English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / It's gone again

It's gone again translate Turkish

81 parallel translation
It's gone again.
Yine gitti.
And he's gone out again I take it?
Ve anladığım kadarıyla tekrar dışarı çıktı.
The picture, it's gone again.
Resim yine gitmiş. Evet.
Our Francie was telling me that Sissy's gone and done it again.
Francie bana Sissy'nin tekrar aynı şeyi yaptığını söyledi.
- It's gone up again?
- Gene mi zam geldi?
Just when I think I've got it, it's gone again.
Tam da elde ettiğimi düşündüğümde, tekrar yok oluyor.
If he put the jacket in there and it's gone now then somebody must have taken it out again.
Ceketi bu valize koymuştun ama şimdi kayıp Demek ki birileri onu oradan almış. Muhtemelen.
It'll be right with us again... when he's gone, Hester. You'll see.
O gittiği zaman, yeniden bizimle olacaksın Hester.
And when it's all gone, raise it again.
Hepsi bittiğinde ise tekrar kazanırım.
Now, then take this, burn it up, and when it's all gone... you'll be Stanley Moon again... short order chef, Caucasian, 28, male.
Şimdi bunu al ve yak. Tamamen yok olunca yine Stanley Moon olacaksın. Lokanta aşçısı, beyaz, 28 yaşında, erkek.
Finally, all gone. It's just you and me again.
- Ne şanssızlık.Taksi kalmamış mı?
Thorin, before it's gone again, use your key.
Thorin, kaybolmadan önce, anahtarı kullan.
It's gone dead again.
Yine kesildi.
So I called back and it's gone again.
Tekrar telefon ettim ve yine unuttum.
It's gone again.
Yeniden yok oldu.
He takes everything that's gone wrong in your life... and he makes it all better again.
Senin için kötü giden herşeyi alıp iyileştiriyor.
And now it's gone... there it is again!
Göğsümde gerçek bir karıncalanma gibi. Şimdi geçti. İşte yine oldu.
I told him "I'm glad to see you back, my brother... you've been gone a long time and it's good to see you back here again."
Ona dedim ki "Geri döndüğünü gördüğüme sevindim, kardeşim. Uzun zamandır yoktun ve seni tekrar burada görmek güzel."
Now he's gone and done it over again.
Şimdi hepsini baştan yapmış.
It's okay, he's gone again.
her şey yolunda, gitti tekrar.
People always ask me... "Having gone through everything you went through... would you do it again?"
İnsanlar sorup duruyor, bu kadar şey yaşadıktan sonra başa dönecek olsan, yine aynısını yapar mıydın?
This is so bad, it's gone past good and back to bad again.
Bu çok kötü, geçmişte bir ara iyiydi ve tekrar kötüye döndü.
It's gone crazy again.
Yine çıldırdı.
Well, it's, er, gone again.
Şey, tekrar bozuldu o.
Agent Gibbs, you know what it's like to spend every free moment dreaming about being home again, hugging your wife, hearing your kids laugh, only to come home and learn it's all gone?
Ajan Gibbs, siz hiç her boş vaktinizde yuvanıza dönmeyi hayal ettiniz mi? Karınıza sarılmayı, çocuklarınızın kahkahalarını duymayı? Eve dönüp de hepsinin gittiğini görmek nasıldır bilir misiniz?
Mom's gone, so it's just him and his born-again little bundle of joy.
Annesi ölmüştü. Sadece o ve yeniden doğmuş olan bebeği var.
- No. - No, it's gone. - We'll look again when we get home.
Hayır.
No, it's gone again.
Of, gördün mü unuttum yine.
CARTER : Oh, no, no, it's all gone again.
Hayır, hayır, yine olmadı.
Once it's gone, you'll never hear that frequency again.
O bitince bir daha hiç duyamayabilirsin.
Fuck up again, and it's gone.
Tekrar çuvallarsan gider.
Damn it, it's gone again.
Allah belasını versin, yine gittiler.
At this point, we can't even say with 100 % certainty that it's gonna rise again in the morning. And the one guy who can tell us is gone.
Bu noktada yarın sabah tekrardan doğacağını söyleyemeyiz bile ve bunu bize söyleyebilecek insan gitti.
Or has it gone up again?
Yoksa artmış mıdır?
If it works, the tumor's all gone. We never have to go back in there again.
Eğer başarılı olursa, tümörü temizleriz, ve bir daha ameliyat olmana gerek kalmaz.
Oh, it's gone again.
Yine gitti.
# it's like I don't know who you are # # everyone changes now you've gone a bit too far # # it just goes on and on, and I just can't hold on # # this sounds like my new favorite song # # but it's blowing up my radio # # when I try to tune you out but there's no doubt # # you're gonna be stuck inside my head # # all over again #
# kim olduğunu bilmiyormuşum gibi # # herkes değişir şidmi biraz uzaklara gittin # # gidiyor ve dayanamıyorum # # ses favori şarkım gibi # # ama radyomdan geliyor # # sana ses verdiğimde ama hiç şüphe yok # # aklımda takılıp kalacaksın #
If we keep jumping, it'll be gone, and we'll never find it again.
Sıçraya devam edersek, tamamen gidecek ve bir daha asla bulamayacağız.
Wait, it's gone again.
Bekle. Gene gitti.
But I'm telling you, I'm not going to have it again, because the car's gone.
Konuşmam diyorum, çünkü araba gitti.
Oh, it's me! The Big J! I've only gone and risen again... again.
Aslında, yamyamlık kanun dışı, sanırım teknik olarak hakimde beni yargılayabilir.
And so all he could say was, "Well, Klutzy's gone and done it again"
Sonra tek diyebildiği "beceriksiz yine yapacağını yaptı" oldu.
- Oh, it's gone again.
- Oh, tekrar gitti.
And there hasn't been a day that's gone by that I haven't dreamed about the time when I would walk through it again.
Ve gittiğimden beri burada geri girdiğimi hayal etmediğim tek bir gün bile olmadı.
I know Phyllis can afford it. It's just my understanding that she's checked herself out after a couple of days of rehab and then gone home and started drinking again, so...
Phyllis'in çabaladığını biliyorum Sadece anladığım kendini kontrol edemiyor bir iki günlük rehabilitasyondan sonra eve dönüp yine içmeye başlıyor, yani...
- Yeah. No, it's gone to answering machine again.
Yok, yine telesekretere düştü.
Whoever killed him is pretty intense, too. And if it's a drug user, once they've gone this far, they'll do it again.
Ve o bir uyuşturucu müptelasıysa, bir kere yaptıysa gene yapacaktır.
'I think it's the other guys have gone off down and up again,'so I'll get them to stop...'
Bence diğerleri aşağı inip tekrar yukarı çıkmalı böylece ben onları durduracağım.
And it doesn't matter that she's fast or that you won't see her again after she's gone home?
- Biraz hızlı gitmesi ya da eve döndükten sonra onu bir daha görmeyecek olman önemli değil mi?
And so that's interesting, doing that,'cause again you didn't want to do this cliché of a dominatrix, didn't want it to be like a sort of Ann Summers party gone wrong or something.
Bu şekilde yapmak ilginç olacaktı çünkü klişeleşmiş Dominant Kadın tipinde bir şey ya da sorunlu bir iç çamaşırı partisinden fırlamış gibi görünsün istemiyorduk.
And again, it's an event that we've all gone through.
Hepimizin başından geçen bir olay aynı zamanda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]