English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / It's our fault

It's our fault translate Turkish

560 parallel translation
It wasn't because of us. The truth is... I think it is our fault that she's dead.
Aslında, bizim yüzümüzden oldu.
I don't know what's happened to him, but I know he's suffering... and it's our fault, mine more than yours.
Ona ne olduğunu bilmiyorum, ama acı çekiyor... ve bu bizim hatamız, senden çok benim hatam.
He says yes, he did, because his village is destroyed... and his people are killed, and it's all our fault for leading Kong inside the wall.
Evet diyor, o atmış, çünkü köyü yok edilmiş insanları öldürülmüş, ve Kong'un duvarın bu tarafına geçmesi bizim suçumuzmuş.
It's our fault
Bizim hatamız.
It's not our fault if men are crazy.
Erkeklerin çılgına dönmesi bizim suçumuz değil.
It's our fault.
Bu bizim hatamız.
Don't be stupid, it's not our fault.
Saçmalama. Bu bizim hatamız değil.
It's our fault.
Bizim hatamız.
It's our own fault. We let cheap peddlers like you on the street.
Sizin gibi kıytırık işportacılara kapılarımızı açmak bizim suçumuz.
It's not our fault.
Bizim bir hatamız yok ki ama.
It's not our fault.
Bizim bir suçumuz yok.
It's not our fault.
Bu bizim suçumuz değil.
It's not your fault, it's just our bad luck
Bu sizin hatanız değil. Bu sadece bizim kötü talihimiz.
It's all our fault.
Tamamen bizim hatamız.
It's not your fault if you are the son of one of these scoundrels who killed our king and bled France.
Kralımızı öldüren ve Fransa'yı yaralayan haydutlardan birinin oğlu olman senin suçun değil.
It's not our fault.
Bizim hatamız değil.
It's not our fault that Dynamite's being shipped to Alaska.
Dynamite'ın Alaska'ya gönderilmesi bizim suçumuz değil ki.
It was all Sam's and me, and it was our fault.
Herşey Sam'e ve bana ait, ve bizim hatamız.
Neither of them is up to much but it's not our fault, is it?
İkisi de pek gözde değil ama bu bizim suçumuz değil, değil mi?
It's not our fault.
Bu bizim hatamız değil.
Jill please It's not our fault.
Jill lütfen, bu bizim hatamız değil.
None of it's our fault.
Hiç biri bizim hatamız değil.
- Well, it's our own fault.
- Ama bu kendi hatamız.
It's not our fault that you slipped a wheel and we're 4 hours late.
Tekerleği kaydırıp bize 4 saat kaybettirmiş olman bizim suçumuz değil.
Well, it's our fault.
Bu bizim hatamız.
Besides, it's not our fault.
Ayrıca bu, bizim elimizde olan bir şey değil.
Let's face it, it's our fault.
Artık kabul edelim, bu bizim hatamız.
It wasn't our plan's fault though.
Gerçi bizim planımız yüzünden olmadı.
We get caught, it's our own fault, not yours.
Yakalanırsak kabahat bizim, senin değil.
it wasn't our fault if he didn't have the money.
Paranı alamamış olman bizim suçumuz değil.
- It's all the fault of our Lord's weather.
- Hepsi Tanrının cezası bu hava yüzünden..
It's our fault
Onu biz kaçırdık!
- It's not our fault.
- Bizim hatamız değil.
It's not our fault!
Bizim hatamız değil!
Our daughter's grown up, you can't beat her up lt's a father's fault not to teach properly lf l don't teach her a lesson now... it will be too late when she's pregnant
Kızımız büyüyor, onu dövemezsin! Kızını dövmeyen dizini döver! şimdiden ona ders vermezsem... bir de bakmışız hamile bile kalabilir!
Yeah. It's all our fault.
- Evet, hepsi bizim hatamız.
If he mugs us, it's our own fault.
Bizi soyarsa, ikimizin suçu olur.
It's history and not our fault.
Tarih böyle ve bu da bizim hatamız değil.
I'll check if it's a real gravity threat, or if our computer's developed a fault.
Hayır, ama gerçek bir tehdidi mi, yoksa bilgisayarımız bir arıza mı yaptı diye kontrol edeceğim.
It's our men's fault, because they went to die in war.
Bizim erkeklerin suçu, çünkü hepsi savaşta ölmeye gittiler.
It's our fault, because we get hungry and catch pellagra!
Bizim hatamız, çünkü aç kalıyoruz ve vitaminsiz kalıyoruz!
And it's also our fault if 2 out of 3 of our kids die!
Eğer üç çocuğumuzdan ikisi ölüyorsa bu da bizim hatamızdır!
But it's not our fault.
Bu, sizin suçunuz değil.
It's his fault 15 of our men are dead.
Onun hatası yüzünden 15 adamımız öldü.
- It wasn't our fault. Uh, shut up, will you?
Çeneni kapayacak mısın?
It's all our fault.
Canınız Cehenneme!
- Can't you? - Oh, I suppose it's my fault. I broke our engagement and went off with you.
Nişanı bozdum ve seninle olmaya karar verdim.
It ain't fair. Everybody's going on like it's our fault- - Like we're to blame.
Ama bu haksızlık, herkes bizim hatamızmış gibi davranıyor, sanki bizi suçluyorlar.
If we tell anyone they'll say it's our fault.
Eğer birilerine söylersek bunun bizim hatamız olduğunu söylerler.
It's not our fault!
Bu bizim hatamız değil!
- It's not our fault.
- Bu bizim hatamız değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]