Kronor translate Turkish
67 parallel translation
73 kronor and 50 ore.
73 kronor 50 ore.
Can you lend me five kronor?
Beş kronor borç verebilir misin?
- I have two kronor in my hanky.
- Cüzdanımda iki kroner var.
You have to lend me 60 kronor.
Bana 60 kronor borç vermelisin.
- I can give you 30 kronor.
Sana 30 kronor verebilirim.
- You will get your 20 kronor.
- 20 kuruşunu alacaksın. - 25!
I'll get 25 kronor a day for expenses.
Günlük harcırah olarak 25 kron verecekler.
My husband paid 50 kronor for that lamp, and the bed -
Kocam yatak ve lamba için 50 kron ödemişti.
Price : 1,000 kronor.
Fiyatı : 1,000 kron.
Price : 300 kronor.
Fiyatı : 300 kron.
Let's say 18,000 kronor.
Diyelim ki 18.000 kron.
Grandmother's, Mother's and my bracelet, priceless, but valued at 12,000 kronor.
Büyükannemden yadigar bilekliğe ise paha biçilemez. Ama hadi ona da 12.000 diyelim.
- 27,50 kronor.
- 27,50 Kron.
- Will 50 kronor be enough?
- 50 Kron yeter mi?
The bank will pay you and the girls 1,600 krona a month.
Banka sana ve kızlara ayda 1600 kronor ödeyecek.
"Indian Big Chief with sidecar only 400 kronor, good as new."
"Yan arabalı Indian Big Chief... sadece 400 kron, yeni gibi".
A few years ago I contributed a minimum of 50,000 kronor per year.
Birkaç yıl önce, en az 50.000 kron destekte bulunmuştum.
We owe 150 kronor.
150 Kron borcumuz var.
In a post-script she mentions that Mr Akerblom and Proffessor Vogler have run through 72 000 kronor and that Miss Thibault is now to be held responsible for finances.
Bunu bir dipnotta açıklamış... Bay Akerblom ve Profesör Vogler 72.000 kron borçtalar... Ve şimdi Bayan Thibault mali sorumlu sizsiniz.
And now we're here in Granäs 653 kronor from the end.
Ve şimdi Granäs'tayız... 653 kron parayla.
This evening's takings amount to 8 kronor 80 öre.
Bu akşamın getirisi 8 Kron.
You can wrap him around your finger. I bet a hundred kronor he's in love. - How can you be so sure?
Bir hafta içinde evi temizledin ve onun kalbini çaldın.
- No. And I'm not a virgin.
20 kronor...
oor is clean.
25 kronor.
Only 150 kronor for these?
Sadece bunlar 150 Kron mu?
You can have the pair for 5 kronor.
Çifti için 5 kron ödeyebilirsin.
300 krona.
300 kronor.
Yeah. 300 krona.
Evet. 300 kronor.
I'll pay you for the curtain rod, say 300 kronor, and let's drop this.
Perde rayının parasını ödeyeyim, 300 kron vereyim ve meseleyi kapatalım.
100 kronor?
Bir tane yüzlük mü?
- Have you got a few kronor to spare?
- Fazladan bir kronunuz var mı?
- A few kronor to spare...?
- Fazladan kronunuz var mı?
- Could you let me have a few kronor?
- Biraz kronunuz var mı?
There's over ten million kronor in this.
10 milyon kronor olandan yapılmış.
100,000 kronor.
100.000 kronor.
500-kronor notes, I think.
500'lük kronorlar halinde, sanırım.
- Uh, 20 kronor?
- hım, 20 kronor olur mu?
20 kronor?
- 20 kronor?
What you saying, 20 kronor?
Ne dedin sen, 20 kronor mu?
20 kronor.
20 kronormuş.
300 kronor first.
ilk once 300 kronu alalım.
- We oil chain only. 1 00 kronor.
- Zincir yağladık sadece.Buyur 100 kronor.
Simon, if I offer you 50 kronor, what do you say?
Simon, sana 50 Kron versem. Ne dersin?
Like 500 kronor, or something.
500 Kronor kadar sanırım.
500 kronor!
500 Kronor mu!
Along with the hundred-kronor bills.
Bin Kronluk faturalarla beraber.
About 5,000 kronor.
5,000 Kronor falan.
You'll be fined 1,200 kronor.
Ceza olarak 1,200 Kronor ödeyeceksiniz.
And this evening will have cost you 2,400 kronor.
Bu seferki sana 2,400 Kronor'a patlar.
Twenty kronor.
Sanırım bunu hemen anlamışsındır.
See you tomorrow.
On dokuz kronor...