English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / Intubated

Intubated translate Turkish

189 parallel translation
Okay, and is he fully intubated, nurse?
- Hemşire hanım, herşey hazır mı? - Evet.
She's not even intubated yet.
Boğazına boru sokmadık ki daha.
I haven't intubated her yet.
Daha boğazına boruyu sokmadım.
She's intubated and we're getting her ready for hemoperfusion.
Entübe ettik ve hemoperfüzyona hazırlıyoruz.
Ever see anybody intubated? No.
Ciğere hortum sokulduğunu gördün mü?
They have him intubated.
Midesini yıkadılar.
I need to get him intubated and I need light on this subject.
Hastayı ameliyata hazırlayalım ve ona ışık tutalım.
Intubated on a nitro drip.
Entübe edildi, nitro veriliyor.
- Your baby's been intubated.
- Bebeğinize tüp takılıyor.
We intubated him first, and then we found the DNR.
Önce ona entubasyon yaptık, sonra "canlandırmayın" emrini bulduk.
Facial trauma intubated in the field with an RSI.
Yüz travması. Olay yerinde RSl ile entubasyon. H ve H 1 1, 32.
Carter intubated.
Carter tüp taktı.
Intubated but not saturated.
- Tüp taktık ama satüre olmadı.
I hear you intubated a guy like a pro today.
- Usta bir entubasyon yapmışsın. - Evet.
Intubated in the field.
Olay yerinde tüp taktık.
Listen, he didn't want to be intubated.
Geldiğinde, entubasyon yapılmasını istemedi.
He needs to be intubated immediately.
Hemen sonda yerleştirilmesi gerekiyor.
Apneic and intubated on scene.
Apneik. Tüp yutturuldu.
- You intubated?
- Tüp yutturulduğunu söylemiştin.
Fentanyl oralet, a little Versed, paralyzed and intubated.
Fentanil oralet, biraz versed, uyuştu ve entübe edildi.
She had the patient intubated and on a transvenous pacemaker.
Hemen hastayı entübe etmiş ve transvenöz pacemaker'a takmıştı.
- He's septic, intubated...
- Septik. Tüp yutturuldu...
- Paramedics intubated him.
- Sağlık görevlileri tüp yutturdu.
Willie's intubated from a respiratory arrest.
Solunum zorluğu çektiği için tüp yutturuldu.
We intubated.
Tüp taktık.
- Lucy, have you ever intubated?
- Lucy hiç tüp yutturdun mu?
- Intubated in the field.
- Olay yerinde tüp yutturduk.
She's intubated.
Entübe edildi.
Yeah, I intubated a DNR patient.
Canlandırılmak istemeyen bir hasta entübe ettim.
- He's intubated and hypotensive.
- Tüp yutturuldu. Kan basıncı çok düşük.
Crazy bastard. At least he's intubated.
Deli piç.
Intubated in the field.
Olay yerinde boru takıldı.
I intubated him.
Tüp taktım.
- We intubated him.
- Tüple suni solunum yaptırdık.
Now that your daughter's intubated, it gets a little complicated.
Solunum cihazına bağlandığı için, durum değişebilir.
She's been intubated and is on bypass.
Nefes borusuna tüp yerleştirildi ve baygın durumda.
He needs to be intubated.
Entübe edilmesi gerek.
Intubated for agonal respirations. Blown pupil.
Agonal solunum için tüp takıldı.
She only needs to be intubated for a day until it clears up.
Sadece bir gün, iltihap geçene kadar, tüpe bağlı kalması gerekiyor.
- Intubated for agonal respirations.
- Agonik solunum yüzünden entübe edildi.
Intubated in the field.
Yolda boru takıldı yapıldı.
- He still intubated?
- Hâlâ tüp yutturulmuş halde mi?
Intubated. Bradyed down to 30, then lost her pulse.
Agonik solunum yüzünden tüp yutturuldu.
She needed help breathing, so we intubated.
Solunum sorunu vardı, o yüzden ona tüp yutturduk.
- He's already intubated.
Havayolu için yazı tura atalım Tüp yutturulmuş
You'll have to be intubated soon.
Size tüp yutturmamız gerekecek.
- You'll have to be intubated soon.
- Size tüp yutturmamız gerekecek.
If this wasn't your baby, we would have intubated her a long time ago.
Senin bebeğin olmasaydı, çoktan tüp yuttururdun.
Intubated for agonal resps.
Entübe edilmiş.
We intubated him and gave him antibiotics but he got septic and died about an hour ago.
Onu entübe ettik ve antibiyotik verdik. Ama kan zehirlenmesinden bir saat kadar önce öldü.
intubated.
Tüp takıldı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]