It'll be alright translate Turkish
230 parallel translation
Don't worry, pal... it'll be alright.
Hiç merak etme dostum. Her şey yoluna girecek.
It'll be alright as soon as the sun gets a little warmer.
Güneş etrafı ısıtır ısıtmaz iyi olurum.
It'll be alright.
Her şey yoluna girecek.
- Calm down, it'll be alright.
- Sakin olun, sorun çıkmayacak.
I... I know it hurts bad, but... you'll be alright.
Biliyorum canın fena yanıyor, ama... iyileşeceksin.
It'll be alright.
Herşey düzelecek.
- It'll be alright. Synchronise watches.
Merak etmeyin, her şey yolunda gidecek. saatlerimizi ayarlayalım
It'll be alright.
Sorun değil.
It'll be alright, Helen. You'll see.
Bir şey yok, Helen.
It'll be alright!
Bize birşey olamayacak.
It'll be alright.
Tamam.
Well, I suppose it'll be alright.
Eh, herhalde bu da olur.
No, it'll be alright.
- Hayır, bana bunu söylemeyin! - Ama, öyle.
I'm sure it'll be alright now
Bir şey değil.
It'll be alright now.
Artık her şey yolunda.
It'll be alright!
Çok güzel olacak!
Pour some hot water, it'll be alright.
Sıcak suyu da yiyince, kendine gelir.
I suppose it'll be alright then.
Tamam o zaman.
It'll be alright. - It'll be alright. - It's Doyle.
Herşey yoluna girecek.
- It'll be alright.
- Düzelir.
It'll be alright!
Öyle olsun!
Easy, darling, it'll be alright.
Sakin ol hayatım, her şey hallolacak.
Easy, it'll be alright.
Sakin ol, her şey yoluna girecek.
- It'll be alright?
- Ziyanı yok ya?
- It'll be alright.
- İyi olur.
- I said it'll be alright.
- Sorun olmayacak dedim.
Alright, but if it gets to be a bother, we'll change.
Tamam, ama sıkıntı yaratırsa odaları değişiriz.
And even if it's typhus, you'll be alright.
Tifo bile olsa iyileşeceksin.
It'll be alright. I am gonna get you a medic. Jesus!
- İyileşeceksiniz efendim.
It'll be alright.
Her şey yolunda gidecek.
- No, I'll be late. - It's alright.
- Hayır, geç kalırım.
Marry her sooner, it'll be alright if you get married.
Evlen onunla, Evlenince geçer!
No, it`ll be alright, l`ll be back tonight
Hayır, önemli bir şey değil. Akşama dönerim.
- It'll be alright.
- Hadi, bir şey olmayacak.
It'll be alright.
Sorun olmayacak.
Pinocchio... it'll be alright.
Pinocchio... Düzelecek.
It'll be alright.
Sakin ol!
It'll be alright, I'll take care of him.
İyi olacak, onunla ben ilgileneceğim.
Alright, to be fair, I'll take it down first.
Ama şimdilik onu aşağı seviyeye indiriyorum!
Adjust it, that'll be alright
Ayarla, iyi olur
It'll be alright!
Olacak!
It'll be alright
İyileşecek
It'll be alright.
Herşey düzelir.
It'll be alright.
Sorun yok.
It's alright, dad saved us, it'll be alright.
Doktor? Alo?
Tomorrow it'll be alright.
Yarın her şey düzelecek.
It'll be alright.
Sorun olacak.
Well, er, no no it's alright, there'll be other dances.
Hayır, sorun değil. Başka bir dansa gideriz.
It'll be alright hopefully
İnşallah o da olur.
I Suppose It'll Be Alright.
Umarım herşey yolunda gider.
Mom's here, it'll be alright.
Annen geldi, her şey düzelecek.
it'll be okay 411
it'll be our secret 35
it'll be 123
it'll be over soon 59
it'll be over before you know it 17
it'll be worth it 51
it'll be ok 114
it'll be fun 600
it'll be your fault 21
it'll be all right 327
it'll be our secret 35
it'll be 123
it'll be over soon 59
it'll be over before you know it 17
it'll be worth it 51
it'll be ok 114
it'll be fun 600
it'll be your fault 21
it'll be all right 327