English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / It doesn't matter what you think

It doesn't matter what you think translate Turkish

82 parallel translation
I know you'll despise me for stooping to this, but it doesn't matter what you think of me if i can stop you from marrying him.
Biliyorum bu kadar alçaldığım için beni suçlayacaksın, ama bu evliliği durdurduğum sürece ne düşündüğün hiç önemli değil.
"My father doesn't think well of you, what does it matter?"
"Babam sizi iyi tanımıyor, ama ne önemi var?"
I do not think it possible to remake this world from the basement of a little police station. It doesn't matter what you believe.
Küçük bir polis karakolunun bodrumundan bu dünyayı yeniden yapmanın mümkün olduğunu sanmıyorum.
In that case, as you think so little of him, as I gather from the way you treat him, it doesn't matter what happens to him.
Madem ona karşı bir hissin yok davranışlarından da anladığım kadarıyla, ona bir şey olmasının da bir önemi yok.
Frank, it doesn't matter what you think.
- Frank, ne düşündüğün önemli değil.
Well... since you're no longer director of CIA, and I am, it doesn't matter what you think.
Eh, CIA başkanı artık ben olduğuma göre, senin ne düşündüğünün önemi yok.
So it doesn't matter what you think of me, cos I have respect for you.
Hakkımda istediğin şeyi düşünebilirsin, çünkü sana karşı sonsuz bir saygım var.
The point is that in a military state, or a feudal state, or what we would nowadays call a totalitarian state, it doesn't much matter what people think, because you've got a bludgeon over their head, and you can control what they do.
O tartışmasız yaşayan en büyük konuşmacıdır ve eğer benim programım yoluyla 500 bin, kayıtlarla birlikte milyonlarca insan onu dinlerse, çok mutlu olurum.
When you come right down to it it doesn't matter what I think either way.
Ama düşününce aksini düşünmemin de bir önemi yok.
- It doesn't matter what you think.
Senin ne düşündüğün önemli değil.
Doesn't matter what you think, it doesn't matter what I think, that's the way it is. - We've got to deal with that.
Senin benim ne düşündüğümüz hiç fark etmez, durum böyle ve bir şekilde halletmemiz gerekiyor.
It doesn't matter what I think or do, sir, because you desk warriors from Washington will find a million different ways to make the tests turn out whatever way you want, sir.
Benim ne düşündüğüm ya da ne yaptığım önemli değil, efendim çünkü siz Washington'dan gelen masa savaşçıları, testlerin istediğiniz gibi sonuçlanması için milyonlarca farklı yol bulacaktır.
It doesn't matter what I think. They're in there right now looking for you.
Artık benim ne düşündüğüm önemli değil Çünkü seni arıyorlar.
What do you think? - It doesn't matter what I think.
- Benim ne düşündüğümün önemi yok.
It doesn't matter what you guys think.
Sizin ne düşündüğünüz önemli değil.
It really doesn't matter what you think because it's my life and it's my relationship.
Ne düşündüğün o kadar da önemli değil. Çünkü bu benim hayatım ve benim ilişkim.
It doesn't matter what they think over there. Let me tell you something. You're a good guy.
Orada ne düşünürlerse düşünsünler, inan bana sen iyi bir adamsın.
It doesn't matter what you think anymore, Victor.
Ne düşündüğün artık hiç önemli değil, Victor.
It doesn't matter what I think, you have to know it.
Benim ne düşündüğüm önemli değil, senin bilmen gerekiyor.
I think it doesn't matter what you think.
Bence ne düşündüğünün önemi yok.
It doesn't matter what you think of me.
Benim için ne düşündüğünüz önemli değil, tamam mı?
It doesn't matter what you or I think.
Senin ya da benim ne düşündüğüm önemsiz.
Guess it doesn't matter what you think.
Sanırım düşündüğün şey önemsiz.
But it doesn't matter what I think, it doesn't matter what you think, because this is what's happening.
Ama benim düşüncem önemsiz senin düşüncen de, çünkü olan bu.
Doesn't matter. Doesn't matter what you think or it doesn't matter what happened to him?
Ne düşündüğünün mü önemi yok, yoksa ona ne olduğunun mu?
Mr. Badalandabad, it really doesn't even matter what you think of me or of the textbooks.
Bay Badalandabad, benim veya ders kitaplarının hakkında ne düşündüğünüzün önemi yok.
It doesn't matter what I think, because you have a problem that's a lot bigger than me.
Ne düşündüğümün önemi yok çünkü senin sorunun benimkinden daha büyük.
It doesn't matter what you think.
Ne düşündüğün önemli değil.
It doesn't matter what you think. Oh, yeah?
Ne düşündüğünüz umurumda bile değil.
I don't mean to be rude, but the awful thing is it doesn't even matter what you think.
Kaba olmak istemem ama kötü olan, düşündüğün şeyin önemi bile olmaması.
It doesn't matter what you think.
Senin ne düşündüğünün önemi yok.
I think it doesn't matter what kind of love you have for Tong.
Tong için nasıl bir sevgin olduğu önemli değil sanırım.
It doesn't matter what you think.
Ne düşündüğünüz önemli değil.
But it's my kid, Izzie, my kid. And what you think doesn't matter!
Ama o, benim çocuğum Izzie, benim, ve senin ne düşündüğün umrumda değil.
Anyway, it doesn't matter what you think anymore
Her neyse, ne düşündüğün artık önemli değil.
You just needed a little something extra, a little magic, and so you believed in this famous guy Lorenzo, but it doesn't matter what I think, or what Lorenzo thinks, or what anyone else thinks.
Ama biraz fazlasına, ufacık bir sihre ihtiyaç vardı. O yüzden bu ünlü adam Lorenzo'ya inanmayı seçtiniz. Ama benim, Lorenzo'nun ya da bir başkasının ne dediğinin önemi yok.
It doesn't matter what these people think of you.
Bu insanların senin hakkında Ne düşündüğü önemli değil.
- It doesn't matter what you or I think, it's a Bobby Mason picture.
Gözlerinin gördüğün önemli değil. Bu bir Bobby Mason filmi.
Well, it really doesn't matter what you think.
Ne düşündüğünün hiç bir önemi yok.
It doesn't matter what you think.
Sorun düşündüğün şey değil.
You know, if you think about it, it doesn't really matter what we do today.
Bugün ne yaptığımızın aslında bir önemi yok.
It doesn't matter what you think.
Ne düşündüğünün bir önemi yok.
So, it doesn't matter if you're a badass motherfucker on the run, because you think you're better than everyone else, and somehow entitled to do what you gotta do.
Kaçmakta olan bir orospu çocuğu olmanız önemli değildir çünkü herkesten iyi olduğunuzu düşünüyorsunuz ve bir şekilde istediğinizi yapmaya yetkilisinizdir.
It doesn't matter what I think, it matters what you think.
Benim ne düşündüğüm önemli değil. Önemli olan senin ne düşündüğün.
I think it's cancer. Well, doesn't really matter what you think'cause I'm the one with a medical degree.
Senin ne düşündüğün önemli değil çünkü burada tıp diploması olan benim.
And I know it doesn't matter what I think, but if I were on the jury, I'd watch you.
Benim düşüncem bir şeyi değiştirmez ama, eğer heyette olsaydım, seni izlerdim.
It doesn't matter what you think,'cause it's Randy's house.
Senin ne düşündüğün önemli değil, .. çünkü Randy'nin evindeyiz.
It's called- - it doesn't matter what it's called because whatever you think it is, there's a drug for it, and I'm pretty sure I've taken it before, and it didn't work.
Adının ne olduğu, ne düşündüğün önemli değil. Bunun bir ilacı var, eminim daha önce de denemişimdir ve işe yaramıyor.
- You got no wife and kids so you think it doesn't matter what happens to you!
- Karın ya da çocukların yok senin. Sana olanların bir öneminin olmadığını mı düşünüyorsun!
You got no wife and kids, so you think it doesn't matter what happens to you.
Karın ve çocukların yok, bu yüzden sana ne olduğunun hiç bir önemi olmadığını düşünüyosun.
I thought you said that it doesn't matter what people think about us.
İnsanların hakkımızda ne düşündüklerinin bir önemi olmadığını söylemiştin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]