English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ K ] / Kart

Kart translate Turkish

39,251 parallel translation
He gave me your badge number and card.
Bana rozet numaranızı ve kartınızı verdi.
A man doesn't go for a joy ride, then wave his daddy's card around to get out of trouble.
Bir adam eğlence için arabayla hız yaptığında, başı belaya girerse babasının kartını vermez.
Coin flip, high card, game of softball?
Yazı tura, yüksek kart ya da softballa mı?
Get out your credit card.
Sende kredi kartını çıkar.
Turns out she agreed to marry some schmuck from a country she's not sure how to pronounce, so he could get his green card.
Başka bir ülkeden aptalın biriyle evlenmeyi kabul ettiği ortaya çıktı. Nasıl telaffuz edildiğinden pek emin değil, ama yeşil kartını alabilecek.
You got to tell her as soon as she's feeling better, she has to get a job and pay the green card guy back.
Kendini iyi hisseder hissetmez, iş bulup yeşil kart adama parasını geri vermesini söylemelisin.
Sylvester and I make enough noise so they don't hear you drilling into the space rock.
Sylvester ve ben uzay kayasını delme sesinizi duymasınlar diye yeterli gürültüyü çıkartırız.
Whatever you believe in, if you truly love Ma, you get her out of that city right now.
Neye inanırsan inan, eğer annemi gerçekten seviyorsan, onu hemen şehirden çıkart.
They're... not exactly the kind of place that prints up business cards.
Pek de kimlik kartıyla çalışacak bir kuruluştan bahsetmiyoruz.
Okay, it's a DIME with six bricks of C-4 hardwired to a central circuit board.
Tamam, ana akım kartına bağlı 6 blok bir C-4 DIME bombası bu.
He hasn't used his cell phone or his credit card since the museum, and no hits on any of his vehicles, either.
Müzeden beri kredi kartını ya da telefonunu kullanmadı araçlarıyla ilgili de bir bulgu yok.
You got it. Give me the keycard.
Anahtar kartını ver.
I'm not an American yet and if I was, my IQ makes me well above average.
Henüz Amerikalı değilim ama olsaydım IQ'm beni ortalamanın epey üstüne çıkartırdı.
Ralph, is he taking it off?
- Ralph, ceketini çıkartıyor mu?
Every girl I ever dated was subjected to an inquisition.
Çıktığım her kız engizisyon mahkemesine çıkartıldı.
An Avengers ID?
Bir Yenilmez kimlik kartı mı?
Why is security leading them away?
Neden güvenlik çıkartıyor onları?
AMBER alert's been issued.
AMBER alarmı çıkartıldı.
Guys, get your phones out.
Çocuklar, telefonlarınızı çıkartın.
It was strictly for my green card.
Sadece yeşil kartım içindi.
Absolutely. So, here's my card.
Kartım bu.
- Great. And if I could just have you swipe and follow the prompt.
Kartınızı geçirip monitörü takip ederseniz...
This would just take way too much work.
Burası bize çok iş çıkartır.
Right, but that's only because Blackstone dug up your shit and scared the fuck out of you... To be fair.
Doğru ama açıkçası Blackstone bu işin bokunu çıkartıp seni korkuttuğu için söyledin.
You need food or gas, use cash, no credit cards.
Yemek ya da benzin alacaksan nakit al. Kredi kartını kullanma.
The lie justifies what we both know will happen next.
Bu yalan, ikimizin de gelecekte olacakları bildiklerimizi haklı çıkartır.
- if we chart those, so...
-... bu yüzden grafik çıkartıyorduk.
- Ever since I moved to the day shift, I'm happier, healthier, my stepson gave me my debit card back.
Gündüz vardiyasına geçtiğimden beri daha mutluyum daha sağlıklıyım, üvey oğlum banka kartımı bana geri verdi.
Use your credit card.
Kredi kartını kullan.
- I don't have a credit card!
- Kredi kartım yok ki!
- You don't have a credit card?
- Kredi kartın yok mu?
She's got a credit card secret just in her name, with charges to a motel just outside of town, and nothing else.
Mali durumlarına baktım. Sadece kendi adına olan gizli bir kredi kartı var ve kartı sadece şehir dışında bir motelde kullanmış.
And I need you to revoke his employee access card.
Çalışan izin kartını iptal etmeni istiyorum.
There should be a circuit board on the lower right corner.
Sağ alt köşede bir devre kartı olacak.
All right, I found the circuit board.
- Pekala devre kartını buldum.
That's when he showed up here with his fake military I.D. card that one of the guys had gotten him.
İşte o zamanlar arkadaşlarından birinin çıkarttığı sahte askeri kimlik kartıyla buraya geldi.
- Stumble... your ass out!
O yanıldığın... kıçını hemen dışarı çıkart!
Get your rope out.
Halatını çıkart.
That reporter from the other day... She leave a card or anything?
Dün gelen muhabir kart ya da herhangi bir şey bıraktı mı?
- I'll need your assistance. You'll have to pull out the pipe and stitch up the wound.
Demiri çıkartıp dikiş atmalısın.
We paid with 13 different credit cards, and we were asked to never come back again.
13 farklı keredi kartı ile ödeme yaptık ve bir daha asla geri gelmememiz istendi.
So you're making a car out of mud bricks?
Yani kerpiç tuğladan bir araba mı çıkartıyorsunuz?
And you've overdone the explosives.
Patlayıcılar biraz fazla duman çıkartıyor.
Hammond, reverse off down my superb ramp.
Hammond, süper rampamdan geri geri çıkart arabayı.
Okay. Jackets off, girls.
Kızlar montlarınızı çıkartın.
Pieces of a SIM card.
SIM kart parçaları.
We don't even have a full SIM card I.D. number.
ID numarası için bütün bir SIM kart olmalı.
Why was she wearing a name tag?
- Neden isim kartı takmış ki? - Bilmem.
It's an obscure BLA calling card.
Gizli bir SÖO çağrı kartı.
And where they'll definitely ask for an ID with my credit card when I go to pay, even though they haven't asked for anybody else's.
Ve ayrıca, kredi kartı ile ödemeye gittiğim zaman benden kimlik isteyeceklerini ki hiç kimseden istemedikleri halde.
Can I, maybe, get a look at that? I'll print you out a copy.
Sana bir kopyasını çıkartırım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]