Lindstrom translate Turkish
74 parallel translation
A Mrs. Lindstrom.
Bayan Lindstrom.
Miss Lindstrom, they must apply to the highest authorities. We don't have the necessary forms.
Yaşları küçük olduğundan evlenebilmeleri için mahkeme izni olması gerekiyor.
Hey, Lindstrom!
Hey, Lindstrom!
Hey, Lindstrom, where is the old man?
Lindstrom, yaşlı adam nerede?
- Lindstrom?
- Lindstrom?
Yes, honest little Helga Lindstrohm.
Evet. Dürüst, küçük Helga Lindstrom.
- I think I like you. Helga Lindstrohm.
Sanırım senden hoşlanıyorum, dürüst, küçük Helga Lindstrom.
I have appointed, as members of this court Space Command Representative Lindstrom Starship Captains Krasnovsky and Chandra.
Adını sayacaklarımı mahkemeye atadım, Uzay Komuta Temsilcisi Lindstrom, Yıldız gemisi Kaptanı Krasnovsky ve Chandra.
Mr. Lindstrom, correlate all that you've seen with any other sociological parallels, if any.
Bay Lindstrom, gördüklerinizle sosyolojik paralellikler kurun.
Lindstrom.
Lindstrom.
Sociologist Lindstrom is remaining behind with a party of experts who will help restore the planet's culture to a human form.
Sosyolog Lindstrom, uzmanlarla birlikte, gezegenin kültürünü insani hale getirmeye yardım etmek için kalıyor.
Captain, Mr. Lindstrom from the surface.
- Kaptan? Bay Lindstrom.
Yes, Lindstrom.
- Evet, Lindstrom.
Mother, I like Dr. Lindstrom.
Anne, Dr. Lindstrom'u sevdim.
I'm Ellen Lindstrom.
- Nasılsınız? - Lütfen içeri buyurun.
- Were you here last night, Dr. Lindstrom?
Siz burada mıydınız, Dr. Lindstrom?
This is Mr. Lindstrom, president of the Norway branch.
Ve Bay Lindstrom, Norveç şubemizin başkanı.
Well, not a thousand, but a lot, and I'm famous for my Lindstrom surprise.
Bin çeşit değil ama epeyce biliyorum. Ve benim Lindstrom sürprizim meşhurdur.
My cat was named Lindstrom.
Kedimin adı Lindstrom'du.
Wait, your last name was Lindstrom.
Bekle, senin soyadın da Lindstrom'du.
You named your cat Lindstrom Lindstrom?
Kedine Lindstrom Lindstrom mu diyordun?
Say, you wouldn't happen to know where the Lindstroms live?
Lindstrom'ların nerede oturduklarını biliyor musunuz?
I'm Peggy Lindstrom.
- Merhaba. - Ben Peggy Lindstrom.
We had an understanding, Mr. Lindstrom... no commercial sales to anyone else while we were negotiating.
Bir anlaşma yapmıştık, Bay Lindstrom pazarlık süresince dışarıya satış yapmayacaktınız.
You can go now, Mr. Lindstrom.
Gidebilirsiniz, Bay Lindstrom.
Good day, Mr. Lindstrom.
İyi günler, Bay Lindstrom.
Lindstrom's, beauty and fragrances.
- Güzellik salonunda.
He's from Lindstrom's. I'm from Saveaway. How ya doin'?
O Lindstrom'lu, ben de Saveaway'liyim.
- Lindstrom's, how ya doin'?
- Ne haber? Lindstrom'un Noel Babası.
- Hi. I'm Emily Lindstrom.
- Ben Emily Lindstrom.
We're here to check in for Emily Lindstrom.
Emily Lindstrom adına kayıt yaptırmaya geldik.
- Mr. Lindstrom, Emily's okay.
- Bay Lindstrom, Emily iyi.
- Whatever happened to Mrs. Lindstrom?
Bay Lindstorm'a ne oldu? Emekli oldu.
Kathy Lindstrom from Administration.
İdareden Kathy Lindstrom.
Lindstrom and I will check power distribution, see if we can figure out what caused the power spike.
Lindstrom ve ben güç dağıtımı inceleyeceğiz. güç kısa devresine ne sebep olmuş bulabilecek miyiz bir bakalım.
Lindstrom!
Lindstrom!
Coolant leak, we gotta get the hell out of here! Lindstrom!
Soğutucu akışkan sızıntısı, buradan çıkıp gitmeliyiz!
Lindstrom you reading me?
Lindstrom beni duyuyor musun?
Lindstrom, are you reading me?
Lindstrom, beni duyuyor musun?
I assume this time we can definitely rule out random malfunctions?
Sanıyorum bu sefer rasgele bozulma olduğunu gözden çıkarabiliriz? Lindstrom yeni bir şey bulmuştu.
Lindstrom found something new. He was trying to tell me what it was when the leak happened.
Sızıntı olduğunda bana söylemeye çalışıyordu.
That still doesn't explain who killed Dr. Monroe and Dr. Lindstrom.
Bu hâlâ Doktor Monroe'yu ve Doktor Lindstorm'u kimin öldürdüğünü açıklamıyor.
It knew that Lindstrom and Monroe were gonna expose it, so it got rid of them.
Lindstrom ve Monroe'nun kendisini açığa çıkaracağını biliyordu, bu yüzden onlardan kurtuldu.
Defense pushed it back to the line to Lidstrom into the corner for Lang.
Defans Lindstrom'u köşeye Lang'e pas atmaya zorladı.
What's that, Miss Lindstrom?
Ne dediniz, Bayan Lindstrom?
Kirsten Lindstrom, did you murder Rachel Argyle and Gwenda Vaughan?
Kirsten Lindstrom, Rachel Argyle ve Gwenda Vaughan'ı siz mi öldürdünüz?
That you and Danny Lindstrom.
Bu sadece sen ve Danny Lindstrom demek.
- Joan, this is Danny Lindstrom.
- Joan, bu Danny Lindstrom.
- Yes.
- Ben Ellen Lindstrom.
- Hey.
- Bayan Lindstrom.
Lindström must really like us.
Lindström bize bayılır.