Komo translate Turkish
28 parallel translation
For the Bambara, the Komo is the incarnation of divine wisdom.
Bambaralar için ilahi bilgi Komo'dur.
Serve the millet beer, we'll drink to the Komo.
- Buyur, Komo Üstadı? Bize darı birası getir. Komo için içeceğiz.
Glory to the Komo who knows all mysteries.
Kesişen yolların ruhu!
Genius of the crossroads! Nialé, matron of the Komo, goddess of the night, spirit of the winds, do you hear the blacksmiths'songs?
Komo'nun ortanca karısı, gecenin tanrıçası Nialé bu demircinin şarkılarını duyuyor musun?
But my son has betrayed the Komo.
Ben de onun uğruna öleceğim ama oğlum Komo'ya ihanet etti.
We will eliminate whoever tries to break the Komo's laws.
Kim Komo'nun yasalarını ihlal ederse onu yok ederiz.
Soma, it's an honor. Your coming in person about such a serious matter concerning the Komo, that honors us.
Komo'yla ilgili böyle ciddi bir mesele hakkında bizzat gelip bizimle konuşman bizi onurlandırdı.
May the Komo's fetishes protect us!
Komo'nun totemleri bizi korusun!
Shout like the Komo Nango Djago!
Komo Nango Djago gibi seslen!
I am only an initiate. The divine mother blesses you.
Komo'nun üstatlarından demirci koruması istiyoruz.
Dance her dance.
Komo'nun vaizi. N'Djeli!
We ask the smiths'protection, masters of the Komo.
Onlardan Doğu ve Batı'yı istedin ve sana "tamam" cevabını verdiler.
Bard of the Komo!
Kutsal kara gerdanlı koç!
Master of the Konyan blacksmiths! Who knows the secrets of the months and years!
Komo'nun demircileri benim için dua edin.
I implore the sheltering tree of N'Tomo.
Komo'nun rahibi! Şimşek kadar güçlüsün!
One day I asked my father to reveal to us the secrets of the Komo so that all might profit of that knowledge.
Bir gün babamdan herkes bu bilgiden faydalanabilsin diye bize Komo'nun sırlarını açmasını istedim.
Soma, your ancestors were great priests of the Komo, but for centuries they've misused my powers.
Soma, senin ataların Koma'nın rahipleriydiler. Ama yüzyıllardır güçlerini kötüye kullandılar.
His reading glasses are on the nightstand. Clothing's in the dresser.
Okuma gözlükleri komoıdinin üstünde elbiseler dolapta.
Mmm. Lago di Como.
Komo Gölü'ne.
The Lago di Como is waiting for us.
Komo Gölü bizi bekliyor.
Don't you want to show us the Komo first?
- Önce bize malı göstersene. - Hayır önce para.
He invites me to Lake Como.
Beni Komo Gölü'ne davet etti.
What's Clooney's place in Como like?
Clooney'nin Komo'daki evi nasıl?
I, Soma - my ancestors died for the Komo.
Ben Soma'yım.
I shall die for the Komo.
Atalarım Komo uğruna canlarını verdiler.
Bard of the Komo!
Komo'nun vaizi, kutsal keçi gibi seslen.
Komo, who knows all celestial mysteries!
Av ve savan tanrısı!
Tell me where it is. - Where's the fucking Komo?
- Lanet mal nerede?