Karl translate Turkish
5,089 parallel translation
- Is this Karl?
- Bu Karl'mı?
Listen, I know Karl can be a total pain.
Bak, bazen Karl'ın bir baş belası olabildiğini biliyorum.
Karl the Savior rescues Christian the Pathetic.
Kurtarıcı Karl Ümitsiz Christian'ın imdadına yetişir.
We raped a girl, Karl.
Bir kıza tecavüz ettik Karl.
You're an idiot.
Sen bir gerizekalısın Karl.
Karl got into architecture school and married Maja.
Karl mimarlık okumaya başladı ve Maja ile evlendi.
To Karl's great relief, he believes he has spied lesbian tendencies.
Karl'ı büyük oranda rahatlatan şey ise, kızlarında lezbiyen eğilimler fark ettiğine inanması...
It's easy to enter the bank, you know?
Banka kolay iş, her halükarda karlı çıkarız.
Sounds like she's getting the better side of the bargain.
Galiba o bu anlaşmadan daha karlı çıkıyor.
But if our story is that the car wash is successful, then what do successful car wash owners do?
Ama hikayeye göre, servisimiz karlı bir işletmeyse kar getiren bir araba yıkama servisi sahipleri ne yapar?
And then Karl Marx added... the first time it was a tragedy, the second time... a farce.
Sonra da Karl Max ilk seferin bir felaket olduğunu ikincisinin ise saçmalık olduğunu ekledi.
I'll ride due north towards Big Snowy Mountain.
Kuzeye, Büyük Karlı Dağ'a doğru gideceğim.
I've got a whole team of scientists coming up with a plan that's going to benefit everybody, including you.
Sen de dahil olmak üzere herkesi karlı çıkaracak planlar bulan koca bir bilim insanı ekibim var.
It's Karl Simmons.
Bu Karl Simmons.
Wallace was killed in the operation, but police managed to save the life of his next victim, army staff sergeant Karl Simmons, a veteran of the war in Afghanistan.
Wallace operasyon sırasında ölüdürüldü, ama polis bir sonraki kurbanının hayatını kurtarmayı başardı, kara kuvvetleri çavuşu Karl Simmons, Afganistan savaş gazisi olan.
I was just, um, checking in on Karl Simmons.
Karl Simmons'ı kontrol etmeye gelmiştim.
I heard you talking to Karl Simmons.
Karl Simmons ile konuşmanı duydum.
Karl.
Karl.
Karl found the tracker.
Karl takipçiyi buldu.
Karl got rid of all of your things in case there was another tracker hidden in them.
Karl sana ait herşeyden kurtuldu. hatta saklı olan başka bir takipçiden de.
Once Karl's gone, I need to get his statement to the media and continue getting our message out there.
Karl gidince, medyadaki yerini korumam gerek ve vereceği mesajı da tabi ki.
Once I know that Karl's okay, it's what has to happen.
Karl kendine gelir gelmez olmak zorunda.
- Where's Karl?
- Karl nerede?
Get out of the car, Karl! I wanted people to hear me.
Arabadan sışarı çık, Karl! İnsanların beni duymasını istiyorum.
Karl Simmons could've blown up a planeload of people... or he could just leave us alone and take full credit himself.
Karl Simmons bir uçak dolusu insanı havaya uçurabilirdi... ya da bizi başbaşa bırakıp övgüleri kendine toplayabilirdi.
If you do, it's gonna be on for you.
Bunu başarırsan, bu işten çok karlı çıkarsın.
Call this crisis by any other name, it's still the same old game... the rich still get richer and the poor get poorer.
Bu kriz konusunda tabiki güçlü olan karlı çıkacak Ve bu büyük bir ilerleme
When she is sober you may ask her where the hell she parked the tractor, Karl.
Ayılınca ona traktörü nereye park ettiğini sorabilirsin Karl.
Karl?
Karl.
Don't do this, Karl.
Yapma böyle, Karl.
Karl Crabbe himself?
- Karl Crabbe mı? - Evet, efendim.
Karl, I would say goodbye.
Karl, elveda demek isterdim.
Because I have made a selection that is perfect for being snowed-in in New York City.
Çünkü karlı New York City için mükemmel bir seçim yaptım.
His name's Karl Karzik.
İsmi Karl Karzik.
You hear about Karl Karzik?
- Karl Karzik'i duydun mu?
You know Karl's withdrawn?
Karl'ın işi bıraktığını duydun mu?
- Snow-capped mountains.
- Tepeleri karlı dağlarda.
No, thanks, Karl.
Hayır teşekkürler Karl.
Karl, you all right?
Karl iyi misin?
Karl!
Karl! Karl!
Karl!
Karl!
Karl?
Karl!
I served up Karl to this guy on a silver platter.
Karl'ı o adama gümüş tabakta sundum.
This one's alive. It's Karl.
- Bu Karl.
Wallace was killed in the operation, but police managed to save the life of his next victim, army staff sergeant Karl Simmons, a veteran of the war in Afghanistan.
Operasyon sırasında Wallace öldü. Ama polis Afganistan'da savaş gazisi olan Kıdemli Başçavuş Karl Simmons'un hayatını kurtardı.
I'm impressed. You saved Karl's life.
Karl'ın hayatını kurtardın.
We named him Karl.
Ona Karl diyoruz.
After Karl Marx.
Karl Marx'dan beridir.
Karl bloody Marx?
Pislik Karl Marx?
Oh, well, I'm sorry, Karl. I'm not.
Öyle mi Hmm üzüldüm, Karl.
Hey, Karl.
Selam, Karl.