English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Insuperable

Insuperable translate Turkish

13 parallel translation
Your Christian names are still an insuperable barrier.
Gerçek isimleriniz hala aşılamaz bir engel.
- This will pave the insuperable barrier between us.
- Bu aramızdaki aşılmaz bir engeli kaldıracaktır.
It's our only problem in this house, but it's insuperable.
Bu bizim evdeki tek sorunumuz, fakat aşılamaz bir sorun.
Mighty walls that maintained insuperable ideological differences have come tumbling down.
Aşılmaz ideoloji farklılıklarını koruyan kuvvetli duvarların yıkılmış olması...
No animal can live permanently on these ice-fields, and even plants face almost insuperable problems, for the four things they must have are in cripplingly short supply.
Hiçbir hayvan bu buz arazilerde kalıcı olarak yaşayamaz. Bitkiler bile neredeyse başa çıkılamaz sorunlarla yüzleşir. Sahip olmaları gereken dört şey bellerini bükecek ölçüde az bulunur.
Your Christian names are still an insuperable barrier.
Hristiyan isimleriniz hala aşılamaz bir engel teşkil ediyor.
But it is ultimately about overcoming the seemingly insuperable barriers separating life, death and eternal life.
Ama sone sonuçta yaşamı, ölümü ve sonsuz hayatı birbirinden ayıran... görünüşte aşılmaz engellerle baş etmek hakkında.
Not insuperable barriers.
Aşılamayan engeller değil.
But if there is this insuperable mystery... might one understand how it is that people feel that in the presence of such a mystery that, as it were, it's the thin end of some sort of theological wedge
Çözülemez bir gizem varsa... İnsanların nasıl böylesi bir gizem ile huzurlu hissettikleri anlaşılabiliyor mu? Yani, bu ruhani bir şey ya da yaratıcı tarafından yerleştirilen bir çeşit teolojik takozun zayıf sonu sonuçta.
But in his own time, many distinguished scientists raised what seemed to be insuperable difficulties.
Fakat, Darwin'in çağdaşı olan pekçok saygın bilim adamı....... görünüşte başa çıkılamaz türden zorluklar çıkarttılar.
We're like allies facing an insuperable enemy.
Zorlu bir düşmana karşı savaşan müttefiklere benziyoruz.
it is insuperable.
- İsmim Briggs, avukatım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]