English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ K ] / Konya

Konya translate Turkish

37 parallel translation
We really put that Templeton woman in her place. - "We" did.
- Templeton Hanya'yı Konya'yı gördü. - Evet, gösterdik.
One eye went this way, and the other, that way.
Bir gözü Anya'ya öbür gözü Konya'ya bakardı.
Teacher, have you ever been to Konya? Well isn't your middle name Süheyla?
Hocam, Konya'da bulundunuz mu, hiç? - Bulunmadım. Peki, göbek adınız da Süheyla değil mi?
Drinks before, red wine with your food, cognac to the coffee and then we tend to fall asleep!
Önce yemekte kırmızı şarap, konya ve ardından kahve içeceğiz ve sonra uykuya geçeceğiz.!
- Come on! - Do it without any trick! - Fatty Hayri!
Ahmet, ben Konya Lisesi'nden ayrıldığım vakit sen kaçıncı sınıftaydın?
Vodka!
Konya! Votka!
- Konya.
- Konya'ya.
- Are you from Konya?
- Konyalı mısın? Karım, oğlum orada babamın yanında. - Değilim.
Konya a passengers!
[ŞOFÖR BAĞIRIR] Konya yolcuları! Konya yolcuları!
She went to Sancak to her father because she didn't know I'd come on leave.
İzin kağıdında izni geçireceğin adres Konya görünüyor. Karım ve oğlum Sancak'da.
Our parents don't speak French. For them, "dick" means "hammer".
Maalesef onlar Fransızca bilmiyorlar, siz "Hanya" dersiniz, "Konya" anlar.
I am going to Konya's independence day celebrations.
Ben de Konya'nın kurtuluşuna gidiyorum.
Judge Pervane served the Seljuks in Antioch, Ladik and Konya.
Pervane, Antakya, Ladik ve de Konya'da Selçuklu'ya kaduluk itmiştür.
She knows where she stands now.
Hanya'yı Konya'yı anladı ha.
Although my father was from Konya... One of the bigwigs. A respected man.
Gerçi babam Konyalı... eşraftan, muteber bir adam ama...
MSP is under investigation due to the chaos that happened during the protests in Konya.
MSP hakkında Konya mitingi sırasında meydana gelen... olaylar üzerine soruşturma açıldı.
Atatürk suddenly decided to leave Ýstanbul for Konya on the night of 5 January 1937.
Atatürk 5 Ocak 1937 gecesi ani bir kararla İstanbul'dan Konya'ya doğru yola çıktı.
When the Mongolians arrived in Konya the Konyans laid it by the castle gate to keep the Mongolians out.
Moğollar Konyaya geldiği zaman Konya halkı onu kalenin kapısına koymuş. İçeri girmesinler diye.
Yes, we're in Konya.
Ha, biz Konya'dayız.
The one near Konya, yes.
Evet. Evet Konyaya yakın olan...
I want the number for Hamdullah Hocazade, Cihanbeyli, Konya.
Hamdullah Hocazade. Cihanbeyli, Konya. Telefon numarasını rica ettim.
There's a home in Konya and you're going to send them there.
Konya'da bir yuva varmış. Oraya vereceksin! Lan!
I know. You are Ziibeyr from Konya.
Bildim, Konyalı Zübeyr'sin sen...
They will understand what's going on when we begin shipping out.
Yarın öbür gün sevkiyat başlasın, o zaman anlarlar Hanya'yı, Konya'yı.
I say "day," you say "night."
Ben "anya" diyorum sense "Konya".
Konya, brother, Konya!
Konya abi, Konya.
I'm here, I'm in Konya.
Buradayım, Konya'dayım.
The symbol of Konya, of course.
Tabii Konya'nın simgesi.
It's not just because of Konya, sir.
Sadece Konya'dan ötürü değil Komutanım.
I couldn't find a mechanic for it in Konya.
Konya'da ustasını bulamadım.
As though, I should leave this restaurant and steal a roll from a baker's shop.
Ben Anya'dan bahsediyorum, sen ise Konya diyorsun.
Well, you know, a freshly baked roll.
Konya iyidir aslında.
Have you stopped stealing bread rolls?
Anya derken Konya demeyi bırakmadın mı hâlâ?
- Surf and turf. - It sucks.
- Gördün mü Anya'yı Konya'yı.
There's something bad going on around Konya.
Konya civarında kötü şeyler oluyor.
Your destination appears to be Konya.
- Nereye gidiyorsun?
There's a home in Konya.
Konya'da bir yuva varmış.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]