English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Injuns

Injuns translate Turkish

167 parallel translation
Only it wasn't Injuns downed him.
Onu öldürenler Kızılderilier değildi.
Injuns never done this.
Kızılderililer asla böyle bir şey yapmaz.
You see, the Injuns are my friends.
Kızılderililer benim dostumdur.
Flack, the Injuns been sending up smoke signals for several days.
Flack, kızılderililer günlerdir duman işareti gönderiyorlar.
Say, Black Elk was telling me that all the Injuns in the West was gathering to keep you all from passing'through.
Siyah Geyik, batıdaki bütün kızılderililerin sizin geçişinizi korumak için bir araya toplanmaya başladığını söyledi.
What's this talk about Injuns?
Kızılderililer ile ilgili söylentiler doğru mu?
The Injuns are gathering to the westward to stop us from going through.
Kızılderililer bizi durdurmak için batıda toplanıyorlar.
Injuns have never yet prevented our breed of men from travelin'into the setting'sun.
Güneşin battığı topraklara yaptığımız yolculuğu enegellemeye kızılderililerin gücü yetmez.
Well, Zeke, I'm gonna trail the Injuns and make sure they go back to their villages.
Zeke, kızılderililerin köylerine dönüp dönmediklerinden emin olmak için gidip izlerine bakacağım.
If Injuns chance on those wagons, they'll kill the lot of'em.
Eğer kızılderililer o arabalara rastlarsa, hepsini öldürürler.
They're Injuns.
Bunlar Kızılderili.
- Injuns!
Kızılderili mi?
Tell'em there's Injuns here with war paint on.
Onlara burada savaş boyalı Kızılderililerin olduğunu söyle.
Drop some of them Injuns back of him!
Arkasındaki Yerlilerden birazını indirin.
These Injuns were waitin'for us.
Bu Yerliler bizi bekliyorlardı.
Look at them Injuns!
Şu kızılderililere bakın!
You're too durn friendly with Injuns to suit me.
Sen de aynı benim gibi Kızılderililerden nefret ediyorsun.
[Jake] Injuns understand things like that.
[Jake] Kızılderililer böyle düşünür.
Colonel Brady's out in Ohio making treaties with the Injuns now.
Albay Brady Ohio'nun dışında lnjun'larla anlaşmalar yapıyor.
They're real friendly-like, the Injuns.
lnjun'larla dostuz değil mi? .
Whenever we play sheriffs and Injuns, I'm always your pa.
Ne zaman hırsız polis oynasak ben hep babanı seçerim.
Did he tell you the one where he stopped a tribe of Injuns single-handed?
Sana kızılderili takımını tek eliyle hallettiğini anlatmış mıydı?
- LittleJoe, LittleJoe - and he come face to face with a whole tribe of Injuns.
- Küçük Joe! Küçük Joe! - Ve kızılderili takımıyla karşılaşmış!
Promised to make them all rich Injuns, only he made most of them dead Injuns.
Büyük vadiye götürüp beş tanesini öldürmüş. Kızılderililere zengin olacaklarını söylemiş. Ancak kızılderilileri öldürmeyi planlıyor.
The buffaloes and the Injuns run it then.
Buffalolar ve kızılderililer vardı o zamanlar.
Injuns up ahead.
İleride Kızılderililer var.
Injuns, varmints or maybe even a posse.
Kızılderililer, serseriler hatta belki de bir birlikle.
Without Tucsos stirring them up, the rest of them injuns would get reasonable just as fast as they can.
Tucsos onlara karışmadan... geri kalan kızılderilileri örgütlemeden... yapabildiğimiz en hızlı şekilde.
You can learn a lot about injuns in ten years.
Kızılderililerle 10 yılda çok şey öğrenebilirisin.
I came out here to fight injuns, not sergeants.
Buraya kızılderililerle kavgaya geldim, çavuşlarla değil.
2,700 miles in 25 days and 25 nights — when the weather and Injuns behave.
25 gün-25 gece de 4300 Km yol kat ediyor. Hava şartları ve yerliler izin verdiği müddetçe tabi.
How many of them Injuns you reckon I shot, Rattlesnake?
Kaç Kızılderili vurdum dersin Çıngıraklı Yılan?
Didn't she save the stage from 100 savage Injuns?
100 vahşi yerliye karşı arabayı korumadı mı?
But you needn't worry about Injuns when you travel with Calamity Jane.
Ama Calamity Jane ile seyahat ederken yerlilerden korkmanıza gerek yok.
No wonder the Injuns fight so fierce to hang on to this country.
Kızılderililer bu ülkede kalmak için boşuna bu kadar savaşmıyorlar.
I thought you was Injuns.
Kızılderililer geliyor sandım.
We're out to fight the Injuns The Injuns, the Injuns
Savaşmaya çıktık Kızılderililerle Kızılderililerle, Kızılderililerle
We're out to fight the Injuns because he told us so
Savaşmaya çıktık Kızılderililerle çünkü o böyle söyledi bize
Claimed the injuns was fixin to kick up their heels.
KızıIderililerin eğlence yaptıklarını söylediler.
Injuns don't bother with me.
KızıIderililerin benle sorunu yok.
Them Injuns would scalp you for sure.
Eminim kızılderililer, kafa derini yüzerler.
Like we was two sick injuns?
Hasta olmuş iki kızılderili gibi mi?
Ain't them injuns scalped you yet?
Kızılderililer kafa derini yüzmediler mi hâlâ?
- Injuns pulled it down.
- Kızılderililer yıktı.
It's hard enough putting up this wire with the Injuns around.
Kızılderililer etraftayken bu teli dikmek yeterince zor zaten.
Them Injuns are riding without their squaws.
Kızılderililerin niyetleri iyi değil.
- Injuns!
- Kiowalar! - Kızılderililer!
- Red Injuns, Papa! - Kiowas.
- Kızılderililer, baba!
Real blanket-head Injuns.
Gerçek kızılderililer.
Injuns, huh?
Kızılderililer, ha?
Injuns?
Kızılderililer mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]