English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Inoffensive

Inoffensive translate Turkish

34 parallel translation
He was a kind and inoffensive man, until he thought Pleyel was robbing him of his life's work.
- Kibar ve zararsız bir adamdı. Pleyel'in çalışmasını çaldığını düşünene kadar.
You're being a little too touchy about a perfectly inoffensive remark, seems to me.
Tamamen zararsız bir ifade karşısında fazla alıngan davranıyormuşsun gibi geldi.
Don't fear, they are inoffensive.
Korkma, onlar zararsız.
just why did you kill those inoffensive people?
o savunmasız insanları niçin öldürdün?
Your little memories, bathed in nostalgia, your inoffensive and fundamentally sentimental evocations are all the expressions of an accomplice...
Anımsamalarınız nostaljiye batmış, sizin zararsız ve temelde duygusal çağrışımlarınız... bir suç ortaklığının ifadeleri.
Inoffensive
Tehlikesiz olurlar.
And they are the most inoffensive of creatures.
Zararsız yaratıklar.
Wherever there is a challenge, Hank and Roy Spim will be there ready to carry on the primordial struggle between man and inoffensive, tiny insects.
Nerede bir güçlük varsa Hank ve Roy Spim oradadır insanlarla zararsız küçük böcekler arasındaki mücadeleyi sürdürmeye hazır.
"... a summer stock Charley's Aunt, without the good-natured and inoffensive humor. "
Richard uyarlaması yaz tiyatrolarında iyi huylu, zararsız espriler olmadan Charley's Aunt'ı sergilemek gibi bir şeydi. "
Despite all attempts at banning whaling, there are still countries and pirates currently engaged in the slaughter of these inoffensive creatures.
Balina avcılığını tüm yasaklama girişimlerine rağmen hala bazı ülkeler ve korsanlar bu zararsız canlıların katliamıyla uğraşmaktadırlar.
Many of us are bitter, resentful individuals... who remember the good old days... when entertainment was bland and inoffensive.
Bir çoğumuz sinirli, kızgın bireyleriz... Eski günleri hatırlıyorum... eğlenceler uysal ve zararsız olurdu.
There I engaged to inoffensive pointed out to him the certain evils of his choice of your sister as a prospective bride.
Ablanızı eş olarak seçmesi durumunda doğabilecek kötülüklere dikkatini çektim.
I like your brand of inoffensive pop rock.
Kendi halinizdeki tarzınızı seviyorum.
Which is an inoffensive way of saying you don't quite believe in anything much.
Yani, hiçbir şeye pek de fazlaca inanmadığınızı söylemenin kibar yolu.
You want to do an exorcism of the house and you say it's perfectly inoffensive?
Evden şeytanın kovulmasını istediğini ve bunun tamamıyla zararsız olduğunu mu söylüyorsun?
At the end, Sherlock Holmes would discover that the cruel murderer in La Morte Rouge was the most inoffensive person of all :
ve sonda, Sherlock Holmes zalim katili yakalayacaktı bütün insanların en zararsızları La Morte Rouge'daydı :
I had a musical dream, a dream called inoffensive urban light hip-hop smooth grooves.
Saldırgan olmayan sokak hayatını anlatan bir hip hop grubu kurma hayali.
Blind elongated and legless caecilians maybe but simple inoffensive earthworms they are not.
Sesilyanlar kör, uzun ve bacaksız olabilirler ama basit ve zararsız solucanlar değiller.
Blind elongated and legless caecilians maybe but simple inoffensive earthworms they are not.
Kör, sünmüş ve ayaksız kör kertenkeleler basit, zararsız solucanlar gibi görünebilirler, ama değiller.
Such an inoffensive little slob.
Zararsız bir pinticik.
It was perfect, but what's more important, it was totally inoffensive.
Mükemmeldi, ancak dahası, tamamıyla zararsızdı.
You know, it's funny... how something so simple and inoffensive as a piece of paper, when placed in the wrong hands can become a deadly weapon.
Tuhaf olan şu ki, çok basit ve son derece zararsız olan bir kağıt parçası yanlış ellere geçtiği zaman ne kadar da ölümcül bir silaha dönüşüverir.
The company thought it would be too risky to let people do whatever the hell they wanted. So they have expressed your individuality for you... in four exciting and inoffensive themes -
Şirket de, çalışanlara canlarının istediği gibi dekore etme izni vermenin tehlikeli olacağını düşünüp kişiliklerinizi dört heyecan verici ve zararsız tema ile sizin yerinize ifade etti.
Ah, this quite inoffensive little game can turn into an effective weapon!
Ah, bu zararsız küçük oyun etkili bir silaha dönüşebilir.
He was... Inoffensive.
Seni incitmeyecek biri gibiydi.
Some were inoffensive creatures that lived by munching mud.
Bazıları çamur yiyerek yaşamış barışçıI canlılardı.
Your companionship is inoffensive, Hermes.
Çok güzel bir dostluğun var, Hermes.
But by studying the seal's behaviour, these inoffensive birds have put seal meat at the top of their menu.
Kendi halindeki bu kuş fokun davranışlarını incelemiş ve onu yemek listesinin en başına yerleştirmiştir.
Don't be using it on inoffensive citizens.
Asla masum vatandaşların üzerinde kullanmayın.
Recycle Michael and the Tin Can Crew, inoffensive robot superstar, Der Zip Zorp.
Hasbro Kanalı'nın başarılı komedi dizisi "Geridönüşüm Michael ve Teneke Kutu Ekibi" nin zararsız robot süperstarı, Der Zip Zop.
Listen, you are actually fairly inoffensive on an odor level, but I am not a people person and have zero interest in becoming one.
Dinle, kokun çoğuna göre daha az rahatsız edici ama ben pek de insancıl değilim, ve olmaya da niyetim yok.
You are talented, driven, and inoffensive.
Yetenekli, odaklanmış ve kendi halindesin.
Winston, this is a very cozy, inoffensive blanket.
Winston, Bu çok hoş, zararsız battaniye.
Thereís no inoffensive way of saying that.
Çünkü bunu iyice düşünmek zorundalar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]