Kröger's translate Turkish
44 parallel translation
Will you please call Dr. Kroger?
Lütfen Doktor Kroger'ı arar mısın?
- That's the way Dr. Kroger likes it.
- Doktor Kroger böyle seviyor.
I'm Adrian's psychiatrist Dr. Kroger.
Ben Adrian'ın psikiyatristi Doktor Kroger.
- Doctor Kroger's running late.
- Doktor Kroger geç kaldı.
Mr. Monk, look who's here. It's Dr. Kroger.
Bay Monk, burada kim var Dr. Kroger.
- He's a patient of Dr. Kroger's.
- Dr. Kroger'In bir hastası.
I was at Dr. Kroger's office.
Dr. Kroger'ın ofisindeydim.
You said that you have been to Dr. Kroger's house.
Dr. Kroger'evine gittiğinizi söylemiştiniz.
Dr. Kroger never said anything to me about a fiancee.
Dr. Kroger bir nişanlısı olduğundan bana hiç bahsetmedi.
Dr. Kroger never said anything to me about a fiancee. Go to hell, Monk.
Dr. Kroger bir nişanlısı olduğundan bana hiç bahsetmedi cehenneme kadar yolun var, Monk.
If Mike Kroger was the killer, you'd think he'd try to hide it better.
Eğer katil Mike Kroger olsaydı, bunu daha iyi saklamaya çalışır mıydı dersin?
Did you run Mike Kroger's sheet, the guy from the garage?
Mike Kroger'in dosyasını kontrol ettin mi? Şu garajdaki adam.
Garcia's checking Mike Kroger's whereabouts when the women were abducted.
Garcia, kadınların kaçırıldığı sırada Mike Kroger'in nerede olduğunu araştırıyor.
Adrian, it's Dr. Kroger again.
Adrian, ben yine Dr. Kroger.
You broke into Kroger's office, didn't you?
Kroger'ın ofisine, zorla girdin değil mi?
So... I keep thinking about Dr. Kroger's file.
Dr. Kroger'ın dosyasını aklımdan çıkaramıyorum.
I'm kind of glad Doc Kroger's leaving.
Doc Kroger'ın ayrılamasına biraz memnun oldum.
Adrian. / Dr. Kroger, it's me.
Adrian.Dr. Kroger, benim.
I spent nine years in Dr. Kroger's office.
Dr. Kroger'ın ofisinde dokuz yıl geçirdim.
It's Dr. Kroger's kid.
O Dr. Kroger'ın çocuğu.
I was helping Dr. Kroger's kid with his homework.
Dr.Kroger'ın oğluna ödevinde yardım ediyordum.
I will see you both in dr. Kroger's office.
İkiniz de Dr. Kroger'ın ofisinde görürsünüz.
Dr. Kroger's name was Charles.
Dr. Kroger'in adı Charles'tı.
That's from Charles Kroger's office.
Charles Kroger'in ofisinden
Well, the girl's been playing piano for a year, and it's only been bothering you since Charles Kroger passed.
Şey, kız bir yıldır piyano çalıyor ve bu seni Charles Kroger öldüğünden beri rahatsız ediyor.
I was at Kroger's.
KrÖger'deydim.
Play here or at Kroger's but don't look like a fool in public!
Burada yada KrÖger'de oyna ama el aleme aptal gibi görünme!
Doctor Kroger sent me, he's written to you.
Beni doktor KrÖger gönderdi, size bunu yazdı.
It's gonna be fine.
- Evet, Rod Kroger.
They told him to put the money in a bag and leave it in a Dumpster behind the Kroger's near our house.
Ona parayı bir çantaya koyup Kroger'in evinin yanındaki çöpe bırakmasını söylediler.
Works the deli counter at Kroger.
Kroger'da şarküteri bölümünde çalışıyor.
That's $ 5.99 at Kroger's.
Kroger's'da 5.99 dolara satılıyor.
$ 1.79 at Kroger's.
Fiyatı, Kroger's'ta 1,79 dolar.
It's like once when I was in middle school, my mom and I saw one of my teachers at Kroger's and I was just like, "Mom, what is she doing here?"
Ortaokul zamanlarımda annenle birlikte Kroger'da bir öğretmenime rast gelmiştik ben de anneme "Ne arıyor bu burada?" demiştim.
I bought 12 babies, and then I immediately abandoned them at a Kroger's.
12 tane bebek aldım ve alır almaz onları Migros'ta unuttum.
Now, can you put half on my Discover Card and half on my Kroger Card?
Yarısını Discover kartımdan ve diğer yarısını da Kroger kartımdan çeker misin?
I ran into Peggy in the parking lot at Kroger's.
Kroger'in otoparkında Peggy'e rastladım ben.
If I can get them to open up another register at Kroger's, I can do something about this.
Bunu Kroger's'a taşıyarak başka bir başvuru yaparsam eğer bu konuda belki bir şeyler yapabilirim.
Marge, we don't have Kroger's money.
Marge, Kroger's'ın parasından kalmadı.
Yup, and I know that a man's porn collection must be secured and protected at all costs, until he gets ashamed of it and ditches it in an alley behind a Kroger's.
- Evet. Bir adamın porno koleksiyonunun ne pahasına olursa olsun güvenle korunması gerektiğini biliyorum. Bundan utanç duyup, onları bir "Kroger" in arkasındaki ara sokağa atana dek.
Hey, Brian, you want to go for a ride to behind the Kroger's?
Brian, Kroger'ın arka tarafına bir turlamaya çıkalım mı?
So we got on her ATV, went to Kroger's, and bought a bag of Vidalia onions.
Arazi aracına bindik, Kroger's'a gittik ve bir torba Vidalia soğanı aldık.
You're Cindy Kroger. "The Life Show."
Sen, Cyndi Kroger'sın.