English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / It's been so long

It's been so long translate Turkish

1,082 parallel translation
It's been so long since anybody said that.
Bu bana söylenmeyeli çok uzun zaman oldu.
I know it's been a while... but not so long as you wouldn't remember me.
Epey zaman geçti biliyorum ama beni unutacağın kadar geçmedi.
It's been so long.
Çok uzun zaman oldu.
For so long it's been on my mind that her mother's... illness might be hereditary, that it might recur in Penelope.
Annesinin rahatsızlığı uzun zamandır aklımı kurcalıyordu kalıtımsal olabilir, hastalık Penelope'de de ortaya çıkabilir.
It's been on my mind for so long that her mother's illness... might be hereditary, that it might recur in Penelope.
Annesinin rahatsızlığı uzun zamandır aklımı kurcalıyordu kalıtımsal olabilir, hastalık Penelope'de de ortaya çıkabilir.
It's been so long since anyone has come to talk with me.
En son görüşmeye geldiğinden bu yana öyle çok zaman geçti ki.
It's been so long since I left the village.
Köyü terk edeli baya bir zaman oldu.
It's been so long.
Çok uzun süre geçti.
It's been so long.
çok uzun süre geçti.
It's been so long, darling...
Çok uzun süre geçti, sevgilim...
- It's hard. I've been out of it so long.
Uzun süredir bu işin dışındaydım.
It's been so long...
Aradan çok zaman geçti...
When you've lived so long with a woman... when she's been more than a wife to you. It's been like having another right arm.
Bir kadınla bu kadar uzun süre birlikte yaşadıysan senin için eşten daha fazlası olduysa sana sanki ikinci bir sağ kolunmuş gibi geliyor.
So long, it's been good to know you
Sizi tanımak her ne kadar iyi olsa da
So long, it's been good to know you
Hepsi aynı şeyi söylüyor : Seni tanımak çok güzeldi
So long, it's been good to know you
Seni tanımak çok güzeldi
It's been so long.
Aradan çok uzun zaman geçti.
Maybe it's been so long since you seen a man you wanted you just done forgot what it feel like.
Belki de istediğin bir erkeğin olması o kadar eskidendi ki nasıl hissettiğini unuttun.
Oh, it's been so long.
Ne kadar uzun zaman oldu!
- General Waxman, it's been so long.
- General Waxman, çok uzun zaman oldu.
It's been so long we feel part of the family
Uzun süredir kendimizi, ailenin bir parçası gibi görüyoruz.
You been whacking it so long your mind is starting to collapse in on itself.
O kadar uzun zamandır buradasın ki... beynin yavaş yavaş... kendini yemeye başlamış.
God, it has been so long. You don't think there's any chance I have lost it, do you?
Sence yeteneğimi kaybetmiş miyimdir?
Sorry it's taken me so long to write, but I've been very busy.
Yazmakta geciktiğim için affet beni, ama çok meşguldüm.
It's been so long since I've been in touch with them.
Onlarla en son görüşmemin üzerinden çok uzun zaman geçti.
He felt it a shame the Liberty Bell had been silenced for so long. He looked forward to a new voice of liberty throughout the land.
Vali, Özgürlük Çanı'nın bu kadar uzun süredir sessiz kalmasının çok yazık olduğunu ve balo sırasında özgürlüğün yeni sesini duymayı sabırsızlıkla beklediğini söyledi.
It's been so long.
Uzun zaman oldu.
It's been so long since I didn't have to think about my answer.
Her cevabımda bir tedirginlik hissetmeden konuşalı, öyle uzun zaman oluyor ki...
It's been so long since we've eaten.
Yemek yiyeli çok uzun zaman oldu.
So long, Sidney. It's really been educational.
Uzun zaman, Sidney, gerçekten eğitim gibi oldu.
I can't believe it's been so long!
Buna inanamıyorum!
It's been so long since I heard another human voice,
İnsan sesi duymayalı çok uzun zaman oldu.
It's just that it's been so long since I got a hard-on just... lookin'at someone.
Sırf birine bakarak ereksiyon olalı uzun zaman oldu.
It's been so long.
Uzun zaman olmuş.
IT'S BEEN A LONG DAY SO I THINK I'LL GET READY TO GO.
Çok uzun bir gün oldu, sanırım artık gitsem iyi olur.
We've been kicking other people's asses for so long, it's time we got ours kicked.
Bunca zaman başkalarını tekmeledik, şimdi tekme yeme sırası bizde.
It's been so long since I wore them dancing, I forgot they were even here.
Uzun zamandır onların dans ettiğini görmediğim için burada olduklarını unutmuşum.
I know, but that's where he and his friends like to sit around and talk about all they could have been in life, so it shouldn't be long.
Biliyorum, ama baban ve arkadaşları orada toplanıp hayatta neleri kaçırdıklarını konuşurlar. Yani uzun sürmez. Niye sordun?
- It's been so long since I've seen you.
Görüşmeyeli çok uzun zaman oldu.
It's been so long.
Çok uzun zaman olmuştu.
It's been so long, I can't really remember.
Uzun zaman oldu, pek hatırlamıyorum.
You know, it's very strange. I have been in the revenge business so long, now that it's over, I don't know what to do with the rest of my life.
Biliyorsun, bu çok tuhaf o kadar uzun zamandır intikam peşindeydim ki hayatımın geri kalanında ne yapacağımı hiç bilmiyorum.
And it's been in the family for so long.
Uzun zamandan beri de ailemizin.
I just thought, you know, it's been a long time since I did something nice for you, so how about this?
Burası güvenli. Koltuk altımla yaptığım bir numaraydı sadece.
Charles, it's been so long.
Charles, uzun zaman oldu.
They've been watching people killin'each other on the boob tube for so long, it's all they know.
Aptal kutusunda birbirini öldürüp sevişen insanları öyle uzun zaman izlemişler ki, başka bir şey bilmiyorlar.
It's been so long, refresh my memory.
Çok zaman geçti, hafızamı tazele.
- So long, Lar, it has been fun but not really.
Bu kadarmış. Eğlenceliydi. Aslında pek de değildi.
It's been a long time since I talked so much
Biriyle uzun uzadıya konuşmayalı epey zaman olmuştu.
It's been so long since I had any meat.
Vücuduma et girmeyeli öyle uzun zaman oldu ki.
It's been so long.
Çok zaman oldu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]