English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ K ] / Kush

Kush translate Turkish

265 parallel translation
The Embassies of Hati and Kush.
Hati ve Kush Elçileri.
There's the Hindu Kush, a f rozen sea of peaks and glaciers.
Hindu Kuş var, zirveler ve buzullardan oluşan donmuş bir deniz.
I say Northern Pakistan, Hindu Kush.
Wes, bence Kuzey Pakistan'dan, Hindu Kush.
She wandered in the forest with Luv and Kush in he womb!
O Luv and Kush rahmindeyken ormanda dolaştı.
Kush'ka to you, too.
Sana da Kush'ka.
In the spring, Alexander marched an army of 150,000 across the passes of the Hindu Kush into the unknown.
İskender baharda, 150.000 kişilik ordusu ile Hindikuş geçitlerinden geçerek bilinmeyene doğru ilerledi.
But they have never seen the great cavalry charge of Gaugamela or the mountains of the Hindu Kush when we crossed the 100,000 men army into India.
Ama onlar Hindikuş dağlarının büyük süvarisini ve 100.000 adamı Hindistan'a geçirdiğimizi görmediler.
I got a pound of the bubble kush stashed
Arabamda biraz bir şeyler var.
Yeah, we got the Blue Miss and the White Widow but huh... you're gonna have to wait on OG Kush.
Evet, Blue Miss ve White Widow var ama... OG Kush için biraz bekleyeceksin.
Sure. See, the mountains, here, leading up to the Hindu Kush, across the Himalayas, then on to Tibet.
Elbette, burada dağlar var, Himalayaların ortasından Hindikuş'a kadar uzanıyor.
All right, well, I'm going to go smoke some kush.
Tamam, ben çıkıp biraz tüttüreceğim.
The kingdom of kush.
Esrar krallığı.
- Did you pack that kush?
- O goncayı aldın mı? - Evet.
Dude, I hear they got the illest og kush there.
Adamım, en iyi cigaralığın orada olduğunu duymuştum.
Try flying commercial with 12 lbs of kush.
Kush'un 12 modeliyle uçmayı bir dene.
We are still defending Germany, even in the Hindu Kush.
Almanya'yı hâlâ, Hindi Kush dağlarında bile koruyoruz.
Afghani-Kush Kryptonite.
Afgan-Kuş Kriptoniti.
Anyway, so Luv and Kush, or Luva and Kusha, were born to Sita in the forest and were taught by Valmiki, who taught them all these songs praising Ram.
Herneyse, böylece Luv ve Kush, veya Luva ve Kusha ormanda Sita'dan doğdu. Bunu Valmiki'den öğreniyoruz. ki o bunları Rama'ya övgü olarak gösterdi.
Luv, Kush, let us sing the praises of Rama.
Luv, Kush, hadi Ramayı öven bir şarkı söyleyin.
But then, he wants to take Luv and Kush back, but he's still hesitant about taking her back.
Ve sonra Rama, Luv ve Kush'u almak istedi, Fakat Sita'yı yanına almakta hala kuşkuları vardı.
Sat tracking has the crash site located in the central Hindu Kush.
Uydu takip düşme yerinin Orta Hindukuş'ta olduğunu belirledi.
Do you know what "Hindu Kush" means?
"Hindukuş" ne anlama gelir biliyor musunuz?
Get a couple of unis down here, pop this asshole for dealing Kush.
Buraya bir kaç ekip getir, bu pislik uyuşturucu anlaşmasından bahsetmesin.
That's Alabama Kush.
Bu en kalitelisinden Alabama otu.
This is like if that Blue Oyster shit met that Afghan Kush I had... and they had a baby.
Bu Blue Oyster elimdeki Afgan Kush ile birleşip böyle bir çocukları olmuş.
OG Kush?
Gonca?
OG Kush.
Gonca.
This is some killer kush.
Bu esrar adamı öldürür.
Don't hog all the kush.
Bütün otu bitirme.
An eighth of Hindu Kush, you got it?
3,5 gram Hindu Kush istemiştim. Anladın mı?
It's from the mountains of the Hindu Kush where I was born.
Doğduğum yer olan Hindu Kush'dan geliyor.
This is pharmaceutical-grade Hindu Kush.
Bu eczaneden aldığım Hindu Kush'u.
Blueberry Kush will knock you on your ass.
Yabanmersini malı seni uçuracak.
1 ounce of purple lurple, 2 ounces of fishermen's friend and a half ounce of Alabama kush!
Bir tane mor sigara, iki tane balıkçı arkadaşı, ve yarım parça Alabama kuşu!
Location corresponds to a teahouse in Afghanistan's Hindu Kush mountain range.
Afganistan'ın Hindu Kush sıra dağlarında bir çayhaneye karşılık geliyor.
Luckily, we intercepted his SOS,'cause from the looks of it, he's been hitting the OG kush.
Şükür ki acil yardım çağrısından haberdar olduk. Çünkü görünüşe göre Kush'u görmüş.
Or there's a spliff of purple kush in my hand.
Yada istersen elimde tek sarımlık esrar var.
A promise of payment from the Warlord Kosh, to Alamut.
Ve ayrıca, Savaş beyi Kush'tan, Alamut'a bir ödeme taahhüdü.
The Mugals of the Hindu Kush are noble people, you should be honored.
Hindukuş'un imparatorları soylu insanlardır, gurur duymalısın.
Hah, by crossing the Hindu Kush with the storm blowing?
Etrafta fırtınalar patlarken, Hindukuş Dağları'nı mı geçeceğiz?
I contracted the disease, if that's what it is, in India in the hindu kush.
Bu hastalığa Hindistan, Hindukuş'ta yakalanmıştım. Tabii hastalık denirse.
Never hide the kush in the bush.
Malını asla çalılıkta saklama.
Sour diesel, o.G. Kush,
Uyuşturucular,
That Hindu Kush can kiss my ass.
Hindu-Kush otu kıçımı yiyebilir.
Hindu Kush Mountains will kill this woman.
Hindu Kuş Dağları bu kadını öldürecektir.
I'm guessing he's from the Kunar Province, or at least he spent time just south of the Hindu Kush.
Kunar Bölgesi'nden birisi olduğunu tahmin ediyorum ya da en azından Hindikuş'un güneyinde vakit geçirmiş olmalı.
Talking of drugs, this is my secret reserve of master kush.
Uyuşturucudan bahsetmişken, bu da benim gizli maruhana zulam.
Akash Chopra, Raghav Dhawan and Kush.
Akasha Chopra, Raghav Dhawan ve Kush.
Just Kush.
Sadece Kush.
It's-it's a hybrid.
Kronik süpernova ile Afgan Kush'u karışımı bir şey.
Of chronic supernova and afghani kush. I call it brown betty.
Ben buna Brown Betty diyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]