söyleyebilir misin?
Good morning, Ingrid.
günaydın, Ingrid.
Stop them, Ingrid Vasman!
onları durdurun, Ingrid Vasman!
We were in such a merry mood, Ingrid and I that we continued to drink champagne when we got home.
Neşemiz yerindeydi. Ingrid ve ben eve vardığımızda şampanyamızı içmeye devam ettik.
But his heart... ingrid... marta.
- Ama kalbi Tanrı'nın evinde. - Ingrid, Marta.
You dont need nudity to advance a plot Ingrid Bergman never took off her clothes
Sanat için soyunmana gerek yok. lngrid Bergman kıyafetlerini hiç bir zaman çıkartmadı.
Good afternoon, Ingrid.
Tünaydın, Ingrid.
No, it's the one where Ingrid Caven is this prostitute, but the thing is that she's so beautiful she doesn't even need to touch the punters.
Hayır, Ingrid Caven'in fahişeyi oynadığı... Ama o kadar güzeldir ki Müşterilerine elini sürmesi bile gerekmez.
Ingrid?
lngrid?
That was probably your problem with Ingrid.
Ingrid'le sorunun da bu olmalı.
Don't mention Ingrid.
Ingrid'i ağzına alma!
Hi, you have called Ingrid.
Merhaba, ben Ingrid.
Ingrid?
Ingrid?
- Ingrid...
- lngrid...
Why are you so angry at Ingrid?
Neden Ingrid'e bu kadar sinirlendin?
Hasn't Ingrid told you that we...
Yoksa Ingrid bizden bahsetmedi mi?
- About what Ingrid likes, of course.
- Ingrid'in sevdiği şeyler hakkında tabii.
Ingrid told me about the coffee.
Ingrid bana kahve meselesinden bahsetti.
Is Ingrid that type?
Ingrid o çeşit bir kadın mı?
Ingrid used to say that.
Ingrid böyle söylerdi.
I'll go with Cary Grant and Ingrid Bergman in Notorious.
Ben Cary Grant ve Ingrid Bergman diyorum, Notorious.
Ingrid, tell us another one of your hilarious stories.
Ingrid, bize neşeli hikayelerinden birisini daha anlat.
Ingrid Superstar!
Ingrid süper star!
I think Edie and Ingrid look like sisters.
Bence Edie ve Ingrid kız kardeş kadar benzeşiyorlar.
Oh, this is Ingrid.
Ingrid.
Shouldn't we wait for Ingrid?
- Ingrid'i beklemeyecek miyiz?
I'm just a bit pissed off with Ingrid.
Sadece biraz Ingrid'e kızgınım.
Ingrid texted me.
Ingrid mesaj atmış.
Ingrid never texted you last night.
Ingrid sana dün gece mesaj atmadı.
Ingrid doesn't have a phone.
Ingrid'in telefonu bile yok.
Ingrid, do you take Nicolas as your husband?
Ingrid Nicolas'ı kocan olarak kabul ediyor musun?
Nicolas, do you take Ingrid as your bride?
Nicolas Ingrid'i karın olarak kabul ediyor musun?
Isn't Ingrid great?
Ingrid harika biri, değil mi?
It's Nicolas, Ingrid's husband.
Ben Ingrid'in kocası Nicolas.
I'm planning a surprise party for Ingrid's birthday.
Ingrid'in doğum günü için sürpriz parti hazırlıyorum.
I fell in love with you and your mom on that plane, that will never change, even if Ingrid meets someone, even if you spend all your time with Narcis Mompo and lose interest in my fairy tales.
Sana ve annene o uçakta âşık oldum. Ingrid başka birini bulsa, sen tüm vaktini Narcis Mompo ile geçirsen ve peri hikâyelerime olan ilgini kaybetsen bile bu değişmeyecek.
Happy birthday, Ingrid.
İyi ki doğdun Ingrid.
I'll stay with Ingrid so the birds won't fly away again.
Ben Ingrid'in yanında kalacağım ki kuşlar bir daha kaçmasın.
Look, Ingrid.
Bak, Ingrid.
She's filling in for Ingrid.
Ingrid'in yerine geçiyor.
Ingrid?
Ingrid!
Have you guys seen Ingrid?
Ingrid'i gördünüz mü?
Ingrid Greisen, 19 years old. Family moved her two years ago from Texas where they require fingerprints for driver's license applications.
Ingrid Griesen, 19 yaşında ailesi 2 yıl önce Texas'tan oraya taşınmış.
How old was Ingrid when your wife passed away?
Eşiniz öldüğünde Ingrid kaç yaşındaydı?
- Has anyone threatened Ingrid?
Ingrid'i tehdit eden birileri oldu mu?
They killed those kids and they kidnapped Ingrid in the name of their cause.
Amaçları uğruna o çocukları öldürüp Ingrid'i kaçırdılar.
How will that help Ingrid?
Bunun Ingrid'e ne yardımı olur?
If we can personalize Ingrid to the public, the public will take any harm that comes to her at the hands of the kidnappers personally.
Eğer Ingrid'i halka karşı kişiselleştirebilirsek halk ona gelecek her zararı kişisel olarak algılar.