It's too early to tell translate Turkish
108 parallel translation
It's too early to tell.
Bunu söylemek için çok erken.
- It's too early to tell.
- Söylemek için çok erken.
It's too early to tell.
Bunu söylemek için erken.
But it's too early to tell.
Bunu söylemek için çok erken.
I think it's too early to tell.
Söylemek için erken.
It's still too early to tell. Obviously,
Henüz bilinemez ama tabii ki inanmıyorum
Still listed critical, but it's too early to tell.
Durumu Kritik Gibi Ama Bunu Söylemek İçin Çok Erken.
It's too early to tell.
Bunun için daha erken.
As for possible paralysis, it's too early to tell.
Felç olup olmayacağını şimdiden kestirmek zor.
Well, it's way too early to tell.
Söylemek için çok erken.
As with Lorenzo, it's too early to tell.
Tıpkı Lorenzo gibi, değerlendirmek için çok erken.
It's too early to tell.
Söylemek için çok erken.
It is too early to tell if the cortical fibres have worked.
Kortikal tellerin çalışıp çalışmadığını söylemek için çok erken
Well, it's still too early to tell.
Henüz söylemek için erken.
Unfortunately, it's too early to tell who's in control but we don't want to take any chances.
Ne yazık ki, kontrolün kimde olduğunu söylemek için henüz çok erken. Ama risk almak istemiyoruz.
It's too early to tell.
Bunu söylemek için, çok erken.
It's really too early to tell that.
Söylemek için çok erken.
- It's too early to tell yet.
- Henüz bir şey söylemek için çok erken.
Don't know. It's too early to tell.
Bunu söylemek için çok erken.
It's too early to tell.
Bunu söylemek için henüz erken.
- It's too early to tell.
- Teşhis için erken.
- It's too early to tell.
- Söylemek için biraz erken.
Is it too early to tell if it's a girl or a boy?
Cinsiyetini söylemek için çok mu erken?
- I don't know. It's too early to tell.
- Konuşmak için daha erken.
- It's too early to tell.
Bir şey söylemek için erken.
Well, he's stabilized for now, But it's still too early to tell.
Durumu şimdilik kontrol altunda ama kesin bir şey söylemek için erken.
- It's too early to tell.
- Bir şey söylemek için erken.
- It's too early to tell.
- Henüz çok erken.
It's too early to tell.
- Bunu söylemek için çok erken.
It's too early to tell, Helenita.
Söylemek için daha çok erken, Helenita.
Doc says it's too early to tell, but knowing you, you'll be fine.
Doktor bir şey söylemenin erken olduğunu söyledi ; ama sadece iyi olacağını bilmeni istiyor.
It's still too early to tell.
Birşey söylemek için çok erken.
It's too early to tell yet. They're doing everything they can.
Henüz konuşmak için erken ama ellerinden geleni yapıyorlar.
- It's too early to tell.
Söylemek için çok erken.
- Again, it's too early to tell.
- Tekrar söylüyorum, söylemek için çok erken.
The infection pattern suggests it has airborne ability to infect, but it's too early to tell for sure.
Enfeksiyonun yayılma biçimi, havadan yayılabildiğini gösteriyor... ama emin olmak için daha çok erken.
Some might say it's too early for snow on Mount Charleston, but don't tell that to residents of our local mountains, where folks woke up to eight inches of the white stuff.
Bazıları Charleston dağı için karın erken olduğunu söylüyorlar fakat dağlarımızda konaklayanlara bunu söylemeyin ve uyandıklarında kendilerini 20 santim kar içinde bulacaklar.
I think it's too early to tell.
Sanırım bunu söylemek için çok erken
It's a little too early to tell, but I know when he wakes up, he'll be happy to see you.
Bunu söylemek için biraz erken, ama biliyorum ki uyandığında seni görmek onu mutlu edecek.
- It's a little too early to tell but... - That's wonderful. I don't want to put the cart before the horse, but there's definitely something there.
Daha, at birinci gelmeden kazandım demek istemiyorum, ama kesinlikle bir şeyler var.
It's too early to tell.
Bunu söylemek için henüz çok erken.
No, and it's too early to tell who might've been responsible for the attack.
Saldırıdan kimin sorumlu olduğunu söylemek için henüz daha erken.
It's still too early to tell, but I feel it's possible I'm falling in love.
Söylemesi erken ama sanırım aşık olacak gibiyim.
It's too early to tell if it's meaningful.
Ama işe yarar bir şey söylemek için henüz çok erken.
Oh, honey, it's too early to tell. Right.
Tatlım onun için bir erken.
I don't know. It's too early to tell.
Bir şey söyleyebilmek için daha çok erken.
It's too early to tell, but it feels like a boy.
Söylemek için çok erken ama erkek galiba.
It's just a little too early to tell right now.
Şu anda bir şey söylemek için biraz erken.
Seems healthy, but it's too early to tell.
Sağlıklı görünüyor ama bir şey söylemek için çok erken.
It's too early to tell.
Bir şey söylemek için çok erken.
It's too early to tell.
Sakin ol. Henüz çok erken.