English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Ladies shoes

Ladies shoes translate Turkish

47 parallel translation
I've been on the payroll here since May, and I'd really like to start working in Ladies Shoes.
Mayıs'tan beri bu bölümde çalışıyorum. Artık bayan ayakkabılarıyla çalışmayı çok isterim.
I didn't even notice all those pretty ladies shoes that you're playing with.
Daha önce bu güzel kadın ayakkabılarıyla oynadığına dikkat etmemiştim.
You're looking for ladies shoes. Shh.
Bayan ayakkabısı arıyorsun.
Ladies shoes.
Kadın ayakkabısı.
Ladies shoes.
Kadın ayakkabıları.
- Ladies shoes.
- Kadın ayakkabıları.
That fella i met in your office who said he sold ladies shoes, this is him, right?
Ofisinde tanıştığım bayan ayakkabısı sattığını söyleyen adam, doğru mu?
Hey, you take-a the ladies'shoes?
Kadın ayakkabısı mı hoşuna gidiyor?
All the ladies of the court wish they were in your shoes.
Saraydaki bütün leydiler sizin yerinizde olmak isterlerdi
Young ladies walked pass with nice shoes.
Nişanlıları ile kol kola gezerlerdi. Bir keresinde biri bana yardım etti.
I want ladies'shoes...
Bayan ayakkabıları istiyorum...
If you gossip in the ladies'room, check under the stalls for her shoes.
Kadınlar tuvaletinde dedikodu edersen, kapı altlarından ayakkabıları kontrol et.
A stylish pair of ladies'shoes.
Güzel bir çift bayan ayakkabısını sararız.
Ladies and gentlemen, come, have your shoes polished for Montevideo!
Bayanlar baylar, gelin, ayakkabılarınızı Montevideo için boyatın!
That day, I polished thousands of shoes, boots, galoshes, ladies'pumps.
O gün, binlerce ayakkabı, bot, galoş ve pabuç boyadım.
Ladies of the 80's are going for shoes.
1980'lerin bayanları, erkeklerde ayakkabıya bakıyormuş.
Ladies and gentlemen I will demonstrate the power of the shoes.
Bayanlar ve Baylar Size ayakkabımın gücünü göstereceğim.
Ladies'shoes.
Kadın ayakkabısı.
Tomorrow, not only will I be selling shoes I will be selling ladies'handbags.
Yarın sadece ayakkabı değil, kadın çantaları da satacağım.
Mr. Pickles, didn't you tell the Grand Jury that you looked down and you saw a pair of ladies'shoes in the booth next to you?
Bay Pickles, büyük jüriye... yan tarafınıza baktığınızda bir çift bayan ayakkabısı... gördüğünüzü söylememiş miydiniz?
I defy anyone else to tell me that these aren't real ladies'shoes.
Bunlar kadın ayakkabısı değil diyen herkese meydan okuyorum.
If you do a good job, Gary will think that these are really ladies'shoes.
Eğer iyi iş çıkartırsan, Gary bunları gerçekten kadın ayakkabısı sanacak.
And now, ladies and gentlemen the world premiere of Shoes.
Ve şimdi, bayanlar baylar "Ayakkabılar" ın dünya prömiyeri.
You're gonna sell ladies'shoes?
Kadın ayakkabısı mı satacaksın?
Listen, Cal, before you start your dog-and-pony show you should know that I've been in ladies'shoes for well over 25 years.
Bak Cal... Cicili bicili gösterine başlamadan önce, 25 yılı aşkın bir süredir kadın ayakkabıları içinde olduğumu söylemek isterim.
No, I meant that I sell ladies'shoes.
Hayır, kadın ayakkabıları satıyorum diyorum!
Help yourselves to shoes, ladies.
Dükkan sizin, bayanlar.
- What are these shoes for? Guests? - These are ladies'shoes.
- Ne bu ayakkabılar misafir mi var?
- I sell ladies'shoes.
Ben kadın ayakkabısı satıyorum.
Otherwise, you will find yourself back selling ladies'shoes in Beverly Hills.
Yoksa, kendini Beverly Hills'te ayakkabı satarken bulursun.
I can't even remember you beautiful ladies in such charming red shoes.
Arisu'n geldi!
These are real Prada shoes, ladies.
Bunlar gerçek Prada, hanımlar.
Ladies, can we talk shoes?
Bayanlar, ayakkabı bakalım mı?
I travel in ladies'shoes.
Kadın ayakkabıları pazarlıyorum.
People who park on their lawn and ladies who wear red shoes.
Bahçeleriyle ilgilenmeyen insanlardan, arabalarını çimenlere park eden insanlardan, kırmızı ayakkabılı kadınlardan nefret eden annemle.
All you ladies with them tight shoes on, come on up out of them shoes.
Rahatsız ayakkabılı bayanlar, çıkarın o ayakkabıları.
It's either that, or we try those red shoes on all the fair ladies of the land.
Ya bunu yaparız, ya da şu kırmızı ayakkabıları dünyadaki tüm güzel kadınlarda deneriz.
Let's get our dancing shoes on, ladies.
Dans ayakkabılarımızı giyelim bayanlar.
So you like playing with ladies'shoes?
Yani kadın ayakkabılarıyla mı oynuyorsun?
Ladies'better shoes.
- Kadın ayakkabısı satıcısı.
And as a matter of fact, I was thinking maybe you ladies would like to model my shoes on the catwalk.
Aslında ben de ayakkabılarım için sizlerin podyumda modellik yapabileceğinizi düşünüyordum. Kesinlikle!
And eventually killed himself in a bathtub surrounded by 12 pairs of ladies'shoes.
Ve sonunda da, kendini bir küvette öldürdü. Yanında da 12 çift bayan ayakkabısı vardı.
Ma'am, I've shown you all the ladies styles in the shop now I can only show you the gent's shoes, if you like?
Hanımefendi, mağazadaki tüm bayan ayakkabılarını gösterdim. Artık sadece bayların ayakkabıları geriye kaldı, onları da göstereyim mi?
Um, ladies, what is with all the shoes?
Hanımlar, bu ayakkabı mevzusu ne yaa?
They're ladies'shoes.
Kadın ayakkabısı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]