English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ K ] / Kanguru

Kanguru translate Turkish

443 parallel translation
Someone who doesn't know the difference between an ism and a kangaroo.
Bir öğreti ile kanguru arasındaki farkı bilmeyen biri.
Hey, what do you think you're flying, a kangaroo?
Hey, ne uçurdugunu sanïyorsun, bir kanguru mu?
I didn't think she was a kangaroo.
Kanguru değil herhalde.
- Australia, with the kangaroos?
- Kanguru vatanı Avustralya mı?
Hey, a kangaroo.
Hey, bir kanguru.
What do you get for a kangaroo?
Kanguru için ne kadar kazanıyorsun?
You have to go to Australia for kangaroos.
Kanguru için Avustralya'ya gitmelisin.
Mooning around the kitchen till he wants something, and then she hops like a blooming kangaroo!
Efendisi bir şey isteyene kadar mutfakta avarelik ediyor ama sonra kanguru gibi yerinden fırlıyor.
Since, where the general is in the park and all to kangaroos become.
Burada Hayvanat Bahçesinde kanguru olduğunu biliyor muydun?
- And the kangaroos gallop...
Sürekli zıplayan Kanguru...
And even a kangaroo.
Hatta bir kanguru.
We'll live in Australia and raise kangaroos.
Avustralya'da yaşar, kanguru yetiştiririz.
Sorry, chums, kangaroo to you.
Pardon, beyler, yani kanguru demek istedim.
Asparagus, chili beef, minestrone clam chowder, tomato, chicken gumbo turkey noodle, kangaroo tail vichyssoise, vegetable or just plain pea.
Kuşkonmaz, biftek, sebze çorbası midye türlüsü, domates, piliçli bamya çorbası hindili şehriye, kanguru kuyruğu kremalı patates, sebze ya da sadece bezelye.
- Kangaroo tail sounds interesting.
- Kanguru kuyruğu ilginç geldi.
- Kangaroo tail?
- Kanguru kuyruğu mu?
You've been hopping around like a little kangaroo.
Ufak bir kanguru gibi oradan oraya zıplayıp durmuşsun.
- ♪ Anything!
- Kanguru yakalar mısın?
- You know what a wallaby is? - Yes, I do.
Kanguru nedir bilir misiniz?
Will a kangaroo do?
Kanguru olur mu?
Kangaroo.
Kanguru.
Kangaroo.
- Evet, içki içerken böbürleniyordun ve... Kanguru.
Roos!
Kanguru!
What are you gonna do, hunt kangaroos?
Kanguru mu avlayacaksın?
This is a court, a kangaroo court... as the headlines could scream.
Bu bir mahkeme, bir kanguru mahkemesi... Ana başlıkların bağıracağı cinsten.
A kangaroo cub was beaten to death.
"Yavru bir kanguru ölene kadar dövüldü."
Not kangaroo shit, elephant shit or chicken shit! Ain't nothing lower than fly shit!
Ne kanguru, ne fil, ne de tavuk pisliği!
Captain Kangaroo.
Kaptan Kanguru.
I will bring home anyone or anything I choose including a one-eyed Episcopalian kangaroo if that happens to be my kinky inclination.
Eve kimi ya da neyi istersem getiririm. Sapıkça eğilimlerim tek gözlü piskopos bir kanguru olsa,.. ... onu da getiririm.
Oh... an old kangaroo skin?
Ah... eski bir kanguru derisi?
- Bitch! Everywhere we go she pops up. - Darling...
Nereye gitsek karşımıza çıkıyor, tıpkı bir kanguru gibi.
Maybe we'll invent the Kangaroo Bop.
Kanguru Dansını yaratırız.
There's this creature and a kangaroo that, unbelievable it may seem for an animal clearly designed for hopping, has taken to trees.
Bu canlıdan başka bir de kanguru vardır. Zıplamak için tasarlandığı bariz olan bir hayvan için inanılmaz olsa da ağaçlarda yaşar.
Out in this open country, the small wallaby-like marsupials grew bigger, hopped farther and faster and became kangaroos, the marsupial equivalent of deer and antelope.
Bu çıplak topraklarda küçük valabilere benzeyen canlılar büyüdü, daha ileriye ve daha hızlı zıplar hale geldi ve kanguru oldu. Yani geyik ve antilobun keseli versiyonu.
With its huge hind legs and muscular counterbalancing tail, a red kangaroo, the biggest of all living marsupials, can bound 27 feet, about eight metres, and leap over obstacles ten feet, three metres high.
Kocaman arka ayakları ve denge sağlayan, kaslı kuyruğuyla yaşayan en büyük keseli olan kızıl kanguru sekiz metre mesafeye zıplayabilir ve üç metre boyundaki engellerin üzerinden atlayabilir.
The red kangaroo has developed the marsupial reproductive technique into a very efficient system indeed.
Kızıl kanguru keseli üreme yöntemini çok verimli bir sisteme dönüştürmüştür.
The female doesn't lay a shelled egg, like a platypus, nor give birth to a partially developed little worm, like a kangaroo.
Dişi, platipus gibi yumurtlamaz veya kanguru gibi kısmen gelişmiş ufak bir solucan doğurmaz.
That kangaroo just stole my ball!
O kanguru topumu çaldı!
Yeah. While you were sitting at home watching Captain Kangaroo and munching on Cocoa Puffs...
Sen evde oturmuş Kaptan Kanguru'yu izleyip kakaolu sufleleri yerken -
I never saw a kangaroo!
- Ben kanguru görmedim.
You mean to say, Mr Cullen, that as a kangaroo shooter armed with a high powered rifle, you were unable to kill or even wound this boar.
Yani, Bay Cullen, güçlü bir tüfekle donanımlı bir kanguru avcısı olarak bu yaban domuzunu ne öldürebildiğinizi ne de yaralayabildiğinizi ifade ediyorsunuz.
So, as a professional kangaroo shooter and an expert on local wildlife, how big would an animal, say, a razorback, how large would a razorback have to be to carry a two-year-old child over any distance?
Ee, profesyonel bir kanguru avcısı ve yerel vahşi hayat uzmanı olarak bir hayvanın, diyelim ki, bir yaban domuzunun iki yaşındaki bir çocuğu alıp götürmesi için ne kadar büyük olması gerekir?
On the kangaroo slaughter?
Kanguru katliamına mı?
Last year, more than 800,000 kangaroos and waballies... wobblies!
Geçen yıl, 800,000'den fazla kanguru ve valabi...
Last year, more than 800,000 kangaroos and wallabies were slaughtered in this district alone.
Geçen yıl, sadece bu bölgede, 800,000'den fazla kanguru ve valabi katledildi.
We... we'd like to interview some kangaroo shooters.
Bir kaç kanguru avcısıyla röportaj yapmak istiyoruz.
How do you respond to claims by scientists that the kangaroo is becoming extinct?
Bilimadamlarının kanguru neslinin tükeneceği iddiaları hakkında ne diyorsunuz?
Well, boars or kangaroos.
Domuz ya da kanguru.
The roads will be full of kangaroos after dark.
Karanlık olunca, yollar kanguru kaynar.
'... claims that the kangaroo is becoming extinct? '
... kanguru neslinin tükeneceği iddiaları hakkında...?
It looked like a cross between a duck and a kangaroo.
Bu yarım ördek gibiydi, yarım kanguru!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]