English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / It's just a misunderstanding

It's just a misunderstanding translate Turkish

208 parallel translation
It's just a misunderstanding, but it could develop into real trouble.
Küçük yanlış anlaşmalar, aniden büyük sorunlara dönüşebilirler.
It was just a silly misunderstanding.
Bu sadece saçma bir yanlış anlama.
It was just a little misunderstanding, you see.
Sadece bir yanlış anlaşılmaydı.
It's just a misunderstanding
Sanırım yanlış anlaşılmış!
Everyone, I think it's just a misunderstanding
Sanırım bir yanlış anlaşılma olmuş
It's just a small misunderstanding.
Sadece küçük bir yanlış anlama.
It's just a misunderstanding.
Yanlış anlaşılma olmuş.
- It's just a small misunderstanding.
Bir yanlış anlama olmuş!
It's just a misunderstanding.
Sadece bir yanlış anlaşma.
It wasn't a challenge, just a misunderstanding.
- Meydan okuma değildi, sadece bir yanlış anlama.
It was just a misunderstanding.
Sadece bir yanlış anlama olmuş.
- Yeah, well, like I just said it was a little misunderstanding. With who, I don't know. We got it worked out.
Dediğim gibi bir yanlış anlaşılmaydı.
Darling, it's just a misunderstanding.
Sevgilim, yalnızca bir yanlış anlaşılma olmuş.
- It's just a big misunderstanding. - That's all.
Memur beyler, bir yanlış anlaşılma var.
It's just a misunderstanding.
Sadece bir yanlış anlama.
It's just a misunderstanding.
Sadece bir yanlış anlaşılmadan ibaret.
Just tell your mother it was all a big misunderstanding.
Annene bunun tamamen büyük bir yanlış anlama olduğunu anlatır mısın.
It was just a misunderstanding.
Bir yanlış anlamaydı.
It was just a misunderstanding.
Ne? Bir yanlış anlamaydı.
It was all just a misunderstanding.
Her şey bir yanlış anlaşılmadan ibaretmiş.
I can only hope that it's a misunderstanding. Alas, no. It is just as I told you.
Ben iniyorum, yemeği oturarak yiyeyim.
It was all just a misunderstanding.
Bir yanlış anlamaydı sadece.
It-It's just a misunderstanding. It has to be.
Bu-Bu sadece bir yanlış anlama olmalı.
I'm sure it's just a big misunderstanding.
Eminim yanlış anlaşılma olmuştur.
I know you hate Christmas, but what if it's all just a misunderstanding?
Noel'den nefret ettiğinizi biliyorum, ama ya bu bir yanlış anlamadan ibaretse?
And the way I see this thing... it's just a little misunderstanding.
Ve benim gördüğüm kadarıyla küçük bir yanlış anlaşılma olmuş.
It was just a misunderstanding.
Sadece bir yanlış anlama.
Whatever it is, I'm positive it's just a misunderstanding.
Her ne ise, eminim tamamen bir yanlış anlamadır.
I think it's just a misunderstanding.
Sanırım sadece yanlış anlaşılma.
So, see, it was just a big misunderstanding.
Gördüğünüz gibi her şey yanlış anlamadan ibaretmiş.
It's just a misunderstanding, that's all.
Bu sadece bir yanlış anlama, hepsi bu kadar.
I'm sure it's just a misunderstanding.
Bende arkadaşlarımla tartışırım ama bir şekilde bunu tatlıya bağlarız.
I think it's just a misunderstanding.
Sanırım bir yanlışlık var.
Tell you what. You leave now, I'll tell the police that it was just a misunderstanding.
Bak ne diyeceğim, şimdi gidersen polise her şeyin bir yanlış anlama olduğunu söylerim.
It's just a big misunderstanding.
Sadece büyük bir yanlış anlama. Tamam mı?
It was just a misunderstanding.
Bu sadece bir yanlış anlaşılmaydı.
It was just a misunderstanding.
Basit bir yanlış anlamaydı.
Because it was still just a matter of, "this is a big misunderstanding."
Neden olsa bu iş hala büyük bir yanlış anlamadan ibaretti.
It's just a stupid misunderstanding that you seem intent on blowing up into a much larger deal.
- Tamam. Sadece aptalca bir yanlış anlaşılma ama bunu fazlasıyla büyütüyorsun.
It was really just a misunderstanding.
O gerçekten yanlış anlaşılma.
It's just... there's been a misunderstanding.
Öyle demek istemedim. Ortada bir yanlış anlama var.
LOOK, IT'S JU... JUST A MISUNDERSTANDING, MOM.
Sadece bir yanlış anlaşılma, anne.
- Jesus Christ. It's just a misunderstanding.
- Tanrım, bu bir yanlış anlama.
- It's just a misunderstanding.
- Bu sadece bir yanlış anlama.
It was all just a big misunderstanding.
Sadece büyük bir yanlış anlaşılmaydı.
Well, I think it's probably just a misunderstanding.
Sanırım, büyük ihtimalle bir yanlış anlaşılma.
Let us go and we'll just say it was a big misunderstanding.
Gitmemize izin ver biz de büyük bir yanlış anlama olduğunu söyleyelim.
It was just a misunderstanding.
Sadece bir yanlış anlaşılma.
Look, baby, it was just a big misunderstanding.
Büyük bir yanlış anlaşılma.
Uh, it was just a minor misunderstanding.
Şey, sadece hafif bir yanlış anlama oldu.
It was just a misunderstanding.
Bir yanlış anlama var. Yanlış anlama var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]