Kleinfeld translate Turkish
49 parallel translation
David Kleinfeld, who never gave up on me through everything, thick and thin.
David Kleinfeld de beni asla yüzüstü bırakmadı. İyi günümde de, kötü günümde de.
Davey Kleinfeld.
- Davey Kleinfeld.
But Davey Kleinfeld, he ain't scared no more.
Ama Davey Kleinfeld artık korkmuyordu.
Kleinfeld is my brother.
Kleinfeld benim kardeşim.
Mr. Taglialucci to see his lawyer, Mr. Kleinfeld.
Bay Taglialucci, avukatı Bay Kleinfeld'le görüşecek.
Don't make me do it, Kleinfeld.
Konuşturma beni Kleinfeld.
I never liked you, Kleinfeld.
Öteden beri senden hoşlanmadım Kleinfeld.
Mr. Kleinfeld?
Bay Kleinfeld?
Mr. Kleinfeld, are you there?
- Bay Kleinfeld, orada mısınız?
Mr. Brigante, there is a problem with Mr. Kleinfeld.
Bay Brigante, Bay Kleinfeld'le başımız dertte.
Everything paid for by Kleinfeld.
Her şeyi Kleinfeld ısmarlıyor.
Kleinfeld was coked out of his mind, the flaps of his nose, all red and swollen.
Kleinfeld beynini kokainle doldurmuştu. Burun delikleri kıpkırmızı şişmişti.
You were right about Kleinfeld.
Kleinfeld hakkında haklıydın.
I just wanted you to know you were right about Kleinfeld.
Sadece Kleinfeld konusunda haklı olduğunu söylemek istedim.
Mr. Kleinfeld took a knife in the chest at 2 : 00 this afternoon.
Bay Kleinfeld bugün öğleden sonra ikide göğsünden bıçaklandı.
Kleinfeld's lucky to be alive.
Kleinfeld'in hayatta kalması büyük şans.
David Kleinfeld became a very big fish while you were gone.
David Kleinfeld sen içerideyken başımıza haydut kesildi.
Kleinfeld's the one we're after.
Biz Kleinfeld'in peşindeyiz.
Let it out all over the street that Kleinfeld set up that prison break then killed his father and his brother.
Sokaklara haber salmış, o hapis firarını Kleinfeld ayarladı sonra da babasıyla kardeşini öldürdü diye.
But knowing your relationship with Kleinfeld, that's a good possibility, don't you think, hermano?
Ama Kleinfeld'le yakın ilişkine bakılırsa, bu kuvvetle muhtemel değil mi dostum?
If you were on that boat, and I know goddamn well you were, testify against Kleinfeld for first-degree murder.
O teknede sen de vardıysan eğer, ki vardın, biliyorum taammüden cinayetle suçlanan Kleinfeld'in aleyhine tanıklık et.
You wanna get even with Kleinfeld?
Kleinfeld'den öç almak ister misin?
What if they get to Kleinfeld, twist his arm?
Ya Kleinfeld'e ulaşıp onu sıkıştırırlarsa?
You don't owe Kleinfeld nothing.
Kleinfeld'e hiç borcun yok.
Gotta look in Kleinfeld's eyes.
Kleinfeld'in gözlerinin içine bakmalıyım.
Kleinfeld is my lawyer.
- Kleinfeld benim avukatım.
There's a delivery for you, Mr. Kleinfeld.
Size bir paket var Bay Kleinfeld.
You know somebody tried to kill Kleinfeld?
Biliyor musun, biri Kleinfeld'i öldürmeye kalkmış.
You heard Kleinfeld got whacked, so you figured I was dead, too!
Kleinfeld'in haklandığını duyunca beni de öldü sandın, değil mi?
Kleinfeld, Stiasny and Jilovsky.
Kleinfeld, Stiasny ve Jilovsky.
I found some on Mr. Klinefeld's shoes, so it's possible the Klinefeld's picked up their first couple at Shimmer.
Ben de Mr.Kleinfeld'in ayakkabılarında buldum, Yani Kleinfeldlerin ilk çifti Shimmer'dan seçmiş olmaları mümkün.
KIeinfeld-Hasslerbeck'82.
Kleinfeld-Hasslerbeck'82.
Now, what I did was hacked questions from the Kleinfeld-Ochs psych indicator into his applications.
Ben de, Kleinfeld Ochs psikoloji indeksi sorularından onun uygulamalarına sızdım. - Bu insanların dünyayı nasıl algıladıklarını ölçmek için tasarlanmış bir test. - Ne?
when a picture of a hot dog was liked by a guy named Sam, as in Sam Kleinfeld.
Sosisli fotoğrafı, Sam diye biri tarafından beğenilmiş. Sam Kleinfeld.
Hello, Mr. Kleinfeld.
Merhaba Bay Kleinfeld.
Kleinfeld's.
Kleinfeld'den.
You can call Dr. kleinfeld if there's a problem... she was transferred.
Bir sorun varsa Dr. Kleinfeld'ı arayabilirsin. Onun tayini çıktı.
Can you call Dr. kleinfeld?
Dr. Kleinfeld'ı arayabilir misiniz?
Hey, have you seen Dr. kleinfeld?
Dr. Kleinfeld nerede biliyor musun?
Kleinfeld?
Kleinfeld?
Dr. kleinfeld?
Dr, Kleinfeld?
Dr. kleinfeld.
Dr. Kleinfeld.
Dr. kleinfeld, you treated my sister, Karma. What the fuck?
Dr. Kleinfeld kardeşim Karma'yı tedavi ediyordunuz.
Dr. kleinfeld, come back.
Dr. Kleinfeld açın gözlerinizi.
Dr. kleinfeld, it's grace.
Açın gözlerinizi! Ben Grace.
You find kleinfeld?
Kleinfeld'ı buldun mu?
Kleinfeld!
Kleinfeld!