Krüger translate Turkish
43 parallel translation
- Hey, Krüger.
Hey, Krüger.
Like Mr. Krueger. He burnt his luncheonette down for the insurance.
Bizim köşede dükkanı olan bay Krüger de dükkanını yaktı.
Keep smoking, Krüger.
Rahat rahat tüttürmeye devam edin, Krüger.
- Hardy Krüger.
- Hardy Kruger.
- Was it Curt Jürgens or Hardy Krüger? - Sir, I...
- Curt Jürgens mi, Hardy Kruger mı?
- Gen. Krüger was explicit...
- General Krüger yeterince açık...
Unless Gen. Krüger shows up in person and instructs you to do so.
General Krüger kendisi aksi emir vermediği sürece hayır.
- Gen. Krüger within a short while, the Jewish sector of Warsaw will be no more.
- General Kruger kısa süre içinde Yahudi bölgesi diye bir yer olmayacak.
I'm Colonel Kr.ger from State Security I deal with illegal immigration.
Adım Krüger. Cumhuriyet firarileriyle ilgileniyorum.
I'm Colonel Kr.ger
Ben Albay Krüger.
- Colonel Kr? ger - What?
- Albay Krüger?
Colonel Kr.ger here I need two units.
Ben Albay Krüger. Acilen iki birliğe ihtiyacım var.
Stanley's just sitting there with Hardy Krüger...
Stanley ise Hardy Krüger'la oturmuş...
was getting also in a state.
Galiba Krüger de huzursuzlaşıyordu. İlginçti.
Sturmmann Krüger and his group defended the Wolf Bridge and he receives the Iron Cross, second class.
Onbaşı Krüger ve grubu Wolf Köprüsü'nü savundu ve Demir Haç'a layık görüldü.
Do you happen to know Bernd and Elsa Krüger in Minneapolis?
Minneapolis'teki Bernd ve Elsa Krüger'i tanır mıydın?
What's your plan Freddy Krüger?
Planın nedir Freddy Krüger?
- Were carrying your piano, Mrs. Krüger.
- Görevliler, Sevgili Bayan Krüger, o esnada piyanonuzu taşıyorlardı.
- You, Mrs. Krüger, but not your escort.
Sizin kaydınız var, Bayan Krüger ama yanınızdakilerin yok.
Why didn't you tell me, Mrs. Krüger?
Bunu daha önce neden söylemediniz, Bayan Krüger?
Stay objective.
Bu kadar ön yargılı olmasak, Bayan Krüger.
because Ms. Krüger wants to see you brand-new in the prison.
Diğeri eski ve çok çirkindi. Benimle birlikte cezaevindekiler de çok sevindi buna.
Mrs. Krüger... You have every right to insult me.
Bayan Krüger, bana hakaret etmekte haklısınız.
You've been here for a long time, Mrs. Krüger.
Uzun zamandır buradasınız, Bayan Krüger.
Sure, Mrs. Krüger, but I think she's talented.
Olur, Bayan Krüger, ama o çok iyi. - Hemen çıkarın!
Mrs. Krüger...
Bayan Krüger.
Mrs. Krüger, meet Mr. Wahrich from Der Spiegel.
Bayan Krüger, "Der Spiegel" den Bay Wahrich ile tanışın.
- Mrs. Krüger...
- Bayan Krüger.
Mrs. Krüger, you've achieved something great.
Bayan Krüger, büyük bir iş başardınız.
Mrs. Krüger?
Bayan Krüger?
"In the morning of February 2, I, Traude Krüger, born on November 21, 1926, began work in the Wehrmacht Hospital 3 of Luckau Prison."
2 Şubat'ın sabah saatlerinde, ben, 21 Kasım 1926 yılında doğmuş olan Tarude Krüger, Wehrmacht Hastanesindeki Luckau Cezaevi'ndeki görevime başladım.
Hello, Mrs. Krüger.
İyi günler, Bayan Krüger.
Well, I had to paint the music stand.
Ama Bayan Krüger, daha yeni boyandı.
I have family, Mrs. Krüger, I can't do that.
Benim bir ailem var, Bayan Krüger, yapamam.
Tell me, Mrs. Krüger...
Bir şeyi açıklayın, Bayan Krüger.
I'll miss you, Mrs. Krüger.
Sizi özleyeceğim, Bayan Krüger.
Hello, this is Mrs. Krüger... I'm calling about Jenny von Loeben.
Adım Krüger, Löben'in kaydı için arıyordum.
Oh my, Mrs. Krüger, now we're in deep shit.
Rastgele, Bayan Krüger, şimdi boka battık.
I'm Krüger, group president.
Adım, Krüger. Grubun başkanıyım.
- Hello Krüger Grandma.
- Merhaba Krüger Nine.
- Mistress Krüger.
- Bayan Krüger.
- Mister Krüger.
- Bay Krüger.